Ceren Damar'ın katiline ağırlaştırılmış müebbet istendi

ANKARA - Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 2 Ocak tarihinde öğrencisi Hasan İsmail Hikmet tarafından öldürülen araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel’in, ölümüne ilişkin açılan davanın ikinci duruşması Ankara 33’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

İlk duruşmada Ceren Damar’ı kastederek “sevdiğim kadın” diyen ve davayı takip edenlerin tepkisini çeken sanık Hasan İsmail Hikmet, takım elbisesiyle ve kravatıyla duruşma salonunda hazır bulundu.

‘KIZIMA SÖZ VERDİM’

Duruşma öncesi Anlara Adliyesi önünde açıklama yapan Ceren Damar Şenel'in babası Mustafa Damar, "İlk duruşmada kızıma iftira atıldı. Dava mecrasından saptırılmaya çalışıldı. Sosyal medya üzerinden saldırılmaya ve psikolojik baskı uygulanmaya çalışıldı. Biz bunlarla mücadele etmek zorunda kaldık. Ne yaparsa yapsınlar gerçekler gölgede kalmaz.  Adaletin tecellisi için kızıma söz verdim, gerekeni yapacağım” diye konuştu.

Duruşma salonunda konuşan Ceren Damar Şenel’in eşi Levent Şenel ise duruşmaya dair şu uyarıda bulundu: “İlk duruşmada yapılan ağır tahrikler devam edebilir. Duruşmanın gizli olması için bir takım kişiler tahrik etmek için buraya yerleştirilmiş olabilir. Katile, katilin ailesine ve avukatına hiçbir şekilde hakaret etmeyin. Yakınınızda bunu yapan varsa izin vermeyin. Nazikçe uyarın. Bu duruşma ne kadar şeffaf olursa adalet de o kadar erken tecelli edecek” dedi.

SANIK AVUKATI MAZERET BİLDİRDİ

Mağdur avukatlarının olay gününe ilişkin delil karartmakla suçladığı sanık Hikmet’in annesi Hatice Elçi Hikmet duruşmaya mazeret belirterek katılmadı. İlk duruşmadaki ifadeleri ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle tepki gören sanık avukatı Vahit Bıçak da mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.

Damar ailesinin avukatı Çetin Arslan, “Sanık avukatının mazeretinin davayı uzatmaya yönelik olduğu için reddedilmesi gerektiğini düşünüyorum. Neyin ne olduğu belli değilmiş gibi menfur olayda Ceren’i savunan kim varsa onlar hakkında suç duyurusunda bulunmuşlar. Sayın Cumhurbaşkanımızın taziyeleri hakkında ise hiçbir şey söylememektedir. Bu da ilginç bir noktadır” diye konuştu.

Duruşmada söz alan Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, “Katledilen kızıma bir sürü iftira atıldı. Savunma hakkına gizlenerek bunlar yapıldı. Bizim yaşadığımız acı yetmiyormuş gibi bunlarla uğraşıyoruz. Acımızla dalga geçiyorlar gibi. Şu ana kadar karşılaştığımız durum mahkeme ve hukukla dalga geçmedir. Sizden beklentim bir an önce bu katilin hakettiği ceza verilmesidir” dedi.

İlk ifadesinde kopya çekerken yakalandığı ve hakkında tutanak tutulduğu için cinayet işlediğini itiraf eden Hasan İsmail Hikmet, cinayetten dört ay sonra ‘İlişkileri olduğunu ve Şenel’den uzak durduğu için hakkında kopya işlemi yapıldığını’ iddia etmişti.

SANIK HİKMET: AVUKATIM HASTA SAVUNMA YAPMAYACAĞIM

Savcılık, sanık avukatının dosyanın genişletilmesi yönündeki taleplerinin reddedilmesini istedi. Ayrıca savcılık sanığın annesi Hatice Elçi Hikmet’in tanıklığından vazgeçilmesini talep etti.

Damar’ın avukatları, “Sanığın annesi olay günü maddi delilleri karattmak gibi hukuka aykırı eylemde buunmuştır. Suç duyurusunda bulunulma ihtimali vardır. İlk duruşma buradaydı” sözleriyle itiraz etti. Mahkeme sanık avukatının dosyanın genişletilmesi taleplerini reddetti. Sanığın annesi Hatice Elçi Hikmet’in dinlenmesinden de vazgeçildi.

Mahkeme heyetinin söyleyecek bir şeyin var mı sözünün ardından sanık Hasan İsmail Hikmet, “Avukatım hasta olduğu için savunma yapmak istemiyorum” dedi.

'CANAVARCA HİSLE ÖLDÜRDÜ'

Savcılık makamı mütalaasını sundu. Sanık Hikmet’in ilk duruşmada “gönül ilişkimiz vardı, beni zorladı” sözlerini hatırlatan savcı, “Gerçek dışı ve kendisini suçdan ve cezadan kurtarmaya yönelik olduğu değerlendirildi” dedi.

Ceren Damar’ın kamu görevlisi de olduğunun hatırlatan savcı, “Canavarca hisle ve kasten öldürdüğü sabit” dedi. Tasarlayarak öldürme şartlarının ise oluşmadığını belirten savcı sanık Hikmet’in ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırılmasını talep etti.

'SANIKLA CEREN HOCA ARASINDA İLİŞKİ OLDUĞUNU DÜŞÜNMÜYORUM’

Savcılığın mütalaasının ardından tanık Eren Şahin duruşmada ifade verdi. Sanıkla 2015 yılında tanıştığını söyleyen Şahin, “Ben de yatay geçişle geldim. Kayıt yaptırdığımızda tanıştım. İkimiz de odanın önünde bekliyorduk. Sanıkla ikimiz odaya girdik. Sanıkla Ceren hoca arasında, öğrenci-hoca ilişkisi dışında bir ilişki olduğuna şahit olmadım. Öyle bir şey olsa anlardım. Ceren hocayla ilişkisi olsa kendisinin numarası bulunur. Sanık Ceren hocanın odasından çıkınca bana 'Ceren hoca sana da gıcık gidiyor mu?' diye sormuştu. Ben de ona 'Sana özel bir şey yok. Mesafelidir Ceren hoca' dedim. Sanıkla Ceren hoca arasında herhangi bir ilişki olduğunu düşünmüyorum” diye konuştu.

Mağdur avukatları esas hakkında savunmasını yaptı. Sanığın ifadesinde çelişkiler olduğunu ve sonradan değiştirdiği “İlişkimiz vardı” ifadesinin ardından bu durumu ortaya koyacak delil bulunamadığı belirtildi. Avukatlar, “Savunma tarafı acılı bir aileyi iftira atarak yıpratmaya çalışmışlardır. Siyasi hiçbir yönü olmayan bir davada kendisiyle devletin uğraştığını söylüyor” ifadesini kullandılar.

‘O KATİL GÖKYÜZÜNÜ GÖRECEK, BENİM KIZIM GÖREMEYECEK’

Damar ailesinin avukatlarının ifadesinin ardından Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar, “Benim kızımın başına bela oldu diye annesi gelseydi soracaktım. Nasıl böyle bir cani yetiştirdiğini soracaktım. Benim kızım hala yaşıyor ve insanlara ders veriyor. Böyle bir caniyi hapse tıktırdı. Bir pisliği aldı aramızdan” diye konuştu.

Ceren Damar’ın annesi Feyza Damar gözyaşları içerisinde savcılığa seslendi ve mütalaafa yer almayan tasarlanarak cinayetin işlendiği yönündeki beyanları tekrar hatırlattı ve şöyle konuştu:

“Teselli olsun diye gidip öğrencilerine sarılıyorum. Kız evladınız var mı? Varsa düşünün. Kocasına ihtiyaç duymasın diye yetiştirdim ben onu. Katilin annesi yine sarılacak ona. O katil gök yüzünü görecek. Benim kızım göremeyecek. Ben mermer taşlarına sarılıyorum.”

Ceren Damar’ın eşi Levent Şenel ise sanık Avukatı Vahit Bıçak’a yönelik eleştirilerini dile getirdi ve şunları söyledi: “İlk gündem bu yana çok büyük ızdırap çekiyoruz. Bir de iftiralarla karşılaşıyoruz. Kayınpederim çok ciddi sağlık sorunlarıyla buraya geliyor. Ne olmuş Vahit beye de gelmiyor. Dün 9 sayfa dilekçesini verebiliyor. Buradaymış gibi konuşacağım. Vahit Bıçak savunma hakkına sığınıyor. Sonrasında duruşmaya gelmiyor. İlk gündemin bu yana duruşmanın kapalı yapılması için iftira attılar oyunlar oynadılar. Amaçları kavga çıkarmak ve biricik eşime rahat rahat iftira atıp indirim almaktı.”

ÜÇÜNCÜ DURUŞMA 24 OCAK’A ERTELENDİ

Sanık Hasan İsmail Hikmet avukatıyla birlikte savunma yapacağımı söyledi ve ikinci duruşmada ifade vermedi. Hikmet’in ifade vermeyeceğini söylemesinin ardından üçüncü duruşma 24 Ocak 2020’ye ertelendi. Sanık Hikmet’in tutuklu yargılanmaya devam edeceği bir sonraki duruşma da kamuya açık görülecek.