Cezaevlerinde Covid-19 yeni bir hak ihlali oldu
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, cezaevi raporunda “Hak ihlalleri bitmeyen cezaevlerinde, Covid-19 hastalıktan çok yeni bir hak ihlali olarak yaşanmaktadır” dedi. Raporda, korona virüsünün etkisinin cezaevlerinde yoğunlaştığı belirtilirken "Covid-19 hastalığı, cezaevi yönetimlerinin aldırmaz tutumu nedeniyle etkisini çok daha yoğun gösterdi" ifadelerine yer verildi.
ANKARA - CHP İstanbul Milletvekili, İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili Sezgin Tanrıkulu, Covid-19 salgın sürecinde cezaevlerinin durumuna dair rapor hazırladı. 2020 yılı Ocak-Temmuz aylarını kapsayan raporda “Resmi açıklamalara karşın bu yılın başından itibaren ülkemize sıçrayan Covid-19 hastalığı, iktidarın ve özellikle de cezaevi yönetimlerinin aldırmaz tutumu nedeniyle cezaevlerinde etkisini çok daha yoğun gösterdi” denildi.
“Hak ihlalleri bitmeyen cezaevlerinde, Covid-19 hastalıktan çok yeni bir hak ihlali olarak yaşanmaktadır. Adalet Bakanlığı ve cezaevi yönetimleri için Covid-19’un mücadele edilmesi gereken bir hastalık değil tutuklu ve hükümlüler üzerinde baskı kurmanın bir aracı olduğunu söyleyebiliriz” değerlendirmesi yapılan raporda sorunlar şöyle sıralandı:
KOĞUŞLAR ÇOK KALABALIK: Covid-19 kısıtlamaları öncesinde olduğu gibi, hala sekiz kişi için düzenlenmiş 65 m2’lik koğuşta 20’nin üzerinde hatta 30-35 mahkûmun birlikte tutulduğu koğuşlar bulunmaktadır. Koğuşta sadece bir tuvalet, bir banyo ve sekiz ranza olduğu, yeterli ranza bulunmaması nedeniyle yerlerde yatıldığı, yerde de yatak serecek yerin kısıtlı olması nedeniyle nöbetleşe uyunduğu ifade edilmektedir.
KOĞUŞLARDA TEMİZ HAVA ALABİLME İMKANI AZ: Sekiz kişilik inşa edilmiş 65 m2’lik koğuşta 20’nin üzerinde kişinin kalması temiz hava alabilme ihtimalini ortadan kaldırmaktadır. Astım, KOAH vb. akciğer rahatsızlıkları olanlar açısından durum çok daha vahimdir; durum daha hukuk ve insanlık dışı bir manzara arz etmektedir. Üstelik mevzuata göre koğuş içlerinde dahi sigara içilmesine izin verildiğinden, cezaevlerindeki herkes -gerçekte sigara içicisi olmasa bile- pasif sigara tiryakisidir. Bu da vahim bir hak ihlali ve sağlık sorunudur.
8.5 TL İLE SAĞLIKLI VE DENGELİ BESLENMEK İMKANSIZ: Tutuklu ve hükümlülerin beslenebilmeleri için tahsis edilen iaşe bedeli 8.5 TL'dir. Artan enflasyon ve gıda fiyatları dikkate alındığında 8,5 TL’lik bir bütçe ile dengeli beslenmek imkânsızdır. Başta siyasi tutuklu ve hükümlüler olmak üzere ulaşabildiğimiz hemen hemen tüm cezaevlerinden yemeklerin azlığı, kalitesizliği ve sağlıksızlığı şikâyetleri artarak gelmektedir.
HAREKET KISITLILIĞI, SOSYAL HAKLARIN KISITLANMASI: Covid-19 kısıtlamaları nedeniyle, daha öncesinde kendilerine tanınmakta olan haftalık 40 dakika spor salonunda spor yapabilme hakkı iptal edilmiş, sosyal-kültürel faaliyetler, meslek edindirme eğitimleri normale dönüşe kadar durdurulmuştur. Bu faaliyetler yapılamadığından, tutuklu ve hükümlülerin cezaevlerindeki geçirdikleri süre ıslahları ve kamu yararına yönelik değerlendirilememektedir. Aylardır aşırı kalabalık koğuşlarda bu şekilde kalan tutuklu ve hükümlülerin psikolojileri olumsuz yönde etkilemektedir.
MUAYENE VE TEDAVİYE KISITLAMA: Covid-19 kısıtlamaları kapsamında tutuklu ve hükümlülerin 'muayene olma ve tedavi edilme haklarında' önemli kısıtlamalara gidilmiştir. Tutuklu ve hükümlüler hastane sevklerinin işkenceye dönüştüğü, kelepçeli muayene dayatmasının sürdüğü, teşhis ve tedavilerinin geciktirildiği/yapılmadığı yakınmalarını artarak dile getirmektedirler.
GÖRÜŞ KISITLAMASI 1.5-2 MİLYON KİŞİYİ ETKİLİYOR: 14 Mart 2020 tarihi itibariyle Covid-19 tedbirleri kapsamında tüm açık ve kapalı görüşler iptal edilmiş, üç ay sonra, "ayda sadece 1 kez, sadece 1 kişi ile ve sadece 30-35 dakikalığına ve sadece kapalı görüşe izin verilmektedir. Yaklaşık 300.000 tutuklu ve hükümlünün halen cezaevlerinde olduğu hesaba katıldığında, bu sorunlar, aileleri ile birlikte yaklaşık 1,5-2 milyon vatandaşımızı doğrudan etkilemektedir. (DUVAR)