Beştaş: Görüşmeyi eksik anlatmayın
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş Meclis'te yaptığı konuşmada Erdoğan-Biden görüşmesini değerlendirerek, "Biden ile görüşmeyi süslü cümlelerle anlatmaktan, halkı aldatmaktan vazgeçsinler" dedi.
DUVAR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis’te basın toplantısı düzenledi. 1 Kasım Dünya Kobanê Günü'nü kutlayan Beştaş, "Farklı inanç ve haklardan başka bir dünya mümkün diyenlerden örülü bir direniş tüm dünya halklarına hem ilham hem de umut oldu. Dünya IŞİD çetelerine karşı insanlık değerlerini yükseltenlere saygı ve sevgilerimi gönderiyorum. Bu uğurda hayatını kaybedenleri minnetle anıyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden’in Roma’daki görüşmesini değerlendiren Beştaş'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
1 SAATLİK GÖRÜŞMEYLE YAPISAL SORUNLAR ÇÖZÜLMEZ: Biden ile Erdoğan görüşmesi uzun zamandır gündemde. Biliyorsunuz en son New York'a gittiğinde Destici ile görüşmüştü. Burada görüşemiyordu herhalde. Sonunda büyük lobiler ve harcanan paralar ile bu görüşme gerçekleşti. Bir saatlik görüşme için ne kadar çaba ve efor sarf edildiğini hepimiz biliyoruz. Bir saatlik görüşme ile yapısal sorunlar çözülemez, her şey güllük gülistan denilerek Türkiye yurttaşlarının aldatılmasına izin vermeyeceğiz.
HUKUKA DÖNÜLMESİ LAZIM: Ortada anlaşmazlık konularının olduğu, Türkiye’deki demokrasi çıtasının eleştirisi konusu olduğu bir kez daha görüldü. S-400 ve Kuzey ve Doğu Suriye konusunda tabii ki bir anlaşma yok, kimse de bekleyemez bu politika devam ettikçe. Erdoğan ve küçük ortağı içerde yarattıkları krize karşı bu tür mizansenlerle meşrulaştırma girişiminde bulunuyor. Bu kabul edilemez. Türkiye’de hukuka dönülmesi lazım, yeni bir hukuk düzeninin yaşama geçirilmesi gerekiyor. Çözüm ABD, Glasgow, New York, Moskova değil TBMM’dir. Hukuk ve insan hakları, demokrasi sorunlarını çözecek merci siyasettir. AK Parti iktidarına bu çağrıyı bir kez daha yapmak istiyoruz. Biden ile görüşmeyi süslü cümlelerle eksik yanlış cümleler anlatmaktan, halkı aldatmaktan vazgeçsinler" ifadelerini kullandı.
ONLARIN ADALETİ BU KADAR: Elektrik üreten santrallerin doğal tarifesine yüzde 47 zam yapıldı. Ekim ayında da yüzde 15 zam yapılmıştı. Zam yapılmayan tek şey emekçilerin maaşlarıdır. Elektriğe en az yüzde 15 zam gelecek çünkü bunlar birbirini tetikliyor. Doğalgaza yapılan zam enflasyonu da tetikleyecektir. Merkez Bankası’nın enflasyonu hedefi ile zam hedefi arasında açıkça bir uçurum vardır. Bu zamlar her yere yansıyacak zamlar not edilmelidir, emekçilere yüzde 3-5 büyük şaşalı toplantılarla lütuf olarak sunuluyor ama Erdoğan maaşı 100 bin TL’nin üstüne çıktı. Bu yüzde 14 zam demektir. İşçiye emekçiye ise 5,88 zam yapıldı. Onların adaletin anladığı budur.
ZAM ZULME DÖNÜŞTÜ: Bu zamlar sonucunda vatandaş çamaşır, bulaşık makinesi, televizyon, ütüsünü, klimasını kullanabilecek mi? Kombiler bu sene yakılmayacak, insanlar battaniyelere sarılı vaziyette gece gündüzlerini geçirmeye çalışacak. Bu daha çok hastalık ve yoksulluk demektir. Zam zulme dönüştü artık. 1 Ocak 2021-31 Mart 2021 tarihleri arasında 90 milyon adet fatura kesilmiş. Yaklaşık 1 milyon adet fatura evlere ait, 1,5 milyon adeti sanayi üretim tesislerine ait, 2 milyon ticarethanelere ait, 2 milyon ise sulama abonelerine ait. Diğer yandan EPDK’nin son verilerine göre doğalgaz kesintisi yapılan 1 milyon 279 bin. 840 binin kesinti sebebi faturaların zamanında ödenmemesi. Bu rakamlar son zamlarla artmaya devam edecek.
VATANDAŞTAN ALIP, YANDAŞI ZENGİNLEŞTİRİYOR: Türkiye'nin ihracatının milli gelire oranı yüzde 28 Yunanistan’da bu rakam yüzde 35. Erdoğan’ın 2011’de açıkladığı ihracat hedefinin çok uzağında olduğumuz da hatırlamakta fayda var. Bu kanun teklifinde ihracatçı firmalar, ihracatı geliştirme fonu ile finansman oluşturulacak. İhracatçıya istedikleri krediyi verecekler. Erdoğan kendi maaşından da ihracatçılara fon desteği verebilir. Vatandaşın parası yerine büyük sarayını da ipotek edebilir. Neden vatandaşın cebinden veriyor. Her şeyi vatandaştan alıp yandaşlarını zenginleştiriyor.
KİMİN PARASINI KİME PEŞKEŞ ÇEKİYORSUNUZ: Anketlerle yüzdeleri düşüyor, hayali ihracatla bunu yukarı çekmeye çalışıyorlar. Büyüme rakamları yükselsin sonrası Allah kerim diyorlar. İhracat büyüyecek diye vatandaşın sofrasındaki ekmek düşünülmüyor, Hep sermaye hep sermaye, akıllarına yoksul halk gelmiyor. Kimin parasını kime peşkeş çekiyorsunuz. AKP iktidarı müşteri garantili otoyol ve köprüler, hasta garantili şehir hastaneleri kurdular, şimdi de kredi garantili yandaş şirketleri ihya edecekler. Genel Kurul’da güçlü muhalefetimizi sürdüreceğiz en güçlü şekilde.
DEVLETİN ALMADIĞI ÖNLEMLER, CİNAYETLERE KATKI SAĞLIYOR: Her gün kadınlar katledilmeye devam ediyor. Kadınlar öldürülürken hiçbir farklılık gözetilmiyor, yaşı eğitimi ekonomik durumu. Kadın olmaları öldürülmeleri için yeterli. Devletin almadığı önlemler ve cezasızlık politikasını, cinayetlerin devamına katkı sağlıyor. En son Şebnem Şirin katledildi. Kadınlar katledilirken, bu kadınlar İstanbul Sözleşmesi'ni uygularken yargı ve kolluğun eli titriyordu. Cellatlara sesleniyorum, kesinlikle tükenmiyoruz, daha çok bileniyoruz, mücadeleyi diri tutup cinayetleri durdurana kadar mücadeleye devam edeceğiz.
HER GÜN BİR UÇAK DÜŞÜYOR: Günde 200-250 insanımız pandemi de can veriyor, her gün bir uçak düşüyor. Bu rakamlar karşısında iktidar pandemiyi yönetemiyor, gerekli tedbirleri alamıyor. 3’üncü aşı neden ertelendi, 12 yaş altı çocuklara neden aşı yapılmıyor. Sağlık Bakanın görevi sadece tablo açıklamak değildir. Halkın sağlığını temin etmek gereken tedbirleri almaktır. Eğitim Sen’in bir raporuna göre 32 il, 127 ilçe ve 24 köyde Covid-19 salgını nedeniyle 798 sınıfın kapandığı belirtiliyor. Okullarda yaşanan vakalar ve kapanan sınıf bilgilerinin paylaşılmaması için eğitimciler uyarılıyor. Bunlar açıklanmazsa, tedbir alınamaz. Milyonlarca veli endişe ile çocuklarını okula gönderiyor. Pandemi iktidarın gündemin çıktı ama bizim gündemimizde olmaya devam edecek. (MA)