Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü: 43 gazeteci tutuklu, 122 gazeteci yargılanıyor

DFG, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde milletvekillerinin de katılımıyla basın açıklaması yaptı. DFG’nin Nisan 2024 raporuna göre 43 gazeteci tutuklu ve 122 gazetecinin yargılanması devam ediyor.

Abone ol

DİYARBAKIR - 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü vesilesiyle Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) öncülüğünde Disk Basın-İş, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) basın açıklaması düzenledi. "2024 yılı Gazetecilere yönelik hak ihlalleri" raporunu açıklayan DFG, 43 gazetecinin tutuklu olmasına değindi. Konuşmacılar, basının özgür olduğu ve tutuklu gazetecinin kalmadığı 3 Mayısların yakın olduğuna değindi.

Basın açıklamasına Antep EMEP Milletvekili Sevda Karaca, DEM Parti Diyarbakır Milletvekilleri Sevilay Çelenk ve Ceylan Akça Coppol, DEM Parti İl Eşbaşkanları ve çok sayıda gazeteci katıldı.

YEREL SEÇİM SÜRECİNDE GAZETECİLER HEDEF ALINDI

Açılış konuşmasını yapan DFG Eş Başkanı Selman Çiçek, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nü bir kez daha gazetecilere yönelik baskı ortamında karşıladıklarını dile getirdi. Çiçek, "Haber takibi sırasında karşılaşılan engellemelerden sansüre, haber yaptıkları için haklarında dava açılan gazetecilerden şafak vakti operasyonlarla tutuklanan gazetecilere kadar baskı çemberi büyüyor" dedi.
Çiçek, geçtiğimiz yerel seçim sürecinde gazetecilerin haber takibi sırasında defalarca engellendiğini dile getirdi. Çiçek, gazetecilere gaz, plastik mermi ve tazyikli su ile saldırı düzenlendiğini, alınan görüntülerin ve fotoğrafların polisler tarafından silinerek şiddeti görüntüleyen gazetecinin de ölümle tehdit edildiğini belirtti.

‘SALDIRILAR HALKIN HABER ALMA HAKKINA YÖNELİKTİR’

1 Mayıs'ta engellenen gazetecilere de değinen Çiçek, "İstanbul’da 1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı’na yürüyen işçi ve emekçileri takip eden medya mensupları darp edildi, kelepçelenerek gözaltına alındı. İşçi ve emekçilere yönelik polis saldırısının yaşandığı alanlardan biri olan Saraçhane’de ise polis amirinin 'Basını süpürün' talimatıyla gazetecilere yönelik şiddet gerçekleşti. Bu saldırılarda meslektaşlarımız yaralandı, çalışmaları engellendi" diye konuştu.

Toplumsal eylemlere yönelik polis şiddetinin anayasaya aykırı olduğunu ve yaşananları dünyaya duyurmaya çalışan gazetecilere yönelik her türlü baskı, engelleme ve şiddetin de suç olduğunu belirten Çiçek, "Tüm bu saldırı basın ve ifade özgürlüğüne yönelik olduğu kadar halkın haber alma hakkına da yöneliktir" dedi.

TGS Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral (Fotoğraf: Gazete Duvar)


‘GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR’

23 Nisan tarihinde gözaltına alınan ve ardından tutuklanan 3 gazeteciye de değinen Çiçek, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde bir kez daha talebimizi yineliyoruz; tutuklanan 3 arkadaşımız başta olmak üzere tüm meslektaşlarımız tahliye edilmeli. Gazetecilik suç değildir, asıl olarak onu yargılamak suçtur! Basın özgür olmadan özgür ve demokratik bir toplumdan söz edilemez" diyerek konuşmasını tamamladı.

‘ÇIPLAK ARAMA SUÇTUR’

Ardından söz alan MKGD Başkanı Roza Metina, "Bugün de birçok gazeteci tutuklu. Ve orada işlerini devam etmeye çalışıyor. Biz bugün buradayız ve onların sesi olarak diyoruz ki gazetecilik suç değildir. Gazeteci Esra Silin Dal çıplak aramaya maruz kaldı. Bu hukuksuz bir uygulamadır. Biz istiyoruz ki gazetecilerin yeri cezaevi değil sokaktır. Biz her zaman arkadaşlarımızın ve toplumun haber alma hakkını savunacağız" dedi.

‘BASIN ÖZGÜRSE TOPLUM ÖZGÜRDÜR’

Ardından söz alan Disk Basın İş Diyarbakır Temsilcisi Hakkı Boltan, "Geçtiğimiz 1 Mayıs'ta yine polisin saldırısı ile gazeteciler yüz yüze kaldı. Ve işçilerle gazeteciler birbirini korudu. Biliyoruz ki basın özgürse toplum özgürdür’’ dedi.
TGS Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral, ‘’Geçtiğimiz seçimde AKP-MHP saray iktidarı önemli bir yenilgi aldı. Bizler umut ettik ki bu baskılar sona erecek. Fakat gördük ki AKP-MHP asla baskıdan vazgeçmeyecek. Biz de mücadeleden ve gerçekleri yazmaktan geri durmayacağız’’ dedi.

‘126 YILDIR ÖZGÜR BASIN BASKIYA MARUZ KALIYOR’

Eski gazeteci ve akademisyen DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, "Gazetecilik özel baskılarla sürdürülüyor. Basının her bir çalışanı artık hakikati yaymak için ölümle, hapishane ile yüz yüze. 126 yıllık bir tarihi var özgür basının. Ve o gün bugündür baskı bitmedi. Sadece 90'li yıllarda 40 gazeteci katledildi. Bugün de hapishaneler ile devam ediyor bu eziyet. Ama hatırlatırız ki bizler yan yanayız" diye konuştu.

‘SON 22 YILDA 894 GAZETECİ CEZAEVİNE KONULDU’

Eski basın emekçisi EMEP Antep Milletvekili Sevda Karaca ise, "Bütün bu zorlu koşullara rağmen gününüzü kutluyoruz. Son 22 yıldır bu ülkede en az 894 gazeteci cezaevlerinde süründürüldü. Ve bugün halen en kritik günlerde halkın mücadelesini her zaman Kürt gazetecilere yönelik saldırıların sonuçlarıyla gördük. Basın özgürlüğü sadece basını değil halkın tamamını ilgilendiren bir mücadeledir. O yüzden bugün bütün sansüre, baskıya rağmen basın emekçilerinin yanında durmak demek, halkın yanında durmak demektir. Tutuklu ve tüm gazetecilerin basın özgürlüğü günü kutlu olsun" diye konuştu.

3 Mayıs vesilesiyle toplanan kitle "Özgür basın susturulamaz" sloganlarının ardından dağıldı.