CHP'den Suruç Katliamı davası için heyet: 'Zincirin ilk halkasıydı'

CHP, 33 gencin hayatını kaybettiği Suruç Katliamı'nın davasını izlemek için milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç, Mahmut Tanal ve Sezgin Tanrıkulu’ndan oluşan bir heyet oluşturdu.

Abone ol

DUVAR - 20 Temmuz 2015 tarihinde, Kobanê çocuklara oyuncak ve yardım eşyası götürmek amacıyla Suruç’ta bir araya gelen 33 genç, İŞİD'li Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün üzerindeki bombaları patlatması sonucu hayatını kaybetti. Suruç Katliamı ile ilgili görülen ana davada tek sanık ceza alırken; firari sanıklar için görülen davanın ise duruşması yarın Urfa'da görülecek.

CHP, davayı izlemek için heyet görevlendirdi. Heyette, İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Urfa Milletvekili Mahmut Tanal ve Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu yer aldı.

Suruç davası öncesinde adaletin sağlanması çağrısında bulunan Sevda Erdan Kılıç, firari sanıkların yakalanması için gereken adımların hızla atılmasını istedi. Erdan Kılıç, şunları dile getirdi:

'SURUÇ ZİNCİRİN İLK HALKASI'

“20 Temmuz 2015 tarihinde Kobane’deki çocuklara yardım eşyası götürmek üzere Türkiye’nin dört bir yanından yola çıkan gençler Suruç’ta bir araya geldi. Amara Kültür Merkezi'nde basın açıklaması yaptıkları sırada IŞİD’li bir teröristin üzerindeki bombayı patlatması sonucu 33 kişi hayatını kaybetmiş 100’den fazla vatandaşımız yaralanmıştı.

Dava devam ediyor. Biz de Cumhuriyet Halk Partisi adına milletvekili arkadaşlarımız Sezgin Tanrıkulu ve Mahmut Tanal ile birlikte yarınki duruşmayı takip etmek, Suruç’ta adalet arayanlarla dayanışmak için Şanlıurfa’ya gidiyoruz.

Suruç Katliamı, İŞİD’in düzenlediği saldırı zincirinin ilk halkasıydı. 3 ay sonra Ankara Gar Katliamı yaşandı. Bu saldırıyı yapan kişi de Suruç katliamcısının kardeşiydi.

'EVLATLARIMIZ ÖLÜRKEN, SANIKLAR ELLERİNİ KOLLARINI SALLAYA SALLAYA GEZDİ' 

Bu ülkenin evlatları özgürlük, barış, kardeşlik isteyip bir bir öldürülürken, Suruç Katliamı'nın firari sanıklarından olan ve aynı zamanda Interpol tarafından kırmızı bültenle de aranan İlhami Balı’nın ise elini kolunu sallayarak ülkemizde gezdiği ve bir de hastanelerimizde tedavi olduğu dava dosyasına girdi.

Bu da soruşturmadaki ihmaller zincirini gözler önüne seriyor. Suruç Katliamı ile ilgili başlatılan dava kapsamında, sadece bir sanık ceza alırken, diğer sanıklar bulunamadı.

'SANIK SANDALYESİ 9 YILDIR BOŞ'

Tam 9 yıldır süren Suruç Katliamı davalarında sanık sandalyesine bir kişi dahi oturmadı. Kaçak faillerin Suriye’de olduğu tespit edilmiş ancak kılını kıpırdatan yok. 33 evladımızın aileleri ise 9 yıldır göz yaşı döküyor.

Her duruşma bir hançer gibi yüreklerine saplanıyor. Reddedilen her talepleri canlarından can alıyor ancak mücadele etmeye devam ediyorlar. Biz de bu karanlıklar aydınlanana kadar Suruç için adalet talebimizi sürdüreceğiz."

(HABER MERKEZİ)