Batman’da kayıp yakınları Ahmet Yetişen'in akıbetini sordu

Metin Yoksu

BATMAN - Batman'da İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi öncülüğünde 554'üncün kez bir araya gelen kayıp yakınları, 14 Kasım 1994 tarihinde Batman'da kaybedilen ve kendisinden bir daha haber alınamayan Ahmet Yetişen'in akıbetini sordu.

Konuyla ilgili yapılan açıklamada, ailenin yıllarca Yetişen’in kaybedilmesinde sorumlu olanların açığa çıkarılarak cezalandırılması için pek çok kez başvuru yaptığı vurgulandı.

AİLESİ YETİŞEN'İN İZİNİ SÜRDÜ

Bu haftaki açıklamayı İHD şube yöneticilerinden Abdurrezak Katmaz gerçekleştirdi. Katmaz, Ahmet Yetişen'in kaybedilme öyküsünü tanık beyanlarına dayandırarak şu sözler ile anlattı: “13 Kasım 1994 tarihinde saat 19.00 ve 23.00 arasında asker, polis ve köy korucuları, Ahmet Yetişen’in evine baskın yaptı. Ahmet’i orada bulamayan güvenlik güçleri, oğlu Hanifi’yi alarak, H.S. ve N.G.’nin evine gitti. N.G.’nin evinde bulunan Ahmet’i de alarak hepsini Batman Komando Tabur Komutanlığı’na götürdüler. Gözaltına alınan Hanifi ertesi gün serbest bırakıldı. O günden itibaren Ahmet'ten haber alınamadı.”

Yetişen'in kaybedilmesinin ardından ailesinin Başbakanlık’a, TBMM’ye  ve Cumhurbaşkanlığı’na başvuru yaptığını dile getiren Katmaz, öte yandan Ahmet Yetişen'in eşi Türkan Yetişen'in de 30 Eylül 1998 tarihinde Batman Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduğunu hatırlattı. Yapılan şikayetin ardından aynı gün 1998/2650 numarasıyla soruşturma dosyasının açıldığını anlatan Katmaz, Türkan Yetişen'in Batman Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Birimi’nde yer alan polisler tarafından ifadesinin alındığını söyledi. Katmaz aileye, Ahmet Yetişen’in Batman TMB gözaltı kayıtlarında bulunmadığını, kendisinin 23 Ekim 1996 tarihinden beri PKK üyesi olarak arandığını söylendiğini anlattı.

AİHM: BAŞVURU SÜRESİ GEÇTİ

Katmaz, Yetişen'in akıbetine ilişkin şunları söyledi: “Ahmet Yetişen’in oğlu Hanifi, babasının zorla kaybedilmesinden sorumlu kişilerin bulunması ve cezalandırılması için birkaç kez daha Batman Savcılığı’na başvuruda bulundu. Ancak bir sonuç alamadı. 12 Mayıs 2006 tarihinde AİHM’e yapılan başvuru sonrası AİHM başvuru süresinin geçtiği gerekçesiyle davayı kabul etmedi. Gözaltında kayıplara karşı mücadele yürüten bizler, hakikat adına, adalet adına, vicdan ve insanlık onuru adına mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”