Baydemir: Cenazeye saldıranlar ırkçılık şerbeti içmişti
HDP, Diyarbakır'da Vicdan, Adalet, Demokrasi Mitingi düzenliyor. Mitingde ilk olarak Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, Figen Yüksekdağ'ın gönderdiği mesajı okudu. Daha sonra konuşan HDP Eşbaşkanı Kemalbay, "Hatun anneyi, Ankara'da defnedemedik çünkü ırkçı saldırıya uğradık. Onun boş kalan mezarına faşizmi gömeceğiz" dedi. HDP Sözcüsü Baydemir saldırıya uğrayan cenaze töreninde kendisini de bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: "Erdoğan diyor ki 'cenazeye saldıranlar içmişlerdi." Bir şey içmişlerdi, evet: İki yıldır topluma verdiğin ırkçılık şerbetini."
DİYARBAKIR - HDP'nin 'Vicdan; Adalet, Demokrasi Mitingi' İstasyon Meydanı'nda başladı. Saat 15:00'te başlayan miting, 18:00'e kadar devam edecek.
Katılımcılar, miting alanına kimlik kontrolünden geçtikten sonra girebildiler. Kısa zamanda binlerce kişinin toplandığı İstasyon Meydanı'nda konuşma yapan Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp, HDP Eş Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'un annesi Hatun Tuğluk'un cenazesine yönelik ırkçı saldırıyı hatırlatarak, "Bunun sorumlusu mevcut hükümettir" dedi. Yiğitalp daha sonra Figen Yüksekdağ'ın miting için gönderdiği mesajı okudu.
YÜKSEKDAĞ: HİÇBİR HAPİSHANE DÜZENİ BAKİ DEĞİLDİR'
Yüksekdağ, "Yaşatılan onca acıya, katliama, zulme karşı boyun eğmeyen Amed halkı, kadınlar, gençler; Kandıra F Tipi Cezaevi’nden seçilmiş tüm yoldaşlarım adına hepinize yürek dolusu sevgilerimi, selamlarımı gönderiyorum" diye başladığı mesajında şunlara yer verdi:
"Hiçbir hapishane düzeni baki değildir. Kendisi için sınırsız serbestlik, halklar içinse itaat ve esaret isteyen hiçbir iktidar kalıcı olamaz. 'Durmayalım, faşizmi durduralım' diyerek başlatmış olduğumuz kampanyamız, tüm ezilen halkların, işçilerin, emekçilerin, gençlerin, kadınların demokratik birliğiyle adalete giden yolu aralamaktadır. Vicdan ve adalet nöbetlerimiz de, bugün burada başlattığımız mitinglerimiz de, faşizme karşı oynadığı önemli rolü dolayısıyla tarih sayfalarına yazılacaktır.
'YIKILAN KENTLERİMİZİ YENİDEN KURACAĞIZ'
Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Mezarlarımızdan bile korkan bu alçak faşist zihniyet karşısında elbette cesareti bulaştıran, umudu büyütenler kazanacak. Buna dair en ufak bir şüpheniz dahi olmasın. Çünkü biz varız, HDP var ve zulme asla boyun eğmemiş olan halklarımız var, sizler varsınız. Yıkılan kentlerimiz yeniden kuracağız, yaralarımızı birlikte saracağız. Bu topraklara eşitlik ve özgürlüğü Türkiye halkları ile birlikte getireceğiz. Özgürlük halayına hep birlikte duracağız. Ve elbette vardık, varız, var olacağız."
KEMALBAY: BOMBALAR HALKLARIN BULUŞMASINI ENGELLEMEK İÇİN PALTALDI
Daha sonra kürsüye HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, çıktı. Kemalbay, 5 Haziran 2015'te HDP mitinginde patlayan bombaları hatırlatarak konuşmasına başladı. Bombaların halkların buluşmasını engellemek için patlatıldığını söyleyen Kemalbay, "Burada Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, sizin seçtiğiniz belediye başkanları olmalıydı. Onlar faşizmin zindanlarında" dedi.
Bütün mesele tek adam rejiminin kurulmak istenmesidir diyen Kemalbay, Kürt sorunun 90 yıldır devam ettiğini ve çözüm beklediğini söyledi.
Kemalbay, şu mesajları verdi: "Saray'da oturanların hiçbir sorunu yok. Onların tek derdi kendi sermayelerini büyütmek.
Büyük Türkiye herkesin iş bulduğu, bütün kimliklerinin kendini ifade edebildiği bir Türkiye'dir. Hatun anneyi, Ankara'da defnedemedik çünkü ırkçı saldırıya uğradık. Onun boş kalan mezarına faşizmi gömeceğiz. Hiçbir zaman bu ülkede kendi kendine provokasyon olmuyor. Bu saldırı gerçekleştirenleri ve göz yumanları lanetliyoruz, kınıyoruz."
'BÜTÜN HALKLARIN KENDİNİ YÖNETME HAKKI VARDIR'
"Kürt halkı 4 parçada özgürlük, eşitlik adalet istiyor" diyen Kemalbay, şöyle devam etti: "Son günlerde referandumun savaş nedeni olduğunu söylüyorlar. AKP Genel Başkanı'na değil Türkiye halkına seslenmek istiyorum: bütün halkların özgürlük ve kendi kendini yönetme hakkı vardır da Kürtlerin neden olmasın.
Semih ve Nuriye ölümle mahkum edilmek isteniyor. İşten atılanlar için yürüttükleri bir mücadele var. Onlar yaşasın diye mücadele edeceğiz. Birlik yeni bir yaşam için, öcalan'ın üzerindeki tecritin kaldırılması için mücadele edeceğiz. Onun çözüm projesini hayata geçirmek için mücadele edeceğiz. Asla biat etmeyeceğiz ve direnerek kazanacağız."
BAYDEMİR; YOL YAKINKEN ZULÜMDEN VAZGEÇ EY ERDOĞAN
Kemalbay'ın ardından HDP Sözcüsü Osman Baydemir bir konuşma yaptı. Sözlerine "Zulümle abad olunmaz" diyerek başlayan Baydemir, İki yıldır yalanla 'HDP destek kaybetti' diyorlar. İşte HDP, işte İstadyon Meydanı: Yol yakınken zulmünden vazgeç ey Erdoğan" dedi.
Baydemir, şöyle devam etti: "Hatun Tuğluk'un cenazesine saldırı oldu. Bir yandan cenazeye saldırıyor bir yandan Alevilere Kürtlere küfür ediyorlardı. Arkadaşlarımla birlikte oradaydık. Erdoğan diyor ki 'cenazeye saldıranlar içmişlerdi. Bir şey içmişlerdi, evet: İki yıldır topluma verdiğin ırkçılık şerbetini. Bunların sarhoş olduklarını söylediler, ama onlar tekbir getirip küfür ediyorlardı. Hatun anadan boşalan mezara ret ve inkarı, ırkçılığı gömelim. İşte o zaman bu ülkenin geleceği aydınlık olur."
'FAŞİZM AKP'YE OY VERENLERE DE YÖNELİK'
Demirtaş ve belediye başkanlarının Erdoğan'ın talimatıyla hapiste olduklarını söyleyen Baydemir, şöyle dedi: "Erdoğan ve Bahçeli işbirliği ile yapılan saldırı sadece HDP'ye yönelik değildir, herkesedir. Kimse böyle bir gaflete düşmesin. Bu faşizmdir ve AKP'ye oy verenlere de yöneliktir. AKP'ye oy verenler de dur demelidir.
Erdoğan Almanya'daki toplantıda haddini aşarak eş genel başkanımız için 'terörist' dedi. Allah da biliyor halk da istiyor kimin terörist olduğunu. Tazminat davası açıldı, avukatları düşünce özgürlüğü diye savunma yaptı. Yüksekdağ, Demirtaş, milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız neden içeride? Onlar da düşüncelerini açıklamıştı. En büyük terörizm fikir özgürlüğüne saldırı partinin genel başkanlarını hapse atmaktır."
'ÇATIŞMALAR İKİ NEDENLE BAŞLADI'
"Neden çatışmalar başladı?" diye soran Baydemir, şöyle devam etti: "Birincisi 80 milletvekili gönderdiniz, ikincisi Rojava'daki gelişmelerdir. Erdoğan ve Bahçeli her fırsatta Kürtlere saldırıyor. Yüzyılın dehakları da kendi sülünlerinin kurbanı olacaklar.
Diyarbakır meydanından sesleniyorum, Türkiye halklarına çağrımızdır. Faşizm bu ülkenin en büyük düşmanıdır. Eğer Kürt halkıyla gerçekten birlikte yaşamak istiyorsanız, İzmir'de İstanbul'da, Ankara'da karşı çıkın faşizme, HDP şemsiyesi altında toplanın. Faşizmi gerilettiğimizde ülke gül bahçesi olacak."