CHP'den İBB atağı: AK Partili yöneticiler hakkında suç duyurusu

CHP'li Tekin ve Başarır, AK Parti döneminde İBB'de yapılan yolsuzluk iddiaları nedeniyle Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu'nun da aralarında bulunduğu yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulundu.

Abone ol

DUVAR - CHP milletvekilleri Gürsel Tekin ve Ali Mahir Başarır, 25 milyon liraya sattıkları İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ait araziyi imar geçirerek değerlendirdikten sonra 430 milyon liraya geri aldıkları iddiasıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'nun da aralarında bulunduğu AK Partili eski yöneticiler hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda eski yöneticilerin 'görevi kötüye kullanma', 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'irtikâp' suçlarını işledikleri öne sürüldü.

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, 2019 seçimleri öncesinde AKP yönetimindeki İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı ve o dönem İBB Genel Sekreter Yardımcısı olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Kiptaş'ın 2016'daki Genel Müdürü İsmet Yıldırım ve savcılıkça resen tespit edilebilecek diğer şüpheliler hakkındaki suç duyurusunu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptı.

Savcılığa verilen suç duyurusunda şöyle denildi:

İMAR İZNİ ÇIKARTILDI: 2011 yılında Fatih Vatan Caddesi'nde yeşil alan olan bir arsa, özel bir şirket tarafından 25 milyon liraya İBB'den satın alınmıştır. Özel şirketin bu arsayı satın almasından kısa bir süre sonra yeşil alan olan bu arsa için İBB'den bir imar izni çıkarılmıştır. İBB, 25 milyon liralık arsaya imar izni vererek arsanın değerini katlamış ve arsayı 2017 yılında imarlı haliyle 430 milyon liraya o şirketten satın almıştır. İBB, böylece 25 milyon liraya sattığı arsayı aynı şirketten 430 milyon liraya alarak bir rant sağlamıştır. Ancak AK Parti yönetimindeki İBB'nin ilgilileri bununla kalmayarak 430 milyon liraya satın aldıkları imar izinli arsayı imar değişikliğiyle eski haline yani yeşil alana çevirmiştir. Açıkça görüleceği üzere, İBB, şirkete sattıktan sonra değerlendirdiği arsayı, satın aldıktan sonra değersizleştirmiştir."

BENZER OLAY 2016'DA DA YAŞANDI: İBB AKP dönemine ait tüm belgeleri, iştirak şirketlerine ait tüm belgeleri incelendiği vakit benzer bir olayın 2016 yılında da yaşandığı görülecektir. AKP'ye yakınlığıyla bilinen bir özel şirket, 7 Ocak 2016 tarihinde Başakşehir'de 78 bin metrekarelik bir arsayı 49 milyon liraya satın almıştır. Bu alım işlemlerinin gerçekleşmesinden yalnızca 4 gün sonra 11 Ocak 2016 tarihinde aynı arsa Kiptaş'a 130 milyon liraya satılmıştır.  Açıkça görüleceği üzere İBB'nin AKP yönetimi. Kendilerine yakınlığı bilinen bu özel şirkete 4 günde 81 milyon lira kazandırmıştır. Haklarında soruşturma başlatılarak cezalandırılmaları için kamu davası açılmasını talep ediyoruz."

'SAVCILIKLAR AKP DÖNEMİNİN YOLSUZLUKLARIYLA İLGİLİ ÖZEL BİR BİRİM KURSUN'

Gürsel Tekin ve Ali Mahir Başarır, suç duyurusunun ardından Çağlan Adliyesi önünde açıklama yaptı. Başarır, açıklamasında, “Bugün İstanbul milletvekilimizle yine bir yolsuzluğu savcılara hatırlatmaya geldik. Çünkü onlar hatırlamıyor, hatırlamak istemiyor. Fatih'te bir arazi, 25 milyon liraya satılıyor 2011’de. Hemen İstanbul Büyükşehir yönetimi tarafından imar çıkartılıyor. Aradan 5 yıl geçiyor 430 milyon liraya belediyeye geri veriliyor. Aradaki fark yaklaşık 16 kat. Bence savcılıklar AKP'nin yolsuzluklarıyla ilgili özel bir birim kursun. Her adliyeye en az 20 tane özel yetkili bir savcı tahsis etsin” dedi.

'İNSANLAR EVİNE EKMEK GÖTÜREMİYOR AMA YOLSUZLUK ALMIŞ BAŞINI GİDİYOR'

Ali Mahir Başarır, şöyle konuştu:

“Daha dün 750 milyon dolar Ziraat Bankası kredisinin Demirören tarafından ödenmediğini gördük. Bu ülkede insanlar evine ekmek götüremiyor. Ama yolsuzluk almış başını gidiyor. Bugün buradayız, savcıları, harekete geçmesi için bekliyoruz, davet ediyoruz. Umarım soruşturma açarlar. Bu dosyaları incelerler. Belediyeyi, İstanbul’u kim zarara uğrattıysa onun yakasına yapışıp bu zararı tazmin ederler. Biz, yolsuzluğun, kirliliğin, haksızlığın, adaletsizliğin olduğu her yerde olacağız. Bu ülkede adaletin, haksızlığın, yolsuzluğun olduğunu savcılar hatırlamalılar. Ben İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'na buradan sesleniyorum. Senin sıfatının önünde ‘Cumhuriyet’ yazıyor. Ama valinin, kaymakamın, benim önümde yazmıyor. Niye Cumhuriyet yazıyor. 84 milyonun hakkını savunmak için.” 

"SADECE İKİ DOSYADAKİ RANTIN MİKTARI 150 MİLYON DOLAR "

Gürsel Tekin de “Biz bu imar planlarının, bu çeteleşmelerin ne olduğunu 2012-2010 yılında kamuyla paylaşmışız" dedi. Tekin şunları söyledi:

"Hatta burada belgeleriyle, bilgileriyle şirketlerin, firmaların ve İstanbul rant haritası var. Emsalsiz vurgun dediğimiz vurgun, Türkiye Cumhuriyeti’nin Sayıştay Başkanlığı müfettişlerinin hazırladığı rapordur. Bu raporu hazırlayan Sayıştay Başkan Yardımcısı görevden el çektirildi. Bu adamın bir tek suçu vardı. Bu kardeşimiz aynı zamanda muhafazakardı. Geçmiş dönemde AKP'den aday olmak istemişti. Buna bile tahammül edilememiş. İstanbul rant haritasında, İstanbul’un tamamıyla ilgili rantın öyle bir rakam olduğunu söylediğimde hiç kimse ağzını bile açmadı. Bu şehri yöneten İBB Başkanımız çıkıp, 'Elimde 50 tane dosya var' diğer ve somut olarak iki dosyanın da bu olduğunu, önümüzdeki günlerde de 48 dosyanın daha açıklanacağını söylüyorsa kime inanacaksınız. Sadece iki dosyadaki rantın miktarı 150 milyon dolar. Bugün öyle aileler var ki sadece 700 TL ile geçiniyor. Bu da şu demektir. 150 milyon dolar, 150 bin ailenin bir yıllık geçimi. Yani 'Ben yoksulum, emekli maaşımı, hakkımı alamıyorum, işsizim' diyenlerin şunu bilmesi lazım; Bir ülkede yolsuzluk varsa, yoksulluktan kurtulmak şansın olmaz. İşte senin yoksulluğunun sebebi bu. Gelin buna son verelim. Araştırma Komisyonu kuralım diyoruz ses yok. Yargıda ses yok. Cumhuriyet savcılarına kendimi ihbar ettim, rant haritasını açıkladım. Hadi egemen güçlerden korkabilirsiniz, ama çağırın benden hesap sorabilirsiniz. 100 milyar dolar rant nedir? Ama şimdi görüyoruz ki toplumumuzun tamının özellikle imar rantının imanımızı bile nasıl aldığını herkesin görmesini istiyorum."  (ANKA)