BİRTEK-SEN Genel Başkanı: Deprem vurdu bir de patronlar vuruyor

Depremlerden sonra ikinci afet dalgasının da işçi cephesinde yaşandığını belirten BİRTEK-SEN Genel Başkanı, “Depremin vurduğu işçilere bir de patronlar vuruyor. İstifaya zorlanıyorlar” dedi.

Abone ol

ANTALYA - Maraş ve Hatay merkezli depremlerden sonra yaşanan işçi çıkarmalara tepki için Antep’teki Balıklı Meydanı’nda bir araya gelen Birleşik Tekstil, Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) üyeleri, basın açıklaması yaptı. Deprem bölgelerinde işçilerin işten atılmalarına ve hak gasplarına karşı protestoya 6 gündür direnişte olan Ahenk Halı işçileri de katıldı.

'YAŞAM SAVAŞINDAKİ İŞÇİLERİ İŞE ÇAĞIRDILAR'

Depremin vurduğu Antep, Maraş, Malatya ve Urfa gibi illerde, başta tekstil iş kolunda olmak üzere, yüzbinlerce işçinin yaşadığını belirten BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, “Depremin üzerinden henüz bir hafta geçmeden, işçiler hâlâ sokaklardayken ya da bulabiliyorlarsa çadırlarda aileleri ve çocukları ile yaşam mücadelesi verirken, patronlar işçileri çalışmaya çağırdı. On binlerce yurttaşımızın hayatını kaybettiği felaketin etkileri sürüyor. Deprem öncesi ve sonrasında yaşananlar, ihmallerin ve alınmayan önlemlerin çarpıcı gerçekliğini bir kez daha karşımıza çıkardı. ‘Deprem değil rant ve kâr düzeni öldürür’ gerçeğini maalesef bir kez daha yaşadık” dedi.

BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen

BİRTEK-SEN Genel Başkanı Türkmen, deprem bölgesinde yaşanan işçi mağduriyetlerine ilişkin şunları söyledi:

TAZMİNATSIZ ATILMAKLA TEHDİT EDİLDİLER: Malatya’da evleri yıkılan, yakınlarını kaybeden, barınma imkânı olmadığı için ailesiyle il dışına gitmiş olan işçiler, tazminatsız işten atılmakla tehdit edildi. Pek çok fabrikada işçiler istifaya zorlanıyor. Pek çok fabrikada işçiler ailelerini bırakarak fabrikada kalmaya zorlanıyor. OSB’ler ve fabrikalar çalışma kamplarına dönüştürülmek isteniyor. Depremden sonra işçi ve emekçiler can derdine düşmüşken patronlar ise bu süreci fırsata çevirme derdine düştüler. Depremin vurduğu işçilere, bir de patronlar vuruyor.

İŞÇİLERİN ÜZERİNE KAPILAR KAPATILDI: 20 Şubat’ta 6.4 büyüklüğünde Hatay Defne merkezli bir deprem daha yaşandı. Bu deprem sırasında Antep’te bazı fabrikalarda işçilerin dışarı çıkmasına izin verilmedi. İşçiler çalışmaya zorlandı. Malatya’da 28 Şubat’ta tekrar yaşanan 5.6 büyüklüğündeki deprem sırasında korkup dışarı çıkmak isteyen Chantuque Tekstil işçilerinin üzerine kapılar kapatıldı. Aynı deprem esnasında, Maraş’ta ilk depremde ağır hasar almış ve girilmesi yasak olan Sufle Metal adlı fabrika, işçilerin üzerine çöktü. Bir işçi öldü 4 işçi ağır yaralandı. Çünkü o esnada fabrika patronu işçileri tehditle çalışmaya zorlayarak, içerdeki mallarını taşıtıyordu. Patronların kâr hırsı deprem dinlemediği gibi, işçilerin hayatı ve can güvenliği de kâr hırsına kurban edildi.

YÜZLERCE FABRİKADA MAAŞLAR YATIRILMADI: Antep’te Başpınar’da çoğu fabrikada maaşların yatma tarihi tam da depremin olduğu günlerdi. Ancak yüzlerce fabrikada işçilere maaşları ya yatırılmadı ya da 2 bin-3 bin lira gibi ücretler yatırıldı. Depremin üzerinden neredeyse bir ay geçmişken hâlâ ocak ayının ücretini tam alamayan fabrikalar var. Birçok fabrikada ocak ayı maaşları üç-dört parça halinde yatırıldı. Şubat ayı, ücretlere ne kadar zam yapılacağının belli olacağı ayken zamlar açıklanmadı ve zamsız ücretler yatırıldı. Üçüncü aya girmişken işçilerin hâlâ hangi ücretle çalıştığını bilmediği onlarca fabrika var. Zam açıklayan fabrikalarda ise düşük zam dayatması yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. Zammı kabul etmeyen işçilere, “Çalışan çalışsın, çalışmayan istifa etsin” deniyor.

İNSANCA YAŞAMAK İÇİN DİRENİYORLAR: Canan Tekstil’de, evi hasarlı olan, ailesiyle köyde çadırda kalan işçi, iki gün işe gelemediği için tazminatsız işten atıldı. Giza Halı’da ve Vista Halı’da çok sayıda işçi düşük zamma itiraz ettiği için tazminatsız işten atıldı. Ahenk Halı’da ise işçiler, devletin açıkladığı yüzde 54,6 asgari ücret zam oranının dahi verilmeyip yüzde 50 zam açıklanması üzerine üyelerimiz iş bırakarak işyeri önünde direniş başlatmıştı. Ahenk Halı’da tek sorun düşük zam da değil üstelik. Ücretlerin bir kısmı elden ödeniyor. Kayıt dışı, sigortasız işçi çalıştırılıyor. Bugün Ahenk Halı direnişinin 6’ncı günündeyiz. İnsanca çalışma koşulları için direnen Ahenk Halı işçileriyle birlikte, fabrikadaki hukuksuzluk ve hak gaspları son bulana kadar direnişimiz devam edecek. Daha pek çok fabrikada işçiler ya tazminatsız işten atılıyor ya da istifaya zorlanıyor.

'FESİH YASAĞI FAYDA DEĞİL ZARAR GETİRDİ'

Cumhurbaşkanı kararnamesiyle deprem bölgelerinde 3 aylık OHAL süresince getirilen fesih yasağının, kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği, nakdi ücret desteği gibi düzenlemelerin işçilere faydasının olmadığını, aksine patronlar için yeni bir istismar olanağına dönüştüğünü belirten Türkmen, “Pandemide olduğu gibi, fesih yasağında ‘iyi niyet ve ahlak kurallarına aykırı davranış’ ve devamsızlık gibi gerekçelerle işçilerin tazminatsız işten atılmasını düzenleyen maddeleri kapsam dışı bıraktılar. Şimdi deprem bölgesinde pek çok fabrikada işçiler bu maddelerden tazminatsız işten atılıyor. Pek çok fabrikada işçiler istifaya zorlanıyor. Henüz kısa çalışma ödeneğinden yararlanabilen işçimiz yok” dedi.

'DEPREMZEDE İŞÇİLERE İŞ GARANTİSİ'

Türkmen, deprem bölgesindeki işçiler için taleplerini de şöyle aktardı: “Deprem sürecinde bütün işçilere tam ücret ödenmelidir. Bölgede işsiz kalan ve çalışamayan bütün işçiler, kısa çalışma ve işsizlik ödeneğinden koşulsuz yararlanmalıdır. İşten atmalar koşulsuz, şartsız yasaklanmalıdır. Deprem bölgesinde ev kiralarının 2-3 katına çıktığı ve temel ihtiyaçlara gelen zamlar da dikkate alınarak, tüm ücretlere ek zam yapılmalıdır. Bütün fabrikalarda işçilere bir aylık ücret tutarında deprem yardımı verilmelidir."