Bir organize iyilik hikayesi
Hayatta olmasını iyi insanların kesişen enerjisine borçluydu. Birbirlerini hiç tanımayan bu insanların yaptıkları, hepimize bir insanlık dersi, bir umut veriyor, onca umursamazca olay karşısında.
Tezcan Karakuş Candan*
Anadolu coğrafyası binlerce yıldır farklı kültürlerin kardeşliği ile yoğrularak özünü buldu. Ezan sesi ile çan seslerinin birbirine karıştığı kadim topraklar dostluğun iyiliğin insanlığın en özeline en güzeline tanıklık ettiler asırlar boyu. 2003 yılında ilk kez gittiğim Mardin ve Diyarbakır’da sıcaklığını yüreğimin en derinliklerinde bulduğum, taşını, toprağını, insanını, kültürünü unutamadığım o güzel coğrafyanın köklerindeki iyilik, biriktirilmiş sevgi, ortak üretilmiş emek bugün yaratılmak istenen düşmanlığı ve nefreti yenecek, buna bir kez daha yürekten inandım.
Mardin-Diyarbakır karayolunda Mazıdağı’nda Gürpınar Mevkiinde 17 Eylül 2021 tarihinde yaşanan trafik kazasında yaralı olarak kurtarılan sürücünün, arkadaşımızın, yoğun bakımda olduğu haberini aldığımızda bin kilometre uzakta olmanın ne kadar acı verdiğini anlatmak zordur. Telefonlarla iyi haber alma, dostlarla "Ne yapabiliriz"in telefon trafiği arasında, yakınlarına ulaşıp hayati tehlikesi olmadığını öğrendiğimizde duygularımızın nasıl anlık değiştiğini, acı ile sevincin ince bir çizgi ile yaşamımızı yönlendirdiğini hissetmenin şaşkınlığı içerisindeydik.
Diyarbakır şantiyesinden Mardin şantiyesine giderken yolda geçirdiği kaza ve sonrasında yeniden hayata dönüşünün arkasında yaşanan gerçek hikayeyi öğrenince, işte hepimizin hayata tutunacağı hikayeler bu gerçekler. Anadolu’nun en kıymetli hazinesini yazmak paylaşmak ve çoğaltmak da bizim sorumluluğumuz.
Mazıdağı Gürpınar mevkiinde geçirdiği trafik kazası sonrasında, sürecin anlatılan hikayesi, gerçekten iyiliğin gücünü ve insanlığı gösteriyor. Yalnız seyahat ettiğini sürat yapmadığı halde aracın kontrolden çıkmasında kendi hatası olduğunu ifade etse de Diyarbakır-Mardin yolunda, Mazıdağı Gürpınar mevkiinde ne kadar çok kaza olduğunu okuduğumda aklıma "Acaba yolda bir problem mi var" sorusunu da getiremeden edemedim. Sevgili arkadaşımız Nuran bugün dostlarına "Hepinizi üzdüğüm için çok özür dilerim" diyerek güzel gülüşlü fotoğrafı ile pert olmuş aracının görselinin gönderdi. Hemen arkasından onca badireden çıkan hayata dönen o güzel gülüşün hikayesini paylaştı: “Beni yaşama döndüren iyi insanları anmak istiyorum” diye başlamıştı sözlerine. Sonra o hepimizin yüreğinin yağını eriten işte umut burada dedirten o gerçeklik bir anda hepimize geçti. Hayatta olmasını iyi insanların kesişen enerjisine borçluydu. Birbirlerini hiç tanımayan bu insanların yaptıkları, hepimize bir insanlık dersi, bir umut veriyor, onca umursamazca olay karşısında.
Ve devam ediyor: “Kazayı seyir halindeyken gören -muhtemelen karşı şeritte olduğundan yanıma gelemeyen- kadın sürücü 112’yi arayıp kaza yerini noktasal olarak tarif ediyor. 112 memuru ambulansı derhal kaza bölgesine yönlendiriyor; ama akabinde iki km mesafedeki karakolu da arıyor. 'Ambulansı yönlendirdik ancak siz daha erken müdahale edebilirsiniz' diyor. Karakoldaki yetkili ilgili birimi derhal yönlendiriyor ama akabinde olay yerinin muhtarını arıyor. 'Ambulans ve jandarma yola çıktık ama siz daha erken müdahale edebilirsiniz' diyor. Muhtar da köylüleri alıp geliyor, beni şarampolde defalarca takla atmış ve duvara çarparak durabilmiş araçtan çıkarıyorlar, 2-3 dk sonra ise araç komple yanıyor.” Hiç tanımadığımız yapayalnız olduğumuz bir coğrafyada iyilik, insanlık çıkıyor karşımıza. Normal olanı ne çok özlemişiz değil mi?
“Yalnızım, bölgenin yabancısıyım. Yoğun bakım hemşiresi/süpervisor benim ailem rolünü üstleniyor. Bilincim açılıncaya kadar ailemi organize ediyor, beni ve başhekimi ailemle iletişime geçirerek kaosu ve karmaşayı önlüyor. Doğru bilgi akışını sağlıyor. Üstüne birde benim için alışveriş yaparak her türlü giyim ihtiyacımı karşılıyor.” Yazdıklarını okurken hepimiz aynı duyguları paylaştık bir kez daha. Aynı coğrafyada farklı inanışlara, farklı dillere, farklı kültürlere sahip de olsak kardeşliğimizin kadimliği insanlıkta buluşuyor.
Bir acı olayın ardından sevgili arkadaşımızı hayata döndüren organize iyilik, bugün Anadolu’da hepimizin çıkış noktası. Aynı topraklarda nefes aldığımız, yaşam paylaştığımız halkların organize iyiliği ile yaşama tutunan bir hayat, bize mesaj veren bir hikayeyle geri döndü. Süryani’si, Kürd’ü , Türk’ü, Alevi’si, Sünni’si, Hristiyan’ı bir trafik kazasında bu topraklarda her daim var olanı bir kez daha ortaya çıkartarak, iyiliği örmeye, sevgiyi büyütmeye, kardeşliği çoğaltmaya devam edecekler. Sağlıkla iyileş sevgili Nuran Demirtaş. İyi ki varsınız iyi insanlar.
*Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı