Bu ay kaç kitap dinlediniz?

Çıkış amacı görme engellilere hizmet vermek olan sesli kitaplar, artık çok daha geniş kitleler tarafından takip ediliyor. Özellikle trafikte, uzun seyahatlerde ve spor yaparken kulak verilen bu kitaplar, bugün pek çok ülkede kendi endüstrisini oluşturuyor.

Abone ol

Aynur Tekin  atekin@gazeteduvar.com.tr

DUVAR - Dünyanın bilinen en eski sesli kitapları Midstream (Helen Keller) ve The Raven (Edgar Allan Poe) 1931 yılında görme engelliler için kaydedilmiş. Takvimler 1934 yılının ortasını gösterdiğindeyse sahneye Shakespeare çıkmış ve uzun yıllar boyunca pek çok eseri sesli kitap haline getirilmiş.

55 MİLYON KİŞİ SESLİ KİTAP DİNLEDİ

1950’li yıllara gelindiğinde ABD’de sesli kitap endüstrisinin oluşumuna öncülük eden Caedmon Records, okullarda sesli kütüphaneler kurmuş ve sesli kitapların dağıtımını yaygınlaştırmış. 1950’lerin sonundan bu yana satışları giderek artan sesli kitaplar, ABD’nin kitap endüstrisinde 2014 itibarıyla yüzde 10’a ulaşmış. ABD’de bulunan Sesli Kitap Yayıncıları Derneği APA (Audio Publishers Association), 2014 yılında 55 milyon kişinin sesli kitap dinlediğini belirtiyor.

Peki, Türkiye de durum nasıl? Özellikle son birkaç yılda CD ya da mobil uygulama formatında piyasaya sunulan Türkçe sesli kitaplara ulaşmak mümkün. İndirilebilir formatlar, kolay erişim ve taşınabilir olması gibi özellikler sebebiyle CD’lere göre çok daha fazla tercih ediliyor.

YAZARLAR KENDİ KİTAPLARINI OKUYOR

Bir online sesli kitap platformu olarak hizmet veren Seslenen Kitap, farklı edebi türlerden eserlere ve süreli yayınlara yer veriyor. Ayrıca, yazarların kendi kitaplarını okuduğu projeler gerçekleştiriyor. Kendi kitaplarını kendi sesleriyle okuyan yazarlar arasında Ayşe Kulin, Hasan Ali Toptaş ve Can Dündar gibi isimler yer alıyor. Yazarların kendi kitaplarına ses vermesi dinleyiciler tarafından iki ayrı şekilde değerlendiriliyor: Bazı dinleyiciler, bunu heyecan verici olarak yorumluyor. Bazıları ise yazarların bir seslendirme sanatçısı gibi okuma yapamadığını ve bazı telaffuz hataları olduğunu ifade ediyor.

Yazarların sesinden kitaplar (Seslenen Kitap)

Can Dündar-Lüsyen

Hasan Ali Toptaş-Heba

Ayşe Kulin-Dönüş

Kürk Mantolu Madonna

Seslendiren: Mert Fırat

ARKASI YARIN KUŞAĞINDA BUGÜN

Günümüzdeki halinden farklı olsa da olarak satışa sunulmasa da sesli kitap eski bir gelenek. 1940’lı yıllarda TRT’de yayımlanan ‘Arkası Yarın’ ya da diğer bir deyişle ‘Radyo Tiyatrosu’nu her birimiz işitmiştir. Bu konsept, bugünkü sesli kitap tanımına yani tek kişi tarafından okunan/seslendirilen kitaplara tam olarak uymasa da hemen hemen aynı işlevi görüyordu. Yaşı yetenler ‘Arkası Yarın’ı heyecanla beklemiş, frekans bozulunca antene türlü oyunlar etmiştir. Yaşı yetmeyenler ise anne babadan duymuştur. Misal annem yüzüne yayılan gülümsemesiyle şöyle anlatır o günleri: “Radyoda yayınlanan temsilleri çok severdim ben. Evin balkonunda dinlerdik ablamla. O kadar çok severdik ki ertesi günü heyecanla beklerdik. Küçük çocuklar radyomuzu saklardı, sözde şaka için. Çok kızardık.”

Vadideki Zambak-Balzac

Radyoya Uygulan: Orhan Hançerlioğlu

Seslendirenler: Metin Serezli, Samiye Ün

BÜYÜKLERE MASALLAR

Arkası Yarın kuşağının devamı sayılabilecek bir projeyi hayata geçiren tiyatrocu Zafer Akkaş, 2000 yılında başlattığı “Büyüklere Masallar” programıyla Ağrı Dağı Efsanesi’ne ses verdi. Akkaş, programa nasıl karar verdiğini şöyle anlatıyor: “Mersin'de Radyo Ses'te çalışırken geldi aklıma. Bir yandan üniversiteye devam ediyor geriye kalan vakitlerde de radyoda çalışıyordum. 1994 yılında Radyo Fon'da program yaparken okuduğumda beni yerle yeksan eden Murathan Mungan'ın Lal Masallar kitabından Murathan'la Selvihan'ı bir programda seslendirdim ve çok keyif aldım. Okumak onarıyordu beni. Beni onaran şey elbet başkalarını da onarırdı. Ama benim oku diyecek kudretim yoktu. Ben de anlatmayı seçtim.”

Zafer Akkaş

O yıllarda şartlar kısıtlı ve teknik imkânlar yetersiz olunca canlı okunan bir iki öyküyle yetinmek zorunda kalmış, Akkaş. Yıllar sonra Mersin 'de, "Neden olmasın?" demiş kendine ve yeniden harekete geçmiş. Bir hafta boyunca stüdyoya kapanıp metinleri seslendirmiş, bir hafta da montaj sürmüş. İlk kez 2000 yılında dinleyici ile buluşan Büyüklere Masallar Diyarbakır, Urfa, Mardin, Adana ve İstanbul'da yayınlanmış ve Akkaş’ın beklediğinden çok ilgi görmüş.

Akkaş sesli kitaplara, Murathan Mungan'ın masalları, Afşar Timuçin'in aşk efsaneleri ile devam etmiş. Ankara'ya dönünce yolu Radyo Özgür ile kesişmiş ve Büyüklere Masallar’ın sesi Radyo Özgür’den yükselmiş.

EN BÜYÜK HAYALİ MEM-U ZİN’İ SESLENDİRMEK

“Okumak çok keyifli ama anlatmak bambaşka” diyor Akkaş, metinlerin aslına bağlı kalıyor ve hiçbir ekleme yapmıyor. Kitapları anlatır gibi okuyor. En büyük hayali Mem-u Zîn'e ses vermek: “Ahmed-i Hani'nin bu topraklarda yazılmış aşk destanlarının en ulularından olan Mem-u Zin’i anlatmak istiyorum. Ama bir türlü iyi bir metne rastlayamadım.”

ÖYKÜCÜLÜĞÜN GELİŞİMİNİ BELGELEDİ

2007 yılında yeni bir sesli kitap akımına tanık olduk. Sesli içerik platformu Yodviki Kurucu Ortağı Göksenin Göksel tarafından yönetilen Öyküler Sesleniyor, tam 262 kişinin katkısıyla dinleyiciyle buluştu. Projenin birinci seti, 1860–1952 yılları arasında doğan 100 yazarın öykülerinden oluştu. Öykücülüğün Türkiye’deki gelişim çizgisini belgeleyerek geniş kitlelerle buluşturmayı hedefleyen projeye kapsamında Mehmet Atay, Mazlum Kiper gibi güçlü yorumcularıyla tanınan 56 sanatçı öykülere ses verdi. Metinlere müdahale edilmedi. Öyküler için 305 adet özgün müzik bestelendi ve 250 adet özel ses efekti kullanıldı.

Orhan Kemal-Çikolata

Seslendiren: Mazlum Kiper, Figen Evren, Levent Sülin

Göksel, söz konusu çalışmanın tasarlandığı ilk günden bu yana bir sosyal sorumluluk projesi olduğuna dikkat çekiyor ve şöyle diyor: “Amaç, edebiyatı 2000’li yılların insanlarına farklı bir yolla ulaştırmaktı. Denizkültür’ün çok kıymetli finansal desteği ve projeye gönülden destek veren yazarlarımız ve seslendirme sanatçılarımız sayesinde proje bu amacına fazlasıyla ulaştı.”

Edebiyatın gündelik hayatta daha fazla yer alması için geliştirilen Öyküler Sesleniyor, farklı sanat disiplinlerinin bir sentezi. Edebiyat, tiyatro, radyo sanatları ve müzik projede birlikte yer alıyor. Göksel, bu durumu şöyle ifade ediyor: “Öyküleri ete kemiğe büründürmüşsünüz diye bir yorum aldığımızı hatırlıyorum mesela.”

Öyküler Sesleniyor

Oğuz Atay/Demiryolu Hikâyecileri Bir Rüya

Seslendiren: Mehmet Atay

Göksenin Göksel

'BÜYÜK BİR SÜRPRİZ YAPACAĞIZ'

Göksel, önümüzdeki dönemlerde de sesli kitaplarla ilgili önemli bir girişimlerinin olacağını belirtiyor: “Çok yakın bir zamanda önemli bir telekom operatörü olan kurumsal iş ortağımızla edebiyat severlere büyük bir sürpriz yapacağız… Umarız sesli kitaplar konusunda çok önemli bir sıçramanın da başlangıcı olacak bu proje. Şimdilik bu kadarını söyleyebiliyoruz.”

Dinlemek için özel üretilmiş içeriklerin de günümüzde önemli bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Göksel şu örneği veriyor: “Siz işteyken evdeki bebeğinizi izleyen cep telefonu bağlantılı kamera kadar, o çocuk büyürken dili daha iyi konuşmasına yardım edecek, nitelikli seslendirilmiş masallara da ihtiyaç var. Dünyanın her yerindeki büyükşehirlerde çalışan insanların trafikte harcadıkları günlük en az 1,5 saati çok daha verimli kullanmasını sağlayacak sesli içerikleri onlara ulaştıracak mobil uygulamalara da ihtiyaç var.”

YENİ ÇIKAN KİTAPLAR

Yodviki, dünyanın her yerine sesli içerik sunmayı ve Türkçe kültür ürünlerini farklı dillerde seslendirerek tüm dünyaya yaymayı hedefliyor. Bu kapsamda uluslararası çalışmalara da imza atıyor.

Görünürlüğü ve takipçileri artsa da sesli kitapların, kitap okumanın bir ikamesi olmayacağı yönünde birleşen görüşler var. Daha çok kitap okumaya zaman bulamayan ya da trafikte geçen zamanı değerlendiren takipçiler için bir çözüm sunan sesli kitapların, basılı kitap okumaya da yardımcı olacağı düşünülüyor.