CHP'den Kişisel Verileri Koruma Kurulu'na ikinci başvuru

CHP Grup Başkanvekilleri, 31 Mart seçimleri öncesi bazı yayın organlarında kişisel bilgileri yer alan belediye meclis üyeleri adaylarına ilişkin Kişisel Verileri Koruma Kurulu'na başvurdu. Başvuruda, "Seçim öncesi Soylu'nun açıklamaları göz önüne alındığında, bu haberin kaynağının İçişleri Bakanı ve İçişleri Bakanlığı olduğunu tahmin etmek güç değildir" denildi.

Abone ol

ANKARA - AK Parti’nin özellikle İstanbul seçimlerine itiraz sürecinde, seçmenlerin kişisel sağlık verileri başta olmak üzere kişisel verilerini kanuna aykırı biçimde ele geçirdiğini belirterek, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na başvuran CHP, ikinci kez kurula gitti.

CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç, 31 Mart seçimleri öncesi kanuna aykırı biçimde 'terör örgütleriyle ilişkileri olduğu' iddiasıyla bazı basın yayın kuruluşlarına doğum yerleri, dernek üyelikleri ve katıldıkları toplantılar servis edilen farklı siyasi partilerden belediye meclis üyesi adayları hakkında da Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na başvurdu.

SEÇİMDEN BİR HAFTA ÖNCE YAYINLANDI

CHP Grup başkanvekillerinin imzasıyla yapılan başvuruda, 31 Mart’ta yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri’nden 1 hafta kadar önce, bazı gazete, televizyon ve internet sitelerinde Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin belediye meclis üyelerinin kişisel verilerinin yer aldığı bir listenin, “İşte CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin PKK ile bağlantılı adayları” başlığıyla yayımlandığı anımsatıldı. Bu bilgileri yayınlayan kamu görevlerinin tespit edilmesi talep edilen başvuruda şunlar kaydedildi:

KANUNA AÇIKÇA AYKIRI: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun seçim öncesindeki belediye başkan ve belediye meclis üyesi adaylarının terör örgütleri ile bağlantılarını bildiklerini iddia eden sert söylemi göz önüne alındığında, bu haberin kaynağının İçişleri Bakanı ve İçişleri Bakanlığı olduğunu tahmin etmek güç değildir. Ortaya saçılan belgelerden anlaşıldığı kadarıyla vatandaşlarımızın etnik kimliklerinin, üyesi olduğu derneklerin, katıldıkları toplantıların, üyesi oldukları siyasi partilerin ve katıldıkları kamuya açık faaliyetlerin fişlendiği anlaşılmaktadır. 340 kişinin isim, soyisim, TC Kimlik numaraları, fotoğrafları, doğum yeri ve tarihleri, anne ve baba isimleri gibi özel nitelikli kişisel verilerin de yer aldığı fişlerin internet sitelerinde, gazetelerde ve televizyonlarda afişe edilmesi, anayasanın 'özel hayatın gizliliği' başlıklı 20’nci maddesi ile 6698 sayılı Kanun’un 4’üncü, 5’inci, 6’ncı ve 8’inci maddelerine açıkça aykırıdır.

SİYASİ ALGI OPERASYONUNA İMZA ATILDI: Kişisel bilgileri afişe edilen isimlerden bir bölümünün 31 Mart seçimlerinde belediye meclis üyesi seçildiği de dikkate alındığında, bir terör örgütüyle bağlantılı olarak deşifre edilen adayların, üye olarak görev yapmasında bir sakınca olmadığı, bu isimlerin, kamuoyu nezdinde seçim öncesinde küçük düşürülerek siyasi bir algı operasyonuna imza atıldığı anlaşılmaktadır.Tüm bu sebeplerle 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri öncesinde 340 kişinin kişisel verilerinin kanuna aykırı biçimde ve kişisel rızaları olmaksızın toplanması, temin edilmesi, işlenmesi ve basın yayın kuruluşlarına servis edilmesi sürecinin, 6698 sayılı Kanun’un 15’inci maddesi gereğince kurul tarafından incelenmesi, inceleme sonucunda vatandaşların rızaları dışında paylaşılan kişisel verilerinin imhasının ve bu verileri basın kuruluşlarıyla paylaştığı ortaya çıkacak kamu görevlileri hakkında Türk Ceza Kanunu’nun ilgili hükümlerince işlem yapılması amacıyla suç duyurusunda bulunulması ve sonuçlarıyla ilgili tarafımıza bilgi verilmesini talep ederiz.

(DUVAR)