Bir yarıştır başlar / Hedef Altın Madalya: Olimpiyatlara şarkılı bakış
Türkiye’de yazılmış olimpiyat şarkısı tek değil, birden fazla. Bu yıl olimpiyatlara katılan A milli kadın voleybol takımı ya da halk nezdinde anıldıkları gibi söylersek Filenin Sultanları, yeni şarkılara vesile oldu. Şarkılar, başta futbol, bütün spor dallarını güzelleştiriyor. Spor, holiganlığı bir kenara bırakacak olursak, yapana ve izleyene iyi geliyor.
1983 yılında yayımlanan Bilgen Bengü albümü “Kıvırcık”, bir
Turhan Yükseler bestesiyle açılır: “Sporculara merhaba / Tüm
dünyaya merhaba / Ülkeleri kaynaştıran sonsuz heyecan…” Sözlerini
Leman Yükseler’in yazdığı şarkının adı, “Olimpiyatlar”. Dört yılda
bir yapılan o muazzam buluşmayı anlatıyor. Muhtemelen Türkçede bu
mevzuda yazılmış ilk şarkı. Sonrası şöyle: “Bir yarıştır başlar /
Hedef altın madalya / Dalgalanan her bayrak altında // Kimi ülke
mutlu / Kimisi de zamandan umutlu / Bu yarışlar sonunda…” Hangi
olimpiyatlar sırasında ya da ne zaman yazıldı, bilmiyorum ama tarih
itibariyle 1980 yılında Moskova’da düzenlenen olimpiyatların, bu
şarkının işaret fişeği olduğunu düşünebiliriz. Türkiye’nin
(SSCB’nin Afganistan’ı işgal etmesi sebebiyle, başta ABD olmak
üzere pek çok ülkeyle birlikte) boykot ettiği bu olimpiyatlar,
bilhassa maskotuyla ilgi görmüştü. Misha adlı ayı, çocukluğumdan
aklımda kalan ilk figürlerden. İzlediğim, bildiğim ilk olimpiyat da
bu. İlerleyen yıllarda Los Angeles, Calgary, Barcelona, Atlanta
derken olimpiyatlar vazgeçilmezlerimden oldu. Onlar için ya da
onlar hakkında yapılmış şarkıları keşfedince, işe bir de bu
taraftan bakmaya başladım. Cici Kızlar’ın neşeli siması Bilgen
Bengü’nün “Olimpiyatlar”ı, memleketin şarkılı olimpiyat tarihini
yazmaya kalksak, ayrıksı ve enteresan şarkılardan biri olarak
başköşeye yerleşir.
Türkiye’de yazılmış olimpiyat şarkısı tek değil, birden fazla.
2021 yılında yayınlanan maNga imzalı “Olimpiyat Ateşi”, bunlardan
biri: “Uzun ince yollara çıktık / Dünyanın rengine daldık / Dağlara
kar olduk yağdık / Hem ağladık hem ağlattık // Birimiz hep hepimiz
birsek / Ver elini kalk hedefimiz yüksek / Bize sensin en büyük
destek / Dünyayı hayran etsek…” 2000 yılında pandemi sebebiyle
yapılamayan ve bir yıl gecikmeli olarak izleyiciyle buluşan Tokyo
Olimpiyatları, şarkının sebebi.
Bu yıl olimpiyatlara katılan A milli kadın voleybol takımı ya da
halk nezdinde anıldıkları gibi söylersek Filenin Sultanları, yeni
şarkılara vesile oldu. Atakan Atilla tarafından yapılan “Atatürk’ün
Kızları” ve “Olimpiyat Serüveni”, bu yoldan literatüre yeni giren
şarkılar. İkisinde de Atatürk vurgusu bir hayli fazla: “Olimpiyat
yolunda bir araya gelir kahramanlar / Onlar ki Atatürk’ün kızları,
Türkiye’nin gururları…” Şarkının sonrası, onları ve izleyenleri
coşturmaya yönelik: “Her köşeden yükselir bir milletin mutluluk
sesi / Her servis her blokta saklanır yılların emeli / Ellerinde
bayrak yüreklerinde sevda taşırlar / Onlar ki Atatürk’ün kızları,
zafere koşarlar…” Şarkıda geçen “olimpiyatlar çağırır, zaferler
için sahne hazır” dizeleri bu yıl için gerçek olamadı ama başarılı
takım, en azından ilk dörde girebildi.
Egeli türkücü Sümer Ezgü, Paris Olimpiyatları öncesinde Filenin
Sultanları’na şarkı ithaf eden bir başka sanatçı. Hazırladığı
“Filenin Sultanları / Erik Dalı”, olimpiyatlardan hemen önce
yayınladı. Ezgü, şarkıyı yazarken hissettiklerini şöyle anlatıyor:
“Burdur’da doğdum. 1984’te TRT yıllarımda Dirmilli halk sanatçısı
Kadir Türen’den yaptığım kayıtlardan birisi de sonraları Ankara
havası olarak ünlenen ‘Erik Dalı’ idi. Filenin Sultanları maç
kazandıkça ‘Erik Dalı’ oynadılar. Kadir Dayı bunu görseydi çok
mutlu olurdu. Kadın A Milli Takımımızın Paris olimpiyat
kadrosundaki isimlerini teker teker bir köy sanatçısının türküsü
olduğunu bilmeden oynadıkları müziğin coşkusunda zikredip teşvik ve
enerjiye katkı sağlamak istedim.” Sanatçı, şarkının başında emek
veren herkesin ismini sayıyor, sonrasında sözlere giriyor: “Filenin
Sultanları / Türkile’nin kızları / Hazır mıdır ‘Erik Dalı’? / Pas,
smaç, bizdedir maç…”
Sadece bu değil, Sümer Ezgü, bu yıl Avrupa Şampiyonası’na
katılan futbol milli takımı için de bir marş hazırlamış ve yılar
önce seslendirdiği “Anadolu’dan Geldik”i onlara uyarlamış:
“Kırmızılar beyazlarla / Türkiyeyiz milyonlarla / Ayyıldızlı
kaplanlarla / Anadolu’dan geldik…” Ezgü, uyarlamayı yaparken arada
bir yere mehter marşı sokmuş, sonda “İstiklal Marşı”na selam
çakmış. Şampiyonadan iki ay önce hazırlanmaya başlayan sanatçı,
marşı Berlin’de tamamlamış. Söylediklerine bakarsak, yaparken
“ülkemizin birliğini, beraberliğini, Anadolu’nun gücünü ve milli
takımın başarılarını” düşünmüş.
Milli takımı destekleyen şarkı çok. Onlara şarkı armağan eden
de. Bunların başında Tarkan geliyor. Sanatçı, 2002 yılında Güney
Kore ve Japonya’da yapılan Dünya Kupası'na katılan takıma uğur
getirmesi için “Bir Oluruz Yolunda”yı yapmış, şarkı sahiden uğurlu
gelmişti. Geçen yıl bu zamanlarda, “Öp”ü, Filenin Sultanları için
“Hep Birlikte Milli Takım”a dönüştürmüştü. Şarkı, sonradan
oyuncuların da rol aldığı bir kliple desteklendi ve sevilen
ezgilerden birine dönüştü.
Örnekleri artırabiliriz. Futbol, basketbol ve (özellikle son
yıllarda) voleybol, başarılarıyla gurur duyulan takımların dünya
sahalarındaki mücadelesine sahne oluyor. Athena’nın bir dönem
basketbol dinleyicisini coşturmak için yaptığı “On İki Dev Adam”,
hâlâ sahalarda çalınıyor, tribünleri coşturuyor. Şarkılar,
motivasyonu artırıyor.
Buradan, dümeni sporla alakalı şarkılara kırayım ama ayrıntısını
bir başka yazıya erteleyeyim çünkü spor (özellikle futbol) ve
onunla ilgili şarkılar aslında üzerine uzun yazılar yazılabilecek
kadar çok. Tribünlerde söylenen şarkılar derseniz, tarihleri futbol
kadar eski. 78 devirli taş plaklardan bugüne uzanan eserler sonsuz,
sınırsız. Takımlara destek olmak amacıyla yapılmış şarkılar, karşı
tarafın moralini bozmak üzere seslendirilenler, kulüp marşları ve
kimi mühim hadiseler üzerine yazılmış şarkılar, yapılmış plaklar,
kasetler, CD’ler ve daha nicesi, yukarıda da söyledim, ciddi bir
külliyat oluşturuyor. Üstelik bunlar, sadece memleket sınırlarında
yapılanlar. Yüzümüzü dünyaya çevirdiğimizde, durum, içinden
çıkılamaz bir hâl alıyor. Olimpiyatlar için yapılanlar bile yeter.
Henüz olimpiyat görmedik, bunun için elimizde resmî bir şarkı yok
ama yazıda andıklarım, olimpiyatlara bakışımızı anlatan şarkılar
olarak çoktan literatüre girdi.
Şarkılar, başta futbol, bütün spor dallarını güzelleştiriyor.
Spor, holiganlığı bir kenara bırakacak olursak, yapana ve izleyene
iyi geliyor. Olimpiyatlara iddialı giden, yarı finale çıkarak bizi
mutlu eden Filenin Sultanları, bunu bize yaşattı. Altın madalya bu
kez alınamadı ama sonrası, elbet daha güzel olacak. Bu vesileyle
onlara teşekkürlerimi sunuyor, yolunuz açık olsun
diyorum.