'Cezasızlık arttıkça kadın cinayetleri, cinsel saldırılar artıyor'

İzmir'de, cinsel saldırıyla suçlanan Uzman Çavuş Musa Orhan'ın tahliyesi protesto edildi. Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu tarafından yapılan açıklamada, "Kadına yönelik cinsel suçlarda, tecavüz olaylarında tutuklu yargılanan neredeyse yok. Her türlü şiddetin karşılığı cezasızlık. Cezasızlık arttıkça kadın cinayetleri, taciz, tecavüz vakaları çoğalıyor" denildi.

Abone ol

İZMİR - Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu, cinsel saldırı suçlamasıyla tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan'ın tahliye edilmesini, İzmir'de protesto etti.

Alsancak'daki ÖSYM binası önünde yapılan eylemde "Katledilen kadınlar isyanımızdır", "Koruma, aklama, yargıla", "Musa Orhan tutuklansın" sloganlarının atıldı.

Açıklamada ilk sözü alan HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, "İstediğinizi yapabilirsiniz ama biz kadınların ölmediği bir ülkeyi inşa edeceğiz. Siz bütün çirkinliklerinizle tarihin çöp sepetine gideceksiniz. Kadınlar kazanacak" dedi.

‘AKP BİZE ÖLÜMÜ DAYATIYOR’

Kadınların kazanımlarının mücadele sonucunda gerçekleştiğini söyleyen Koçyiğit "Bizler yıllardır kadınlar eşit olsun diye, özgür olsun diye, yaşam hakları güvencede olsun diye mücadele ettik. Bundan sonra da edeceğiz. Ama AKP bize ölümü dayatıyor. Şiddeti dayatıyor. Bizi eve kapatmak istiyor. Bizi etkenlerin tahakkümü altında yaşamaya zorluyor. Her şeyi belirlemeye çalışan bir iktidar anlayışları var" diye konuştu.

"İşte o iktidar Musa Orhan'ı altı gün sonra tahliye etti" diyen Koçyiğit, "Musa Orhan'ı bırakanlar bizim kadın yoldaşlarımızı, kadın siyasetçileri cezaevlerine kapatanlardır. Musa Orhan'ı tahliye edenler, kadın irademizi gasp edenlerdir. Musa Orhan'ı serbest bırakanlar İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya açanlar, 6284'ü etkin olarak uygulamayanlardır" ifadelerini kullandı.

'Cinsel saldırı sorgulanmayarak tahliye meşrulaştırılıyor'

‘HER TÜRLÜ ŞİDDETİN KARŞILIĞI CEZASIZLIK’

Eylemde Kadınlar Birlikte Güçlü Platformu adına basın açıklamasını Besriye Tekgür ve Mehtap Alişan okudu. Açıklamada, Batman'da çokça yaşanan kadın intiharları hatırlatılarak, savaş ve çatışmaların yaşandığı bölgelerde kadına yönelik uygulanan cinsel şiddetin araç olarak kullanıldığı belirtildi:

"Tam da buradan yola çıkarak kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri politiktir diyoruz. Şiddet, devlet eli ile meşrulaştırıldıkça, şiddeti uygulayan erkek özellikle de üniformalı ise korundukça, bugün Musa Orhan da olduğu gibi yaşamlarımız risk altında olmaya devam edecektir. Kadın cinayetlerinde, kadına yönelik cinsel suçlarda, tecavüz olaylarında tutuklu yargılanan neredeyse yok. Her türlü şiddetin karşılığı cezasızlık. Cezasızlık arttıkça kadın cinayetleri, taciz, tecavüz vakaları çoğalıyor. Kadınlar özellikle üniformalıların uyguladığı şiddeti açıklamakta zorlanıyor. Bir yandan erkek egemen devlet baskısı, bir yandan yaşadığı toplumdan dışlanma korkusu kadını adım atmakta zorluyor."

'BİR KİŞİ DAHA EKSİLMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI'

Uluslararası sözleşmelerin uygulanması durumunda hayatın kadınlar için daha yaşanabilir hale geleceği ifade edilen açıklama, şu şekilde devam etti:

"Kadına yönelik şiddet konusunda kadınlar haklarına, kazanımlarına sahip çıktıkça, baskılara boyun eğmeyi ret ettikçe, bilinçlendikçe şiddet devlet eli ile artıyor, arttırılıyor. İşte tam da burada diyoruz ki İstanbul Sözleşmesi yaşatır. Uluslararası sözleşmeleri uygula! Kadınları değil; tacizcileri, tecavüzcüleri, katilleri yargıla! Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz kalmadı, artık yeter! Musa Orhan tutuklansın!" (DUVAR)