CHP’li Bülbül: Tasarruf genelgesi adı altında yerel basın engelleniyor
CHP'li Süleyman Bülbül, Tasarruf Genelgesi ile devlet kurumlarının yerel basın aboneliğini iptal etme ve ilanlarını durdurmasına tepki gösterdi.
DUVAR - CHP Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül, Tasarruf Genelgesi ile devlet kurumlarının yerel basın aboneliğini iptal etme ve ilanlarını durdurmasına tepki gösterdi.
Bülbül, kamu ve belediyelerin gazete aboneliğini ve ilan vermesini kısıtlayan maddeler içeren ‘Tasarruf Genelgesi’ ile gazetelerin zor durumda kaldığını belirterek şunları söyledi:
“Özgür basın sisteminin korunması, güçlendirilmesinde ve demokrasinin inşası konusunda önemli bir unsur olan yerel basın iktidarın yanlış politikaları sonucunda oldukça zor dönemlerden geçiyor.
İktidara muhalif olan yerel medya kuruluşları ceza, tehdit ve ambargo ile otosansüre zorlanırken gazeteciler haksız, hukuksuz gözaltı ve tutuklamalarla susturulmaya, korkutulmaya çalışılıyor. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün hazırladığı 2024 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye, 180 ülke içerisinde 158'inci sırada yer aldı. Bu verilere göre Türkiye, “çok vahim” olduğu ülkeler kategorisinde yer almaya devam etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzası ile yayınlanan sözde 'tasarruf genelgesi' ile kamu kurum ve kuruluşlarına “gazete alınmaması, zorunlu ilanlar dışında ilan yayımlatılmaması” kararı pandemiden bu yana ekonomik zorluklarla boğuşan yerel basına ciddi bir darbe vurmuştur.
'MADDE GENELGEDEN GERİ ÇEKİLMELİ'
Yerel basın tam destek beklerken böyle bir kararın çıkması, yayın hayatınıza son verin demektir. Bakın; 2019 yılında gazete sayısı bin 75, 2020’de bin 51, 2021’de 996, 2022’de 964 iken 2023’te 872’ye düştü. Yerel basının teşvik edilmesi, desteklenmesi gerekirken yerel basına engeller konularak kapatılması isteniyor.
Tasarruf genelgesinde yer verilen bu madde geri çekilmeli, basına köstek değil ekonomik destek olunmalıdır. Ayrıca, Basın İlan Kurumu yerel basına gerekli reklam ve ilan desteğini vermeli ayrımcılık yapmamalıdır. Aksi takdirde yüzlerce basın emekçisi işsiz kalacak, yayın kuruluşları kapısına kilit vuracaktır.”