Canlı blog | Reza Zarrab dördüncü günde ne anlattı?

Reza Zarrab'ın İran yaptırımları davasındaki ifadesi sürüyor. Savcılık bugünkü sorgusuna, davanın tek tutuklu sanığı olan eski Halkbank genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla ilgili sorularla başladı. Atilla'nın avukatları ise Zarrab'ın cezaevinde yaptığı konuşmaların dava dosyasına girmesine itiraz etti.

Abone ol

DUVAR - ABD'nin İran'a dayattığı nükleer yaptırımları Amerikan bankacılık sistemini kullanarak ve Türkiye'de hükümet yetkililerinden yardım alarak delmekle suçlandığı davada tanıklık/itirafçılık yapmayı kabul eden Reza Zarrab bir kez daha ifade verdi.

Zarrab ifadesinin dördüncü gününde davanın tek tutuklu sanığı olan eski Halkbank genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla ile bankanın genel müdürü Süleyman Aslan'ın yaptırımların delindiğinden haberdar olduğu iddiasını vurguladı. Reza Zarrab'ın, Türkiye'de tutuklandıktan sonra serbest kalmak için 'kısmen' rüşvet verdiği iddiası da dikkat çekti.

Bu son duruşmaya damga vuran gelişme ise Atilla'nın avukatlarının itirazı oldu. Avukatlar, Zarrab'ın cezaevinde yaptığı konuşmaların savcılık tarafından kanıt olarak sunulma biçimine itiraz etti. Bu konuşmalarda Zarrab'ın cezasını hafifletmek için yalan söylemesi gerekeceğini ima etmesi de dikkat çekti.

Atilla'nın avukatlarının Zarrab'a karşı hamlesi ne anlama geliyor?

İşte Zarrab'ın dördüncü günde anlattıkları:

00.46: Duruşma sona erdi. Yargıç Richard Berman, "İyi ilerleme kaydediyoruz" yorumunu yaptı; yarınki duruşmanın TSİ 17.15'te başlayıp 00.30'da son bulacağını duyurdu.

00.11: Yeni ses kayıtları dinletiliyor.

Ardından Zarrab şema çizmeye başladı.

ATİLLA'NIN AVUKATLARININ MEKTUBU İNTERNETTEN KALDIRILDI

00.01: Atilla'nın avukatlarının 'cezaevi kayıtları'na ilişkin itiraz mektubu, mahkemenin online belgelerinden kaldırıldı. Bunun sebebi şu an için bilinmiyor. Amerikalı gazeteci Katie Zavadski, bir koruma/tedbir kararının söz konusu olabileceğini yazdı.

ABD İÇİN KRİTİK AŞAMA: AMERİKAN BANKALARI KULLANILDI MI?

23.38: Zarrab, oturumun yeniden başlamasından bu yana Amerikan hükümetinin, yani savcılığın davayı üzerine inşa ettiği ana dayanaktan söz ediyor; yani, Amerikan yaptırımlarının delinmesi sırasında bankacılık sisteminin de kullanılmış olduğu tezi. Savcılık çok sayıda SWIFT ödemesinin yanı sıra Amerikan bankası Standard Chartered Bank ile Zarrab'ın sahibi olduğu Centrica şirketi arasındaki işlemleri soruyor.

Gazeteci Adam Klasfeld, savcılığın bu işlemlerde İran parasının kullanıldığı iddiasını kanıtlamaya çalışacağını yazdı.

Şu an duruşmaya kısa bir ara verildi. Dönüşte Zarrab'dan Amerikan bankalarına ilişkin itiraflarda bulunması istenecek.

23.13: Amerikalı gazeteci Adam Klasfeld, mahkeme salonunda şu an hesap çizelgelerinin okunduğunu aktardı.

22.58: Zarrab'a, 17 Aralık'tan sonra kurduğu Mars Kıymetli Metaller isimli şirketi hakkında soru soruluyor.

'17 ARALIK'TAN SONRA DA DEVAM ETTİ, RÜŞVET VERMEDİM'

22.25: Zarrab, altın ve gıda ticaretinin 17 Aralık 2013'ten sonra da devam ettiğini söyledi. Zarrab, bu tarihten sonra hiçbir Halkbank yetkilisine rüşvet vermediğini, yeni genel müdürün kendisinden böyle bir şey istemediğini belirtti.

'17 ARALIK SONRASI GIDA ŞİRKETİ İNANDIRICI DEĞİLDİ'

22.14: Aranın ardından duruşma yeniden başladı. Zarrab, Halkbank'a Süleyman Aslan'ın ardından genel müdür olan Ali Fuat Taşkesenlioğlu ile görüşmesini anlatmaya devam ediyor. Buna göre görüşmede, 17 Aralık sonrası kendisinin bir gıda şirketi sahibi olarak görünmesinin inandırıcı olmadığını anlatmış.

'YENİ GENEL MÜDÜRLE DE GÖRÜŞTÜM' İDDİASI

20.42: Reza Zarrab, serbest kaldıktan sonra Halkbank'ın yeni genel müdürü Ali Fuat Taşkesenlioğlu ile de temas kurduğunu öne sürdü. Taşkesenlioğlu'na 'eski sistemi sürdürebileceğini' söylediğini iddia etti.

Duruşmaya bu noktada öğle arası verildi.

NASIL SERBEST KALDI?

20.38: Zarrab'a Türkiye'deki tutukluk süreci soruluyor. Reza Zarrab, Türkiye'de tutuklandıktan sonra serbest bırakılmak için 'kısmen' rüşvet verdiğini öne sürdü. Reuters ajansı bu ifadeyi flaş olarak duyurdu.

Adam Klasfeld'in aktardığına göre sorgunun bu bölümünde diyalog şöyle gelişti:

Soru: Türkiye'de hiç hapse atıldınız mı?

Yanıt: Evet, tutuklandım ve hapse gönderildim... Evet serbest bırakıldım.... Avukatlarım geldi ve serbest bırakıldım.

Soru: Serbest kalabilmek için hiç ödeme yaptınız mı?

Yanıt: Evet efendim

Soru: Bu ödemeler rüşvet miydi?

Yanıt: Kısmen

20.27: Zarrab ile Happani arasındaki bir telefon konuşması daha dosyaya kanıt olarak girdi. Zarrab bu konuşmada, gümrük bildirimlerinin nasıl yapılması gerektiğini anlattığını belirtti. Transit bildiriminin Dubai üzerinden olması gerektiğini Happani'ye aktardığını söyleyen Zarrab, savcının "Bu konuda kiminle görüştünüz?" sorusuna yanıtında Aslan ve Atilla ile görüştüğü yanıtını verdi.

Zarrab Happani'ye düzenlemelerin 'böyle olduğunu' söylediğini belirtirken, savcının 'Hangi düzenlemeler?' sorusuna "Amerikan ambargosu" yanıtını verdi.

20.12: Zarrab şu an gümrük belgelerinde yaptıkları oynamaları anlatıyor.

ZARRAB'IN AVUKATI AMERİKALI GAZETECİYİ ENGELLEDİ!

20.05: Reza Zarrab'ın Türkiye'nin kendisiyle ilgili girişimlerine ilişkin cezaevinden yaptığı telefon konuşmalarının yasal kayıtlarını yayımlayan Amerikalı gazeteci Katie Zavadski: "Bu arada görünüşe göre, Zarrab'ın daha önceden görüştüğüm Türk avukatı beni iMessage'da engelledi. Üzücü! Ona bu telefon konuşmalarını soramıyorum bile."

ZARRAB'IN CEZAEVİNDEKİ KONUŞMALARI YAYINLANDI

19.34:  Duruşmaya iki dakika ara verilirken, Mehmet Hakan Atilla'nın avukatlarından itiraz geldi. Avukatlar,  Zarrab'ın cezaevinde yaptığı konuşmaların kayıtlarına itiraz etti.

Atilla'nın avukatları, (i) Azerice konuşmalar da içeren bu konuşmaların kendilerine geç iletildiğini ve hazırlık/tercüme için yeterli sürelerinin olmadığını, (ii) Zarrab'ın ifadesinde yalan söylemeye meyilli olduğunun bu kayıtlardan anlaşıldığını savunuyor.

Atilla'nın avukatlarının Zarrab'a karşı hamlesi ne anlama geliyor?

ABD cezaevlerinde yasal olarak dinlenen konuşmalardan birine ilişkin özette, Zarrab'ın bir erkekle görüştüğü belirtiliyor. 4 Kasım 2016 tarihli belgeye göre, telefondaki kişi Zarrab'a 'görüşmenin iyi geçtiğini ve bunun, bugüne dek yaptıkları en önemli şey olduğunu' söylüyor. Bu kişi, Zarrab'ın avukatı Şeyda Yıldırım'la konuştuğunu, 'İbrahim'in de bu konuşmayı dinlemesine izin verdiklerini' anlatıyor.

Zarrab 'görüşmenin faydalı olup olmadığını', 'telefondaki kişinin arayacağını söylediği kişiyi arayıp aramadığını' soruyor.

Telefondaki kişi, 'Mevlüt ve Bekir'le görüşeceğini, avukatı Şeyda Yıldırım'ın onlarla zaten görüştüğünü, söylemeleri belirtilen şeyi söyleyeceklerini, avukat Şeyda'nın Beyefendi ile görüşeceğini ve ona gerekirse Obama'yı aramasını önereceğini' söylüyor.

Özet metinde, "Danışman, bunun sadece Reza'nın meselesi değil, ulusal bir mesele olduğunu söyledi. Yarın (Şeyda Yıldırım) Bekir'le konuşacak ve Beyefendi'yi de bilgilendirecek" ifadesi geçiyor.

Özet, "[Telefondaki erkek] Zarrab'ı, İbrahim'in de müdahil olacağı ve Mevlüt, Bekir ve Beyefendi'nin başkanı arayacağı konusunda temin ediyor" cümleleriyle bitiyor.

SÜLEYMAN ASLAN'A RÜŞVET SES KAYDINDA

19.28: Zarrab, dinletilen ses kaydında ortağı Happani'ye Aslan'a nasıl rüşvet verileceğini anlattığını aktardı. Amerikan mahkemesinde yayımlanan tercüme şöyle:

"Happani: Ne kadar göndereceksin?

Zarrab: Bilmiyorum, gıda ve diğer şeyler için ne kadar gönderdiğimize bir bak. Totalde, buna dayalı bir hesap yapalım ve bunu gönder."

YENİ SES KAYDI DOSYAYA GİRİYOR, ZARRAB DOĞRULADI

19.17: Dosyaya yeni bir kanıt giriyor: Zarrab ile ortağı Abdullah Happani arasındaki bir telefon konuşması. Zarrab, konuşmanın doğruluğunu teyit etti; Happani işe Halkbank'a İran'dan satın alınan gaz ve petrol karışılığında yatırılan fonlardan söz ettiklerini söyledi.

'ATİLLA DAHA DİKKATLİ OLMAMIZI İSTEDİ'

19.06: Zarrab Atilla'yı hedef almaya devam ediyor. İkili arasında bir telefon konuşması dinletildi. Atilla konuşmada, hayali gıda nakliyatının gerçek gibi görünmediği konusunda endişeli. Zarrab, "Belgelerin daha dikkatli hazırlanması gerektiğini söyledi" dedi.

Zarrab, Atilla'nın "Sadece 14 ton taşıyabilen bir gemide 25 ton gönderdiğinizi söylemeyin" dediğini, yükleme belgelerinin (konşimentoların) daha titiz hazırlanmasını istediğini belirtti.

'ASLAN BENİ ATİLLA'YA YÖNLENDİRDİ'

18.51: Zarrab'ın ifadeleri bugün Mehmet Hakan Atilla'yı hedef alıyor... Süleyman Aslan'ın kendisini, Halkbank'taki işlemleri için Hakan Atilla'nın dediklerini dinlemeye yönlendirdiğini öne sürüyor. Zarrab'ın anlatımına göre Aslan, "Hakan'ı dinle ve başka bir şey olursa konuşuruz" dedi.

HALKBANK'A NE KADAR KOMİSYON ÖDEDİ?

18.45: Zarrab, Halkbank'a altın ve gıda ticareti için ödediği komisyonu açıkladı: "Ödediğim en yüksek komisyon yüzde 1 oranındaydı" dedi.

'DUBAİ'DE BUĞDAY' HATASI

18.38: Zarrab gıda ticaretinde belgelerde yaptığı hataları da aktardı. Anlattığına göre, bir belgede İran'a gönderiyor gibi gösterdikleri buğdayın çıkış noktasını Dubai olarak gösterdiklerini ancak Dubai'de buğday yetişmediğini anlattı. Bir diğer belgedeyse, fazlasıyla büyük bir mebla yazdığını söyledi.

Zarrab ifadesinde, buğdayla ilgili hatayı alt seviyedeki Halkbank çalışanlarının fark ettiğini ve Mehmet Hakan Atilla sayesinde düzelttiğini söyledi. Amerikalı gazeteci Pete Brush, savcılığın bu soruyu Atilla'nın sorumluluğunu ortaya koymak için sorduğunu belirtti.

GERÇEK TİCARET YAPAN BİR ŞİRKETTEN RAHATSIZ OLMUŞ

18.30: Zarrab şu an, kendisi gibi İran'ın Halkbank'taki doğalgaz parasını kullanan ancak ülkeye gerçekten gıda gönderen bir şirketten söz ediyor. Zarrab, bu şirketi bir tür rakip olarak gördüğünü çünkü İran'a gerçekten gıda gönderse de, kendisinin hayali ihracat için çekeceği paradan kullanarak gelirini azalttığını anlattı.

Amerikalı gazeteci Klasfeld, söz konusu şirketin adının tam olarak anlaşılamadığını, 'Bunghi' gibi bir ismin geçtiğini aktardı.

Zarrab, "Halkbank'ta ne kadar çok para varsa benim için o kadar iyiydi" dedi.

Zarrab, kendilerinden belge istendiğinde ise Aslan'ın yardım ettiğini söyledi.

'HİÇBİR ZAMAN GIDA ÜRÜNÜ GÖNDERİLMİYORDU'

18.20: Zarrab, İran'a küçük gemilerin gemilerin gönderildiğini, büyük tonajlı gemilerin iz bırakacağını söylüyor. "Bu neden önemliydi?" sorusuna da, "Çünkü hiçbir zaman gıda ürünü gönderilmiyordu" yanıtını veriyor.

'SÜLEYMAN ASLAN 'DAHA İYİ OLUR' DEDİ'

18.14: Duruşma, Zarrab ile Halkbank'ın eski genel müdürü Süleyman Aslan arasındaki bir telefon konuşmasının ele alınmasıyla başladı. Zarrab, söz konusu konuşmada hayali gıda ticaretini görüştüklerini söylüyor.

Aslan konuşmada, İran'dan gönderilen meblanın ile gıda ticareti için gösterilen miktarın birbirini tutmadığını anlatıyor. Zarrab ise gerekirse ödemeleri 5'er milyon dolar olarak bölebileceğini söylüyor; Aslan bunun daha iyi olacağını belirtiyor.

KOYU RENKLİ CEKET, BEYAZ GÖMLEK

18.12: Zarrab bugün yine koyu renkli bir ceket ve beyaz gömlek giyiyor.

18.10: Geciken jüri ve Zarrab salona geldi. Duruşma başlamak üzere.

'BİR JÜRİ GECİKMİŞ GÖRÜNÜYOR'

18.00: Duruşma beklenen saatte başlamazken, bir jürinin geciktiği belirtiliyor. Amerikalı gazeteci Adam Klasfeld, cuma günü yapılan duruşmada bir jürinin uyuduğunu hatırlatarak, "Bugün de biri geç kalmış görünüyor. Bu iyi değil" mesajını paylaştı.

Klasfeld bundan önce de, "Bu sabah mahkemenin felsefesi acele edin ve bekleyin. Haber yok. Zarrab yok" diye yazmıştı.

17.30: Avukatlar ve izleyiciler salondaki yerlerini aldı. Jüri ve Zarrab henüz gelmedi.

HAFTA BOYUNCA KONUŞACAK

17.27: Amerikalı gazeteci Katie Zavadski, Zarrab'ın muhtemelen salı veya çarşambaya kadar savcıya ifade vereceğini duyurdu. Zavadski, Zarrab'ın savcılığa vereceği ifadenin en başta cumaya kadar sürmesinin planlandığına dikkat çekti.

Savcılığın sorgusunun ardından, davanın tutuklu tek sanığı olan eski Halkbank genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın avukatlarının Zarrab'ı sorgulamasına geçilecek.

Zarrab: Süleyman Aslan'ı ne zaman arasam borçlu çıktım

Reza Zarrab: Erdoğan ve Babacan Vakıfbank ve Ziraat Bankası için talimat verdi

Reza Zarrab ifade verdi: Zafer Çağlayan'a 45-50 milyon euro verdim