'Biri bizi gözetliyor': Drone yaban hayattaki hayvanları strese sokuyor

Yaban hayatı gözlemlemek ve kayıt altına almak amacıyla kullanılan drone’lar, hayvanlara zarar veriyor mu? Uzmanlara göre, hayvanlar drone nedeniyle strese girebiliyor.

Abone ol

Duygu Kıt

DERSİM - Doğal yaşamı kayıt altına almak isteyen pek çok kişi drone kullanıyor. Ancak uzmanlar, drone kullanımının yaban hayatı üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda uyarıyor.

‘ETKİSİNİ ANLAMAK İÇİN BİLİMSEL ÇALIŞMAYA İHTİYAÇ VAR’

Dünyayı Koruma Vakfı (WWF) Yaban Hayatı Uzmanı Ahmet Emre Kütükçü, doğada drone kullanımının yakın zamanda başladığını belirtiyor. Kütükçü, drone kullanımının yaban hayatına olan etkileri üzerine bilimsel çalışmaların yapılması ve bu çalışmalar sonucunda bazı tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çiziyor. Kütükçü, drone çekilen bazı görüntülerde olumsuz durumlara da rastladıklarını dile getiren Kütükçü, “Drone kullanımının rahatsız edici etkisi, türden türe göre değişir. Kimisi çok tepki verir, kimisi hiç tepki vermez. Şu gerçek ki, özellikle yaban keçisi gibi türler yavrulama dönemlerinde yavrusu ya da sürüsüyle bir anda paniğe kapılıp girmeyecekleri bir alana giriyor ve yavru sürüden kopabiliyor. Bu, ayı için de geçerli. Yavrular drone nedeniyle panikle annesinden ayrılabilir. Dediğim gibi bunu hayvanların nasıl algıladığını, hayvanlar için ne kadar olumsuz olduğunu anlamak için bilimsel çalışmaya ihtiyaç var. Ancak görünen o ki, ısrarcı takiplerin bazı türler için rahatsız edici etkisi var” diyor.

‘HAYVANLARA ÇOK YAKIN OLMAMALI’

Kütükçü, drone kullanımının birçok doğa koruma faaliyetinde olumlu bir şekilde kullanıldığını hatırlatarak “Bir türün popülasyonu, ilgili alandaki varlığını tespit etmede drone’dan faydalanılıyor. Ya da olumsuz insan faaliyetlerini gözlemlemek, kaçak avcılıkla mücadele etmek için çok işe yarıyor. Almanya’daki bazı tarım alanlarında gizlenen yavru karacaların hasat sırasında arar görmelerini engellemek için de drone’lardan faydalanılıyor” diye konuşuyor. Kütükçü, aynı zamanda uyarıyor: “Koruma faaliyetinden ziyade sadece görsel elde etmek için drone’ların hayvanların çok yakına indirilmesi, önemli bir stres kaynağı oluyor.”

 Lider Sinav

‘DRONE KULLANIMININ ETİK KODLARININ BELİRLENMESİ GEREKİYOR’

Uzman biyolog ve kuş gözlemcisi Lider Sinav, drone kullanımıyla ilgili bilgiler veriyor: “Yuvalama alanlarına çok yakın yerlerde yüksek sesli drone’ların uçurulması türleri rahatsız ediyor, çünkü bu sesi tehdit olarak algılayabiliyorlar. Özellikle türlerin üreme döneminde ya da üreme davranışlarının görüldüğü alanlarda drone kullanılmamalı. Ancak üreme dönemi dışında türleri takip ediyorsanız drone’la takip mesafesini korumanız gerekiyor. Hayvanların rahatsız olup olmadığını dikkate almalısınız. Aksi halde hayvanların yorulmasına ya da başka olumsuz durumlara sebebiyet verebilirsiniz. Bu gibi durumlar ne yazık ki Türkiye’de de karşımıza çıkıyor, o yüzden drone kullanımının etik kodlarının belirlenmesi gerekiyor.”

Serhat Ozan Yıldırım
‘İYİ BİR GÖRÜNTÜ CANLI YAŞAMINDAN DAHA ÖNEMLİ DEĞİL’

Uzun yıllardır Dersim’de gazetecilik yapan ve drone kullanan Serhat Ozan Yıldırım ise drone kullanırken edindiği tecrübeleri paylaşıyor: “Beş yıldır drone kullanıyorum. İlk başlarda yaban hayatını drone’la çekmek için hevesliydim. Bir yaban keçisini görüntülemek harika bir görsellik sunuyor ama o görüntüyü yakalamanın canlıların psikolojisinden önemli olmadığını anladım. Ya da onu görüntülemek için yakından uçuş yapmana gerek yok. Drone’lar özellikle kuşlara ciddi zarar veriyor. Sesi, kuşları korkutarak, yuvalarını terk etmelerine neden oluyor. Kuşları strese sokuyor.”

Murat Özel
‘YABAN HAYATINI RAHATSIZ ETMEDEN ÇALIŞMA YAPMALIYIZ’

Tunceli Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube çalışanı Murat Özel ise drone’un yaban hayvanlarını büyük ölçüde rahatsız ettiğini vurgulayarak, şunları söylüyor: “Yaban hayatını izlemede yapmamız gereken, yaban hayatını rahatsız etmemek. Mümkünse uzaktan fotoğraf makinesi ile çekim yapmak. Drone yaban hayatını rahatsız ediyor, bunu kendim de gözlemledim. Sahada mümkünse uzaktan izleme yapılabilir. İzleme yapılırken de hayvanın yerinin tahmin edileceği şekilde fotoğraflarının çekilmemesi ayrıca çok önemli.”