Çandarlı Liman Projesi neden şimdi gündemde?

TBMM Başkanlığı’na sunduğu teklife göre Kuzey Ege Çandarlı Limanı, Kıyı Kanunu’nun hükümlerinden muaf tutulacak. Yasayı yorumlayan İzmir Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan, "Bugüne kadar böyle bir tartışma yürütülmemekle birlikte konunun tekrar bir seçim arifesinde gündeme gelmesini sağlıklı bulmuyoruz" diyor.

Abone ol

İZMİR- AK Parti’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu torba kanun teklifine göre, Kuzey Ege Çandarlı Limanı Kıyı Kanunu’nun hükümlerinden muaf tutulacak. TBMM Başkanı AK Parti İzmir Milletvekili ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Binali Yıldırım tarafından, “Ege’nin ihracat merkezi haline gelecek” şeklinde tanıtılan, AK Parti’nin 2011 seçimlerinde İzmir’de hayata geçirmeyi vadettiği 35 projeden biri olan Kuzey Ege Çandarlı Limanı Projesi’nde şu ana kadar bir ilerleme ise yok.

TBMM Başkanlığı’nda kabul edilen “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” nin 7. Maddesindeki düzenlemeye göre İzmir Çandarlı ve Rize İyidere limanlarında kıyı yasasına tabi kıyılar, sahil şeritleri, doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan arazilerde yapı ve yapılaşmaya dair sınırlayıcı hükümler uygulanmayacak.

Kuzey Ege Çandarlı Limanı Projesi ile ilgili alınan kararın ne anlama geldiğini İzmir Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan’a sorduk.

'SEÇİM ARİFESİNDE GÜNDEME GELMESİNİ SAĞLIKLI BULMUYORUZ'

AK Parti’nin 2011 seçimlerinde İzmirlilere vadettiği Kuzey Ege Çandarlı Limanı projesi ile ilgili yasa teklifi Meclis'ten geçti. Bu yasa teklifi ne anlama geliyor ve neden şimdi gündeme geldi?

İzmir tarih boyunca limanı ile var olmuş, bu bağlamda limanın yaşamsal önemde olduğu kentlerden birisidir. Dolayısıyla şu an aktif olarak kullanılan Alsancak Limanı’nın geliştirilmesi ve yapılması düşünülen Çandarlı limanlarının proje ve inşaat aşamaları dikkatle yürütülmesi gereken süreçlerdir. Zira bu konuda atılacak yanlış adımlar ciddi mali külfetlerin yanı sıra kent içinde beklenmedik derecede olumsuz sonuçlara neden olabilir. Dolayısıyla mevcut ve yapılması düşünülen limanlarla ilgili çalışmaların ilgili kurum ve kuruluşların katılımı ile ve şeffaf süreçler içerisinde yürütülmesi gerekir.

Çandarlı Limanı konusu uzun zamandır kentin gündeminde olmuş, en somut haline ise şimdilerde bir seçim vaadi olarak bürünmüştür. İlk olarak böyle önemli bir konunun siyasi çekişmelerden uzak, bilimsel ve mesleki ortamlarda tartışılmasının gerekliliğini vurgulamak gerekiyor. Bugüne kadar böyle bir tartışma yürütülmemekle birlikte konunun tekrar bir seçim arifesinde gündeme gelmesini sağlıklı bulmuyoruz.

Ayrıca limanlar ve limanlara ait donatılar mevzuatımıza göre zaten kıyıda yapılaşmayı sınırlayan yasalardan muaf. Buna rağmen böyle bir yasa çıkarılmasının nedeninin seçim için gündem yaratmak ya da liman dışı işlevler için yapılaşmanın önünü açmak olabileceğini düşünüyorum.

Çandarlı ile ilgili yasa teklifi hangi alanları kapsıyor?

Şu an ulaşabildiğimiz verilerle kesin alanı belirlemek mümkün değil. Yasa ekinde alan, koordinatların yazılı olduğu bir kroki olarak verilmiş ancak bu alanın nereye tekabül ettiği ancak koordinatlarının eşleştirilmesi ile mümkün olabilir.

'BU TİP İSTİSMARLARI YARGIYA TAŞIMAKTAN İMTİNA ETMEYİZ'

Torba yasada yer alan “Ulaşım faaliyetleri ve lojistik hizmetlerinin uluslararası düzeye çıkarılması” ifadesi muğlak bir ifade. Bu yasayla limanla doğrudan ya da dolaylı başka işlevlere ait yapılaşmanın önü açılabilir mi?

Şu anda en büyük endişemiz bu. Limanların standartları bellidir ve bu donatılar gerekli çevresel, doğal değerlendirmeler yapıldıktan sonra; yani çevresine en az zararı verecek şekilde inşa edilir. Bunlar için ayrıca bir yasaya gerek duyulmaz. Dolayısıyla böyle bir yasa maddesinin başka bir niyetle çıkıp çıkmadığına dair şüphelerimiz oluşuyor. Umuyoruz ki bahsettiğiniz gibi bir niyet yoktur, aksi takdirde bu alanda yapılacak her türlü yapılaşmayı yakından takip edeceğimiz için bu tip istismarları yargıya taşımaktan imtina etmeyiz.