Çiftçilikten Soma Katliamı’na giden süreç: Çizmelerimi çıkarayım mı?
13 Mayıs 2014, yakın tarihimizin kara günlerinden biri olarak tarih sayfalarındaki yerini aldı. Soma’da Türkiye tarihinin en büyük iş cinayeti yaşandı, 301 insan hayatını kaybetti.
Onur Yıldırım
Türkiye 13 Mayıs 2014 günü Soma’da Eynez maden ocağında aşırı kâr hırsı, üretim baskısı, özelleştirme, taşeronlaştırma ile dayıbaşılık adıyla yürütülen kuralsızlık ve denetimsizlik sonucunda ülkenin en büyük iş cinayeti ile yüzleşti. 13 Mayıs 2014 günü Eynez maden ocağına giden gazetecilerden birisi olarak, orada gördüklerim toplumun geniş bir kesiminde olduğu gibi bende de ciddi bir travma yarattı. Madencilerin ve ailelerin anlattıkları, yaşadıkları köle düzenini deşifre ediyordu. Ailelerin yaşadıkları acıları, anaların feryatlarını, madencilerin çalışma koşullarını, uğradıkları hak gasplarını belgelemek, tarihe not düşmek gerekiyordu.
Türkiye’nin en büyük iş cinayetini bir şekilde belgelemeli ve gelecek kuşaklara aktarmalıydık. Yoksa Soma Katliamı da toplumsal belleği zayıf ve geçmişi ile yüzleşemeyen Türkiye’de yaşanmış olan diğer katliamlar gibi hafızalardan silinip gidecekti. Türkiye’nin en büyük iş cinayetinin unutulmaması için, toplumsal bir hafıza oluşturmanın gerekliliği, bizim toplumsal ve vicdani sorumluluğumuzdu. Soma Katliamı’nı belgelemek ve gelecek kuşaklara aktarmak için; en önemlisi “unutulmasınlar” diye yazıldı bu kitap.
Kitapta, madenci aileleri, madenciler, maden mühendisleri, çiftçiler, coğrafyacılar, psikologlar, sendikacılar ve hukukçular ile konuşarak, tanıklıklar üzerinden toplumsal bir bellek oluşturmaya çalıştık. Bu katliamın sebeplerinin teknik değil, politik olduğunu düşündüğümüz için teknik ayrıntılardan olabildiğince uzak durduk. Yöre halkının Soma ve çevresinde maden ocakları dışında başka bir iş imkânı bulamıyor olmalarını, tarımın tasfiye edilmesini, bölgede artan işsizlik ve yoksulluğun insanları maden ocaklarında çalışmaya nasıl mecbur bıraktığını gözlemledik. Soma’ya farklı kentlerden gelip maden ocaklarında çalışan işçilerin, tarımın tasfiyesi ile topraklarından koparılmış küçük üretici çiftçilerin çaresizliğini gördük. Uygulanan neoliberal tarım politikaları ile toprağından koparılan çiftçilerin, özelleştirilen maden ocaklarında nasıl ucuz iş gücü oluşturduklarını gözler önüne sermeye çalıştık.
'Çizmelerimi Çıkarayım mı? / Soma… 13 Mayıs 2014' ile Soma’da yaşanan madenci katliamı üzerine çok boyutlu bir araştırma metni ortaya çıkarmak için çaba sarf ettik. Soma insanının acılı serüveninin her aşamasını, tanıklıklara dayanarak bütün gerçekliğiyle anlatıp, katliamın politik arka planının daha iyi görülebilmesini sağlamaya çalıştık.
Az da olsa başarabilmiş olmayı umut ediyoruz...