'Böyle devam ederse kimse gitmez Arabistan’a'
Antakya’da neredeyse her evden bir kişi işçi olarak Suudi Arabistan’a gidiyor. Antakya’da iş bulamayan Arap gençler, dil sorunu yaşamayacaklarını da düşünerek Arabistan’da alıyor soluğu. Ancak yabancı işçiler için getirilen ağır vergiler, Arabistan’da işçi olmanın cazibesini bitirecek nitelikte. 11 yıl Arabistan'da çalışan Muhittin "Böyle devam ederse, artık kimse gitmez Arabistan’a" diyor. 9 yıldır Riyad'da berberlik yapan Azem Güzel "Koşullar ağırlaştı ama buralarda yapacak iş yok" sözleriyle anlatıyor içinde bulundukları durumu.
SAMANDAĞ - Muhittin’e, “Sen de Arabistan’da çalıştın mı?” diye sordum. Araptı Muhittin ve tatlı bir Türkçe ile konuşuyordu. Bana Mardin’i hatırlatıyordu. Samandağ’da kaldığım süre boyunca Vakıflı köyüne o götürecekti beni. “Evet, efendim. Tam 11 yıl orada çalıştım.” Çok kibar ve nezaket sahibi bir insan Muhittin. Böyle olunca, alışkanlıkla “Sen” diye hitap ettiğimde, kendimden sıkıldım. Hep sizli-bizli konuşmaya gayret ettim.
Gece biraz geç bir saatti ve Samandağ’ın Deniz semti hâlâ capcanlıydı. Rüzgar hiç dinmemiş, nem oranı da aynı şekilde düşmemişti. Muhittin Arabistan’da geçirdiği 11 yılı anlatırken, rüzgar almayan kuytu yerlerin terlediğini düşünmüştüm.
Arabistan’da 11 yıl boyunca fırında çalışmıştı Muhittin. Daha ilk gün, kendisine iş verecek adam onun Antakyalı olduğunu öğrenince, “Sen Alevi misin?” diye sormuş. Ama daha sonra mezhebiyle ilgili başka bir sorun yaşamamış. İşini iyi yapmış, kimseyle didişmemiş, çalıp çırpmamış bu 11 yıllık süre içinde. Patron da kendisinden memnunmuş. Ama patron maaşına zam yapmamış, daha ucuza çalışan Mısırlı işçiler almış işe. “Baktım kazandığım para yetmiyor, döndüm Samandağ’a” diyor. Arabistan’da biriktirdiği para bir şekilde erimiş ama ne 11 yılını Arabistan’da geçirmiş olmaktan ne de Samandağ’a döndüğüne pişman.
Arabistan, ülkede çalışan yabancı işçilere vergiler getirmişti. Muhittin’in bundan da haberi vardı. “Efendim, bu vergiler çok ağır geliyor işçilere. Böyle devam ederse, artık kimse gitmez Arabistan’a. Antakya’da zaten işsizlik var, bu daha da büyüyecek” dedi.
ARABİSTAN’IN DEĞİŞEN İŞÇİ POLİTİKASI
Muhittin, kısa süren yolculuklarımız sırasında Arabistan’ı, Arabistan’da işçi olmayı ve Arabistan’da işçilerin ekonomik durumu hakkında bilgiler verdi. Ancak derli toplu bilgileri, Arap medyasını takip eden bit gazeteci arkadaşımızdan aldık. Merkezi Londra’da bulunan Arap dünyasının tanınmış gazetelerinden biri olan Rai Al Youm’dan bir yazı çevirip gönderdi bana. Bu yazıdaki bazı verileri burada paylaşmak isterim:
“Resmi Suudi istatistiklerine göre geçen yıl ülkeyi terk eden yabancı işçi sayısı 667 bin. Uzmanlara göre bu sayı 2018’in sonunda iki katı olur. Zira Suudi yönetimi artık yabancı işçilere yönelik ağır vergiler koyuyor. Artık yeni vergilere göre Suudi Arabistan’a ailesini götüren kişi, ailesinin her bir ferdi için aylık 27 dolar ödemek zorunda. Bu rakam da 2020’de aylık 106 dolara çıkacak. Tabi bunun yanı sıra ülkeye giriş çıkış vergileri de son dönemlerde 3 kat zamlandı. İkametgah belgelerinin yenilenmesi, araba ruhsatları, ehliyet alma ve yenileme işlemleri için ödenen ücretlere de önemli oranda zamlar getirildi. Yeni koyulan KDV de cabası.
Yabancı iş gücü, Suudi ekonomisinde yıllardır çok önemli bir rol oynadı. Eğitim, müteahhitlik, inşaat, sağlık ve teknoloji sektörlerinde, yabancı işçiler önemli bir varlık göstermiştir. Nüfusu 33 milyon olan ülkede bu sayının 3’te birini yabancı işçiler oluşturmakta.
Suudi Krallığının veliahdı Muhammed Bin Selman’ın 2030 vizyonu özellikle ülkedeki yabancı işçilerin sayısının azaltılmasına vurgu yapıyor. Burada amaç özel sektörü Suudi vatandaşlarına açmak ve 1.2 milyon kişi için iş imkanı yaratmak. Dolayısıyla da yüzde 13 olan işsizlik oranının 2020’ye gelindiğinde yüzde 9’a düşürülmesi sağlanmaya çalışılacak. Ancak uzmanlar bu politikanın çok da başarılı olamayacağı görüşünde. Nitekim Suudi vatandaşlar, yabancılardan boşalan pozisyonları dolduramıyor.
Muhammed Bin Selman, bir röportajında, yabancı işçiler için Amerikan sisteminin uygulanabileceğini ve özellikle de ülkede 25 yıldır çalışan işçilere kalıcı ikamet veya green kart verilebileceğini söylemişti. Bu durum uzun yıllar orada çalışan işçiler arasında bir umut havası yaratsa da, şu ana kadar bununla ilgili bir gelişme yok.”
HER EVDEN EN AZ BİR KİŞİ ARABİSTAN’DA
Bilen biliyor, Antakya’da, neredeyse her aileden bir kişi, Suudi Arabistan’da işçi olarak çalışıyor. Muhittin 11 yıl kalmış Arabistan’da ve bu bize uzun bir zaman gibi geliyor ama ömür boyu orada yaşayanlar da var. Bu nedenle bazı işçiler çoluğunu çocuğunu alıp gidiyor Arabistan gurbetine.
Samandağlı Azem Güzel 2013’ten bu yana Arabistan’da berberlik yapıyor. Türkiye’den Arabistan’a gidenlerin önemli bir kısmı berberlik yapıyor. Yaptıkları işler arasında oto tamirciliği, mefruşat, lokantacılık vb işler yer alıyor.
Azem Güzel, Antakya’da bir gelecek göremediği için Arabistan’a gittiğini söylüyor. “Arabistan’a gittim çünkü burada bir gelecek göremedim” diyor ve şöyle devam ediyor: “Aslında Antakya sanki Türkiye’de değilmiş gibi, kimse ilgilenmiyor. Antakya’nın da sorunları var ama kimse görmüyor. Burada iş yok, bu yüzden herkes çalışmak üzere bir yere gidiyor.”
Güzel, Antakyalıların Arabistan’ı tercih etmelerini ise şöyle anlatıyor: “Dil sorunu olmadığı için Arabistan, Lübnan gibi ülkelere gitmeyi tercih ediyoruz. Ama aslında orada da sıkıntı yaşıyoruz çünkü bizim konuştuğumuz Arapça ile onların konuştuğu Arapça aynı değil. Onların konuştuğu Arapçayı öğrenmek zaman alıyor.”
‘KİBARCA GİDİN DİYORLAR’
Azem Güzel de vergilerden şikayetçi ancak şimdilik ne yapacağına kesin bir karar vermiş durumda değil. Samandağ’da izin günlerini geçirirken aklının bir kenarında Arabistan’daki ekonomik gelişmeler, işçilerden istenen yüksek vergiler var.
“İznim bitince yine gideceğim Arabistan’a. Yapacak başka bir şey yok, işim orada” diyor Güzel. Giderek ağırlaşan vergilere karşı almaya çalıştıkları önlemleri ise şöyle anlatıyor: “Mesela iyi bir mahallede, iyi bir evde yaşıyorum. Vergilerden sonra Riyad’ın eski mahallelerinden birine taşınacağım. Ev eski olabilir ama ancak bu şekilde aldığım maaş yetecek bana.”
Vergilere karşı önlem almak zorunda kalan sadece Güzel ya da Türkiyeli işçiler değil elbette. Güzel’in dediğine göre diğer ülkelerden gelen işçiler de benzer önlemler almaya başlamış.
‘GERİ GİDECEĞİM’
Yıllık iznini kullanmak üzere Samandağ’da bulunduğunu belirten Güzel, “İznim bitince geri gideceğim” diyor. Türkiye’de ekonominin her gün biraz daha kötüye gittiği yönünde izlenim edindiğini vurgulayan Güzel, “Arabistan’da çalışanlar en az bir öğretmen maaşı kadar ücret alıyor. Buraya dönsek asgari ücretle çalışacağız ve bu paranın hiçbir şey için yeterli olmadığını biliyorum” şeklinde konuşuyor.
Güzel, “Daha ne kadar Arabistan’da kalmayı düşünüyorsun?” sorusuna, “Sonuna kadar Arabistan’da kalmak niyetindeyim şeklinde cevap verdi. Güzel, “Amcam ve kuzenlerim var Arabistan’da. Amcam 35 yıldır burada çalışıyor. Burada umut yok, gelecek yok. Ben de daha uzun yıllar Arabistan’da çalışmak istiyorum” dedi.
Güzel, biriktirdiği paralarla Antakya’da bir berber dükkanı açmayı düşündüğünü ama burada iş yapamama korkusu yaşadığını da dile getirdi.
Antakya ile Arabistan arasındaki kültürel farklılıkları da konuştuğumuz Azem Güzel, “Kültürlerimiz çok farklı. Ama biz orada çalışan insanlarız. Mecburen onların kültürüne de yasalarına da uymak zorundayız” dedi.
Arabistan’da işçi olarak çalışıp daha sonra orada iş yeri açanların sayısı az değil ve bunların maddi koşulları epey iyi.
Ancak Arabistan’da çalışan işçilerin vergi artışının yanı sıra bir diğer sorunu daha var. O da sigortasız çalışma koşulları. Birçok işçi emeklilik yaşı geldiğinde “yurtdışı borçlanması” adı verilen uygulama üzerinden emekli oluyor. Ancak bunun için de çok fazla paralar ödeniyor.
Velhasıl Cemal Süreya’dan el alıp söyleyecek olursak, işçi olmak zor, bütün kara parçalarında, Arabistan dahil.