Bornova'daki Suriyeliler tedirgin: Evlerimiz bize hapishane oldu
Bornova'nın Çamdibi mahallesindeki Suriyeliler geçen haftaki saldırının ardından tedirginlik yaşıyor. Bir mülteci, yaşadıkları durumu "Korkuyoruz, evlerimiz bize hapishane gibi oldu" diye özetlerken, Suriyeliler Derneği Başkanı Muhammed Salih, saldırıyı gerçekleştirenlerin başka mahallelerden geldiğini söylüyor.
İZMİR - İzmir'in Bornova ilçesindeki Çamdibi semtindeki Suriyeliler, geçen hafta uğradıkları saldırının ardından tedirginlik yaşıyor.
Mültecilerin mahallede bulunan parkta kalmaları nedeniyle başlayan tartışmaların ardından gerçekleşen saldırı sırasında 2 kişi yaralanmış ev ve dükkanlar tahrip edilmişti. Saldırının ardından bir çok Suriyeli evlerinden çıkamıyor.
'İZMİR'DE İLK DEFA BÖYLE BİR ŞEY YAŞANIYOR'
Suriyeliler Derneği Başkanı Muhammed Salih, daha önce böyle bir şey yaşamadıklarını belirtirken, bu zamana kadar mahallede hiç bir gerginlik olmadığını söylüyor. Salih, şunları anlatıyor:
“4-5 gün önce yaşanan bu olay hepimizi derinden üzdü. İzmir’de ilk defa böyle bir şey yaşanıyor. Biz dernek olarak o mahallede oturan Suriyelilerle de Balkanlardan göçen halkla da görüştük. Yaptığımız araştırmalar mahalleliler arasında hiçbir sorun olmadığını ortaya koydu. Görüştüğümüz insanlar Suriyelileri sevdiklerini ve aralarında bir gerginlik olmadığını söylediler”.
'MAHALLELİLER ÜZÜNTÜLERİNİ DİLE GETİRDİ'
Mahallede yaşanan gerginliğin mahalle halkı ile alakası olmadığını savunan Salih, şöyle diyor: “Bu olay yaşandıktan sonra mahalleli, Suriyelileri ziyaret ederek üzüntülerini dile getirdi. Kapılarını çalıp neden gelmiyorsunuz diyerek camiye çağırdılar. Her mahallede, her toplumda kötü insanlar vardır. Bu olayda saldırıyı yapanın mahalle halkı olmadığı anlaşılıyor. Mahalledeki birkaç kişi başka semtlerden gençleri getirerek bunu yaptı. Bir grup insanın nefreti yaratmak ve yaşatmak için yaptığı bir şey bu. Ben demiyorum ki bütün Suriyeliler çok iyidir. Tabii ki onların içinde de kötü insanlar var. Ama bu mahallede yaşanan saldırılara karşı T.C vatandaşları da aynı tepkiyi gösterdi. Çünkü saldıran insanlardan onlar da rahatsız”.
'SURİYELİLER KENDİLERİNE YASAK KOYDULAR'
“Burada 300 hane yaşıyor. Bu mahallede Suriyelilerin tamamı kiracı, hepsinin ev sahibi de Türkiyeli" bilgisini veren Salih, şöyle devam ediyor: "Ama bugüne kadar bir tanesi bile benim evimden çık dememiş. Tam tersine grup tarafından saldırıya uğradıklarında onları savunmuşlar. Yani bu, Türkiyelilerle, Suriyelilerin kavgası değil. Bu, bir grubun provokasyonu.”
Salih, saldırı sonrası mahalledeki durumu ise şöyle özetliyor: “Saldırının yaşandığı günden bu yana dernek olarak çok sayıda STK ile bir araya geldik. Mahalledeki Suriyeliler o günden beri zorunlu ihtiyaçları dışında evlerinden çıkmıyorlar. Gece herkes evinde. Çoğu Türkçe dersi aldıkları yaz okullarına gidemiyor. Tekrar bir olay yaşanmasından korktukları için özellikle gençler sokağa hiç çıkmıyor, birbirlerine telefonla ulaşıyorlar. Yani bu sorunu bitirmek için Suriyeliler kendilerine yasak koydular. Biz de STK’lar ile birlikte tüm kurumlara durumu iletiyoruz. Bu tür görüşmelerin bu durumu değiştirebileceğini düşünüyorum. Burada yaşanan huzursuzluğu sonlandırmak için elimizden geleni yapacağız.”
'BİZ HİÇBİR ŞEKİLDE TARAF OLMUYORUZ'
Salih, Türkiyelilere ise şu mesajı veriyor: “Biz herkese sesleniyoruz. Siyasete girmek istemiyoruz. Biz tarafsızız, biz misafiriz. Herkese aynı mesafede bakıyoruz. Dernek olarak iktidara da, muhalefete ve topluma da aynı mesafede baktığımıza dair bir genelge yayınladık. Biz hiçbir şekilde taraf olmuyoruz. Genelgemiz sayfamızda da var, ne yazmışız, ne dağıtmışız, herkes tercümesini yapabilir. Biz savaştan geldik, burada bir yaşam kurduk ve bu tür şeylere girmek istemediğimizin bilinmesini istiyoruz.”
EVLERİMİZ BİZE HAPİSHANE GİBİ OLDU
Uzun zamandır Çamdibi Mahallesi’nde yaşayan Suriyeli bir mülteci ise şunları anlatıyor: “Bize saldıranlar komşularımız değil, başka mahallelerden getirilen gençlerdi. Komşularımızla bugüne kadar kötü hiçbir şey yaşamadık. O günden beri evlerimizden çıkmıyoruz. Biz kendimize dışarı çıkmayı yasakladık. Korkuyoruz, evlerimiz bize hapishane gibi oldu."
SURİYELİ ÖĞRENCİNİN DEFTERİNE YAZDIKLARI
Yaşanan saldırı sonrası Suriyeli bir öğrencinin ‘’istemek fiili kullanarak” bir ödev hazırlamasını isteyen öğretmenine yazdıkları ise durumu belki de durumu en iyi özetleyor:
“Ben savaş istemedim.
Ölmek istemedim.
Ben göçmek istemedim.
Ben üniversitemi bırakmak istemedim.
Türkiye’de yaşamak istemedim.
Ama bütün bunlar beni istediler.”