Bayraklı'dan stratejik plan
Bayraklı Belediyesi seçim vaatleri için harekete geçti. Vaatlerin gerçeklemesi için beş yıllık plan hazırlandı.
DUVAR - İzmir'de Bayraklı Belediyesi 31 Mart seçimlerinin ardından vaatlerini yerine getirmek için hazırladığı programı anlattı. Bağımsız denetçi Dr. Kadir Timur Türkan tarafından yapılan sunumda ilgili personele Bayraklı’da yapılacak proje ve hedeflerin stratejik plan olarak nasıl hazırlanacağı konusunda bilgi verildi.
5 YILLIK STRATEJİK PLAN
Bayraklı Belediyesi meclis salonunda düzenlenen ve ilgili belediye başkan yardımcıları, müdür ve personellerin katıldığı toplantıda konuşan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, hedeflerini olabildiğince yüksek tutacaklarını ifade ederek, “Eğitimden asla taviz vermeyeceğiz. Bu kentte eğitim ihtiyaçları karşılanmadı diye hiçbir çocuk eğitim ve öğretim sürecinden mahrum bırakılmayacak. Etnik inancı, siyasal kimliği ne olursa olsun, kim olursa olsun, eğer bir çocuğumuz bu nedenle okula gidemiyorsa; bu koltuklar benim gibi hepinize haram olsun. Bu kadar net” diye konuştu.
BU KENTİN MARKA OLMASINI İSTİYORUZ
Yol haritasını belirleyecek stratejik planın önemini vurgulayan Sandal, “ 5 yılı nasıl planlayacağımız bu belgenin tamamında yer alsın, biz de yıllık performansımızı bununla birlikte ölçebilelim. O yüzden kes, kopyala, yapıştır veya bunun gibi farklı uygulamaların tamamı bugün itibarıyla bizim belediyemizde rafa kalkmış durumda ve bunun sonuna kadar arkasında duracağız. Stratejik planın doğru oluşması için konunun bütün paydaşlarının talepleri doğrultusunda ortaya bir vizyon belgesi koymaya çalışacağız. Bizim derdimiz, amacımız belli. Bu kentin temel sıkıntıları var. Öncelikle bu kentin marka olmasını istiyoruz. Bayraklı’yı Karşıyaka’nın, Bornova’nın gölgesinde sıkışmış bir kent görünümünden çıkarıp, İzmir, Türkiye ve dünyanın bildiği bir marka kent yapacağız. Burada gerekli bilgilere, kentin tarihi, doğası, temel ihtiyaç duyduğumuz bütün değerlere Bayraklı’da sahibiz” dedi.
DOĞANÇAY’A ÇOCUK VE GENÇLİK KÖYÜ
Başkan Sandal, “Dünyanın çocuklarını Bayraklı’ya taşımak istiyoruz. İstiyoruz ki; o çocuklar dertlerini, kederlerini, tasalarını, gelecekle olan beklentilerini oluşturulacak minik parlamentolarda dile getirsinler. Çocuklarımızın ve gençlerimizin bu çalışmaları Bayraklı’dan gerek basın, gerekse sosyal medya yoluyla dünyanın tamamına yayılsın. İstiyoruz ki; buraya gelip konaklasınlar, spor kompleksleri içinde ilerde belki mini olimpiyatlara vesile olabilecek adımları birlikte atalım. TÜBİTAK benzeri bilimsel faaliyetleri gençlerimiz gelip, Bayraklı’da yapsınlar istiyoruz. Doğançay’da 150 dönüm arazimiz var. Orayı İzmir Büyükşehir Belediyesi ile beraber çocuk ve gençlik köyü yapacağız. Bunları yaparken kenti, dünyaya entegre etmekle ilgili sıkıntılar var. Bir kentten söz edin… Meydanı, sosyal ihtiyaçlarını karşılayacağı, sineması, tiyatrosu, alışveriş yapabileceği mekanları yok. Tüm bunları el birliğiyle çözmemiz lazım. 5 bin yıllık tarih duruyor ve önünden gelip geçiyoruz. Smyrna’yı stratejik planımıza dahil edeceğiz. Elimizden ne geliyorsa yapacağız” diye konuştu.
BAYRAKLI’YA ‘PORSUK ÇAYI’ MODELİ
Eskişehir’de ıslah edilerek, sosyal donatı alanına dönüştürülen Porsuk Çayı gibi Bayraklı’nın da potansiyeli olduğunu sözlerine ekleyen Sandal, “ Bornova ve Laka derelerimiz var. Buraları Porsuk çayı gibi farklı sosyal donatı alanlarına dönüştürmemiz lazım. Bu kapsamda kentin ana kavşaklarını, Cumhuriyet ve Atatürk, Smyrna ve efe ana temalarından oluşan heykellerle süsleyerek, yeni çevre düzenlemeleri yapacağız.” dedi.
MAHALLELERDE KREŞLER AÇILACAK
Başkan Sandal sözlerini şöyle tamamladı: Eğitim olmazsa olmazımız. Eğitimden asla ödün vermeyeceğiz. Asıl planlamamızda olmayan kreş meselesi konusunda da ne gerekiyorsa yapacağız. Çamkıran hizmet binamızı İzmir’in en önemli, en güzel kreşlerinden birine dönüştüreceğiz. Arkadaşlar bununla ilgili çalışıyor. Aynı şekilde Postacılar’da inşa edilen yeni binada da çalışmalar sürüyor. Eğitim meselemizin altında yatan şey sadece kreş değil. Sadece 3-6 yaş aralığındaki çocuklarımızın çağdaş dünyaya uygun eğitim almalarıyla ilgili üzerimize düşeni yapıyoruz. Bizim cumhuriyetten ve Atatürk’ten anladığımız bu. Bu kentte eğitim ihtiyaçları karşılanmadı diye hiçbir çocuk eğitim ve öğretim sürecinden mahrum bırakılmayacak. Etnik inancı, siyasal kimliği ne olursa olsun, kim olursa olsun, eğer bir çocuğumuz bu nedenle okula gidemiyorsa; bu koltuklar benim gibi hepinize haram olsun. Bu kadar net. Belediyenin böyle bir kaynağı ve gücü var. Bunu yapabiliriz.