Bıçaklı saldırganın 'fuhuş' iddiasıyla trans kadınların evi mühürlendi
İzmir'de Bornova Sokak'taki trans kadınların evleri mühürlendi. Gerekçe olarak ise trans kadınların şubat ayında uğradığı bir bıçaklı saldırıda failin verdiği “fuhuş yapılıyor” ifadesi gösterildi.
İZMİR - Trans kadınlara yönelik nefret saldırıları, polis ve bekçi baskısı ile gündeme gelen İzmir Alsancak'taki Bornova Sokak'ta bu kez de trans kadınların evleri mühürlenmeye başlandı. Bornova Sokak'ta yaşayan trans kadınlar E.S. ve Y.İ.Ş'nin evlerine giden polis, evlerin fuhuş yapıldığı gerekçesiyle mühürleneceğini söyleyerek bir an önce boşaltılmasını istedi. Evlerin mühürlenme gerekçesinin ise şubat ayında Bornova Sokak'ta trans kadınlara yönelik gerçekleşen bıçaklı saldırı failinin verdiği ifade olduğu ortaya çıktı.
TRANS KADINLARI BIÇAKLAYAN ERKEK 'FUHUŞ YAPILIYOR' DİYE ŞİKAYETÇİ OLMUŞ
Şubat ayında Alsancak Bornova Sokak'ta trans kadın Y.İ.Ş., Fırat Duman isimli erkek tarafından bıçaklandı. Tıbbi müdahale sonrası Y.İ.Ş., ev arkadaşı trans E.S. ile birlikte karakola giderek şikayetçi olmak istedi. Ancak saldırgan Duman, E.S. ve Y.İ.Ş.'nin “fuhuş yaptığı” yönünde ifade verdi. Duman'ın ifadesi üzerine kadınlardan E.S. gözaltına alınarak Bozyaka'da bulunan Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği'ne götürüldü. S’nin avukatı ile görüşmesi engellenirken, trans kadınların yaşadığı evin mühürlenmesi için tutanak tutuldu. Kadınlar, bu karara karşı yürütmeyi durdurma talebiyle dava açtı. Ancak mahkeme aynı evin 2011 tarihinde de mühürlendiği gerekçesiyle yürütmeyi durdurma talebini reddetti.
'TUTANAĞI İMZALAMAM İÇİN BASKI YAPILDI'
Yaşananları Gazete Duvar'a anlatan trans kadın E.S., iki gün önce ahlak bürodan gelen polislerin evi boşaltmalarını istediğini ve mühürleyeceklerini söylediğini belirtti. Yaşananları anlatan E.S., “Arkadaşım bıçaklandığı gün karakola gittim. Beş dakika sonra ahlak büro amirliği ekipleri geldiler. Beni gözaltına aldılar. Şubeye gittiğimizde avukatımı istediğimi söyledim. 'Avukat buraya giremez' dediler. Tutanak tuttular. Tutanağı imzalamam için baskı yapıldı. 'İmzalayacaksın' deyip odalardan odalara gezdirdiler. İmzalamadım. Daha sonra evim mühürlensin diye bana mağdur sıfatıyla ifade tutanağı tutturdular” diye konuştu.
'ŞUBEDE BASIN AÇIKLAMALARI VE RÖPORTAJLARIN FOTOĞRAFLARINI GÖSTERDİLER'
Alsancak'ta translara yönelik nefret saldırıları sonrası yapılan basın açıklamalarına katılmasının “suç” olarak lanse edilmek istendiğini ifade eden E.S., polislerin de bu basın açıklamaları ve protesto eylemleri nedeniyle kendisine baskı kurduğunu dile getirdi. E.S., “Oradaki komiser bana 'Ben senin o evi mühürletmez miyim! Hiçbiri ile uğraşmam senin evin ile uğraşırım. Sen yaptığın basın açıklamalarında ahlak büronun adını geçiriyorsun' dedi. Okuduğum basın açıklamasına dair yapılan haberler ve röportajların fotoğrafları şubede gösterildi. Belli ki translara yönelik saldırılara karşı yapılan basın açıklamaları nedeniyle hedef oldum” diye belirtti.
'BİZ DE İNSANIZ, YAŞAMAYA VE BARINMAYA HAKKIMIZ VAR'
Amaçlarının transları Bornova Sokak'tan sürmek olduğunu vurgulayan E.S., kamuoyuna çağrıda bulunarak son olarak şunları söyledi;
“Kapıma geldiklerinde evimi mühürleyeceklerini söylediler. 'Siz iki günde ev bulabiliyor musunuz?' dedim. Önümüz kış. Nereye gideyim? Zaten ev bulmakta sorun yaşıyoruz. Biz trans kadınlar sistematik olarak evlerimizden sürülmeye çalışılıyoruz. Ben de bir insanım. Benim de haklarım var. Nefret söylemi, baskı ile bizleri sürmeye çalışıyorlar. Biz de bir annenin bir babanın evladıyız. Benim de iki gözüm, iki kulağım bir burnum var. Baskıyı kabul etmiyoruz. Bizi darp etti, yetmezmiş gibi bıçakladı. Suçlu yine biz olduk. Bize yaşama şansı tanımıyorlar ama pes etmeyeceğiz. Biz de insanız ve yaşamaya, barınmaya hakkımız var.”