BluTV'de çeşitlilik: Kaç yerli dizi yayınlandı?

Bugün önümüzdeki ekran sayısı ve platform seçeneklerinin 2017 yılına göre hızla çoğaldığını düşünürsek izleyici olarak daha fazla hız, pratik ve kullanıcı dostu uygulamalar beklediğimiz açık. BluTV’nin yeni sahiplerinin bugüne kadar süregelen içerik çeşitliliğini devam ettirmesini umar, iyi seyirler dilerim.

Aylin Dağsalgüler aylindagsalguler@gmail.com

Türkiye’nin ilk yerli dijital platformu BluTV’nin yayına başlayacağı zamanı üniversitedeki öğrencilerimle birlikte heyecanla beklediğimizi hatırlıyorum. O sırada kampüste öğrencilerimle Diziwiz programını hazırlıyorduk. 2016 yılında ortada hiç dijital platform yokken, televizyon izleyicisine YouTube’dan içerik sunmak üzere yola çıktığımızda yerli dijital platformların kuruluşunu ve uluslararası platformların da Türkiye’ye gelişinin haberlerini duymaya başlamıştık. BluTV 2017 yılında 'Masum' dizisiyle açılış yaptı.

Türkiye’nin tek günlük gündeminde karşılaştığımız olaylarla bir İskandinav ülkesinin bir yılda -belki- karşılaşabileceği gerçeği üzerinden geçtiğimiz altı yılda medyada neler yaşadığımızı hızla unutmuş olabiliriz. Kısa bir hatırlatma: 2017 yılında Türkiye yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen daha çeşitli bir medyaya sahipti. Aydın Doğan’ın medyası Demirören’e satılmamıştı. Siyasi iktidardan medyaya gelen baskı doruktaydı ama iktidar hala medyanın hepsine sahip olamamıştı. RTÜK yine son derece muğlak gerekçelerden ceza vermeye devam ediyordu, hatta bunları güncel olarak internet sitesinde bile paylaşıyordu (bugüne ironi). Bence siyasi iktidardan da izleyiciden de tabiri caizse hep dayak yiyen Doğan TV Holding, kendisiyle direkt bağlantısı olmadan Doğan ailesinin genç üyelerinden Aydın Doğan Yalçındağ’ın BluTV’yi kurma girişimiyle yine gündemdeydi. Sonra 2011 yılında Demirören Holding, tüm Doğan Medya Grubu’nu satın aldı, elbette ödemeyi devlet bankaları yaptı. BluTV ayrı bir ticari yapı olunca Demirören’in eline geçmedi. İyi ki geçmedi de bizler yeni, yenilikçi hikayeler izliyoruz.

BluTV’de bugüne kadar 33 yerli dizi yayınlamış. Bu dizilerin bazıları tek sezonken tüm sezonları ayrı bir dizi olarak sayarsak 60 yerli dizi ile oldukça dolu bir seçki var. Dizileri hatırlayalım: Masum, Sahipli, 7 Yüz, Sıfır Bir: Bir Zamanlar Adana’da (4 sezon), Dudullu Postası, Yaşamayanlar, Bartu Ben, Bozkır (2 sezon), Behzat Ç., Aynen Aynen (6 sezon), Sokağın Çocukları (7 sezon), Alef (2 sezon), Çıplak (2 sezon), Yarım Kalan Aşklar, Saygı (2 sezon), Bonkis (2 sezon), Hiç, Acans, Doğu (2 sezon), Yeşilçam (2 sezon), Masal Şatosu: Peri Hırsızı (2 sezon), İlk ve Son, Saklı, Börü, Bizden Olur Mu, Kıyma (3 sezon), Meta Aşk, Çekiç ve Gül: Bir Behzat Ç. Hikayesi (3 sezon), Ben Bu Boşluğu Nasıl?, Sen, Ben, O, Prens (2 sezon), Magarsus, Deneme Çekimi. Bu 33 diziyi 26 farklı yapım şirketi hazırlamış. Yapım şirketlerini burada uzatmamak için sıralamıyorum. Ancak en çok yapım üreten 3 diziyle Sıfır Bir Yapım, 2’şer diziyle D yapım, Inter Medya, BKM, May Productions, TN Yapım geliyor. Sektörün eski yapım şirketlerinden Limon Film ve yeni şirketlerinden Faro’nun 1’er dizisi var. Dizilerin konularının, türlerinin çok çeşitli olduğu gibi oyuncu kadroları, yapım şirketleri de oldukça geniş bir çeşitlilik içeriyor. Geçen hafta Netflix Türkiye’nin verilerini analiz ettiğim yazıda da bir çeşitlilik görünüyordu. Ama BluTV’nin çalıştığı yapım şirketleri de dizilerin türleri de Netflix’in yerli dizileriyle kıyaslayınca çok daha geniş bir içerik sunuyor.

Discovery 2021 yılında BluTV’nin önce yüzde 35 hissesini satın aldı. Bu haberi ilk duyduğumuzda ilk yerli dijital platform girişimine uluslararası bir talebin olması girişimcilik ekosisteminde başarı kelimesiyle tanımlanabilecek bir haberdi. Discovery içeriklerinin BluTV’ye eklenmesi, izleyici için de seçeneklerin artması demekti. Platformda bugüne kadar izlediğimiz yabancı içerikler de yerli izleyiciyi Netflix’in algoritmaları arasında kaybolduğumuz zamanlarda daha derin hikayelerle buluşturdu. Damızlık Kızın Öyküsü (The Handmaid’s Tale) gibi sarsılarak izlediğimiz hikayeler veya The Young Pope gibi diziler platformu çekici hale getirdi. Sonra 2023 yılında Warner Bros. Discovery (WBD) BluTV’nin tamamını satın aldı.

Türkiye’nin dizi ithalatı konusunda dünyanın üçüncü ülkesi olması dizi sektöründeki tüm aktörlerin dünya standartlarında -hatta dizi sürelerini ve üretme hızlarını düşünürsek standartları alt üst ederek- üretim yapmaları, uluslararası anlamda hem izleyici hem de üretim pazarına ilgiyi arttırıyor. Oksijen Gazetesi’nden Elçin Yahşi’nin BluTV CEO’su Deniz Oflaz Şaşmaz’a ve Warner Bros. Discovery CEE, MENA (Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika) ve Türkiye Genel Müdürü Jamie Cooke ile geçtiğimiz aylarda satın almanın hemen ardından yaptığı söyleşisini hatırlayalım. Jamie Cook, amaçlarından ikisini platformu geliştirmek ve yerli içerikleri bulundukları diğer uluslararası pazarlara ulaştırmak olduğunu söylüyor. Platform geliştirmenin önemini şöyle düşünelim: Exxen’de maç yayınları bazen kesiliyor ve abonelerini kızdırmamak için Acun Ilıcalı yayınları açık kanala alıyor ya (dizilerin reytinglerinin de düşmesine sebep oluyor), işte bunların yaşanmaması için teknolojik yatırımın sürekli yenilenmesi gerekiyor. BluTV Sıfır Bir Adana dizisini 3. sezonunda YouTube’dan kendi platformuna taşıyınca lansman gecesinde Sıfır Bir izleyicilerinin ilgisiyle platform çökmüştü. Lansman günü dizinin yönetmeni Beran Taşkın’ı Diziwiz’de ağırlamış ve heyecanını paylaşmıştık. İzleyicinin platformu çökertmesi şimdi tatlı bir anı olarak aklımızda kaldı. Ama bugün önümüzdeki ekran sayısı ve platform seçeneklerinin 2017 yılına göre hızla çoğaldığını düşünürsek izleyici olarak daha fazla hız, pratik ve kullanıcı dostu uygulamalar beklediğimiz açık. BluTV’nin yeni sahiplerinin bugüne kadar süregelen içerik çeşitliliğini devam ettirmesini umar, iyi seyirler dilerim.

Tüm yazılarını göster