DİYARBAKIR - Korona virüsü için alınan önlemlerin kaldırılmasıyla birlikte birçok ilde olduğu gibi Diyarbakır’da da vaka sayıları artış gösterdi. Sivil toplum kurumlarının yanı sıra siyasi parti temsilcileri de, yetkililere ve yurttaşlara tedbirlerin elden bırakılmaması uyarısında bulunuyor.

Kentte aşı oranının düşük olması ise başka bir tehlikeye işaret ediyor. Bu nedenle değişik kesimler, örneğin Türk Tabipler Birliği Diyarbakır Şubesi gibi sağlık kurumlarının yanı sıra Organize Sanayi Bölgesi yönetimi aşı kampanyası başlattı. HDP eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ise cezaevinden 'aşı olun' çağrısında bulundu.

Aşı kampanyası kısmen de olsa başarı sağlamış gibi görünüyor. Sağlık emekçileri son 10 günde aşılamada artış olduğu bilgisini paylaşarak, birinci doz aşı da yüzde 22’lerden yüzde 35’lere ulaşıldığına işaret etti.

GÜLDİKEN: TEMMUZLA BİRLİKTE VAKA SAYILARI HIZLANDI

Vaka sayısındaki artışı değerlendiren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, “Diyarbakır’da haziran ortasından itibaren artma eğilimine geçen vaka sayıları maalesef temmuzda hızlandı” dedi.

Güldiken, “Havaların aşırı sıcak olması zaten var olan maske takmama durumunu daha da artırdı. Düğün ve taziye yerlerinin açılması, özellikle temel kapalı alanların başında gelen AVM’lerin tüm yönleriyle açılması bu yayılımın hızını yükseltti” uyarısında bulundu.

Güldiken, kentteki vaka sayısı hakkında ise “Diyarbakır’da günlük yaklaşık 400 yeni vaka var ve bunların 120 civarı Delta varyantı” bilgisini verdi.

Güldiken, ayrıca, “Tüm dünyada Delta varyantının, aşı olmayanlar arasında önceki varyantlara oranla çok daha hızlı bir şekilde yayıldığına dair kabul gören bir yaklaşım var” hatırlatmasında bulundu.

'HURAFELERE İNANMAYIN'

Peki Diyarbakır’da aşı olma oranı neden düşük? Güldiken, bu soruya cevap verirken değişik olasılıkları dile getirdi:
“1990‘lı yıllarda biliyorsunuz kızamık aşısının yapıldığı dönemde hem soğuk zincir uygulamasında sorunlar olması nedeniyle bozulan aşılar hem de iki doz yapılması gerekirken bir kısmının tek doz yapılması sonucu daha sonraki yaşlarda SSP gibi çok dramatik bir hastalığa neden olma pratiği var. Özellikle Diyarbakır’da bu durum çok etkili. Ayrıca sürecin şeffaf yönetilmemesi ve iktidarın çelişkili yaklaşımları da bu durumu besliyor. Birçok hurafe de var tabi. Aşının içinde çip olduğu, kısırlık yaptığı, yeterli koruyuculuğu sağlayamadığı gibi bilimsellikten uzak dedikodular da etkili maalesef.”

ÇAĞRILAR ETKİLİ OLDU

Aşı olma oranının son günlerde kısmen artış gösterdiğine dikkat çeken Güldiken, "Sayın Selahattin Demirtaş ve kentteki STK’ların çağrısı çok değerli ve etkisi var” dedi.
Aşı olmak konusunda kurumların kendi kitlelerini ikna etme çalışması yürütmesi gerektiğini vurgulayan Güldiken, şöyle konuştu: “30 Haziran’da Tabip Odası ile birlikte öncülüğünü yaptığımız ve kentteki tüm STK, siyasi partiler, Ticaret Odası, Baro, İHD gibi kurumların da katıldığı Ulu Camii önündeki Aşıya Çağrı açıklaması ciddi bir etki oluşturdu. Bunu daha da genişletmek gerekiyor. Her kurumun, siyasi partinin, STK’nın kendi kitlelerine yönelik ikna çalışmaları yapmaları çok etkili olacaktır.”

'TEDİRGİN OLMAYALIM, AŞI OLALIM'

Güldiken, bayram ritüeline de dikkat çekti ve tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiğini vurguladı. “Bayramda el öpmeyin, sarılmayın” uyarısında bulunan Güldiken, şunları söyledi:
“Bu coğrafyada özellikle dini bayramların kutlanma şekli bir merasime dönüşmüş durumda. Bu nedenle el öpmek, sarılmak, dokunmak gibi ritüeller olmadan bayramlaşmak eksik kalmış gibi görünüyor. Elbette pandemiyle birlikte bu durum biraz değişti ama henüz yeterli değil. Kalabalık ortamlardan uzak durmak, açık alanları tercih etmek, kapalı ortamlarda mutlaka maske takmak esas alınmalı. Her ortamda aşının bu pandemi ile mücadelenin temeli olduğu herkes tarafından bir yakınını ikna etmek için gündem yapılabilmelidir. Şimdiden herkese iyi ve sağlıklı bayramlar diliyorum. Tedirgin olmayalım, aşı olalım.”