Bir dilden bir dile kardeş masallar
Çocukların yaralarını sarmak üzere imdada koşan Kardeş Masallar Projesi, yeni yılda, Antakya , Urfa, Mardin, Diyarbakır da çocuklarla buluşuyor. Proje üç dilde Türkiyeli, Suriyeli çocuklara dokunacak.
Ahmet Külsoy
DUVAR - Hayata Destek Derneği , İstanbul Küçük Çekmecede, 8 ile 12 yaş aralığında çocuklar için başlattığı ‘ Kardeş Masallar Projesi’ Türkiye genelinde yaygınlaştırılıyor. Türk, Kürt, Suriyeli, Irak, Arap ,Ezidi, çocukların ‘Uyum Sürecini’ kolaylaştırmak amacıyla ; müzik, resim, kukla, dram, etkinlikleri ile bir araya getirildi. İstanbul Küçükçekmece’de 8-12 yaş aralığında 800 çocuğu kapsayan etkinlik, Urfa Antakya ,Diyarbakır, Hatay, Mardin de ki çocukları kapsayacak şekilde yoluna devam edecek.
Bir Avrupa Birliği Projesi olan Kardeş Masallar Projesi'nde etkinlikler 1.5 saat ile sınırlı. Etkinlik sonrasında farklı dil ve inançtaki çocukların birbirleriyle kolayca arkadaşlık ilişiklerini geliştirdiklerini söyleyen projenin sorumlusu Deniz Soruklu Evren "Masal anlatımı, müzik, resim drama oyunu çocukları birbirine yaklaştırdı. Çocukların birbiriyle yakınlaşmalarının izlerini anne ve babalarda da gördük. Türkiye’yi mahalle mahalle gezeceğiz, toplumun çimentosu çocuklar olacak" dedi.
Etkinlik sonrası bir evin üç kadını kendisini eve davet ettiğini aktaran Proje Sorumlusu Deniz Soruklu Evren "Beni evlerine davet ettiler, çay yaptılar. Bana şöyle dediler Bizim karnımız doyuyor tamam ama ruhumuzun da doyması gerekiyor. Sayende bu da oldu. Bize tekrardan kendimizi ve çocuklarımızı hatırlattın. Biz bir evde üç aile birlikte yaşıyoruz. Ben çocuğumla böyle bir zaman geçiremiyorum. Bu bizim için değerli oldu" dediler.
MASALIN GÜCÜ
"Kimse çocukluğundan yara almadan kurtulamaz .Herkes çocukluğunda itildiği , uzaklaştırıldığı bir anı ana rahminde bile olsa yaşanmıştır.’ Japon Yazar Banana Yoshimoto’nun sözlerine atıfta bulunan İşte bu yüzden çocuklarımıza gelecekte bizim ebeveynlerimiz olacakmış gibi bakmalıyız diyen Proje Sorumlusu Deniz Soruklu Evren şöyle konuşuyor:’ Masalın dili evrenseldir. Her kültürün kendime ait mitleri masal figürleri vardır. Paylaşılan duygular ortaktır. Yaratıcı drama oyun ve hikaye anlatıcılığını birleştirerek Suriyeli çocuklara yönelik bir psikososyal destek vermeye çalışıyoruz. Suriyeli ve Türkiyeli çocukların aynı sokakta birbirinden uzak durduklarını, birbiriyle oynamadıklarını gördük. Bu yetişkin dünyasından kaynaklanan öğrenilmiş davranış biçimiydi. Bu ayrımı kırarak çocukları nasıl birleştireceğimizi düşünürken bunun en güzel hikayelerle gerçekleşeceğine karar verdik. Masal anlatmamızın nedeni; masalın kendisine has onarıcı yanı var. Hikayesini bilmediğimiz insanlara daha çok düşmanlık besliyoruz. Masallar bizi birbirimize yakınlaştırıyor. Çocuklar bu açıdan çok daha naifler, çabuk kaynaşıyorlar."
NASRETTİN HOCA CUHA
Atölye çalışmalarının ilk günlerinde Türkiyeli çocuklarla Suriyeli çocukların birbirleriyle oynamadıklarını aktaran Evren "Ancak birlikte masallar yaratıp bunları resmettikçe aradaki duvarların aşıldığını gördük. Suriye ve Türkiye’nin ortak kültürü bu süreci hızlandırdı. Bizde Nohut oğlan Masalı, Suriye’de Mısır Oğlan diye geçiyor. Bizde Nasrettin Hoca Hikayeleri , Suriye’de Cuha karakterini anlatıyor. Çocuklar ortaklığı görünce ufukları açıldı, gerginlikler yumuşadı" diyor.