Cizre'de Akşener'e 'kayyım' şikayeti: Ev yerine park yapıyorlar

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Şırnak'a gitmek için geldiği Diyarbakır'da Türkçe, Kürtçe ve Zazaca pankartlarla karşılandı. Baba tarafından Diyarbakırlı olduğunu açıklayan Akşener, "Seçmen burada AK Parti ile HDP arasında bırakıldı. Eskiden Anavatan iktidarda ise Şırnak'ta Refah ve DYP'li vekil olurdu. Şırnak milletvekili Salih Yıldırım'ı bizi Meclis'te lime lime ederdi" dedi. Akşener, Diyarbakır'dan sonra Cizre'ye geçti. Cizre'de esnaftan bazıları sokağa çıkma yasakları sırasında yapılan operasyonlarla mağdur edildiklerini evlerinin yıkıldığını, ancak kayyımla yönetilen belediyelerin ev yapmak yerine park yaptığını söyledi.

Abone ol

DUVAR - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Şırnak ve Cizre'ye gitmek için geldiği Diyarbakır Havalimanı'nda Türkçe, Kürtçe ve Zazaca yazıların bulunduğu pankartlarla karşılandı. Akşener, seçim ittifakı ve barajın düşürülmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, seçim barajının yüzde 5 olması gerektiğini, İYİ Parti olarak 'Türkiye Milletvekili' kavramını getireceklerini söyledi.

Şırnak ve Cizre ilçesine gitmek için uçak ile Diyarbakır'a gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Diyarbakır Havalimanı'nda Kürtçe, Zazaca ve Türkçe, 'Baba ocağına hoşgeldiniz', 'Hoşgeldiniz Meral bacı', 'Hoşgeldiniz Başbakanımız Meral bacımız' yazılı pankartlarla karşılandı. Havalimanı önünde yöresel kıyafet giyen iki çocuk tarafından karşılanan Akşener, havalimanının VIP salonunda gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Akşener, 15 yıl aradan sonra Şırnak'a gideceğini ifade ederek, bölge halkıyla bir araya gelip sorunlarını dinleyeceğini söyledi. "Güneydoğu'daki seçmenin AK Parti ile HDP arasında tercih yapmak zorunda bırakıldığını" dile getiren Akşener, İYİ Parti olarak, güçlü bir alternatif oluşturduklarını söyledi. Akşener, konuşmasını şöyle sürdürdü, "15 yıl sonra Şırnak'a gideceğim. 15 yıl öncesi ve bugün arasında ne kadar fark olduğunu çok merak ediyorum. Şırnak'ta pek çok şey yaşandı. Oradaki vatandaşları dinlemek bizim görevimiz. Gittiğimiz her yerde insanlarımızın elini sıkıyoruz. Gittiğimiz yere bizden sonra ya diğer gün ya da diğer hafta bakanlar da gidiyor. Rekabet iyi bir şeydir. Türkiye'de maalesef seçmenin seçenek sayısı ikidir. Doğuda batıda iki seçeneği vardır. Batıya gittiğinizde CHP ile AK Parti arasında tercihe zorlanan bir seçmen kitlesi var, Güneydoğu ve Doğu Anadolu'ya geldiğimizde HDP ile AK Parti arasında tercih yapmak zorunda kalan seçmen kitlesi var. Biz güçlü ve alternatif seçenek oluşturuyoruz. Partimizin dikkatle izlendiğine inanıyoruz. Türkiye'nin yüzde yüzüne talibiz. Böyle olunca İYİ Parti'nin kuvvetli bir seçenek olması seçmene iyi gelecektir. Çünkü, rekabet iyi bir şeydir. Şöyle anlatayım, Anavatan Partisi iktidarda ise Şırnak'ta Refah Partisi ile DYP'nin milletvekilleri olurdu. O iktidarda bir rahatsızlık olduğu zaman, derdinizin çözülmesiyle ilgili bir problem olduğunda diğer iki millletvekiline gitme durumunuz oluyordu. Bu durum iktidar partisinin seçmene daha iyi davranmasına neden oluyordu. Şırnak milletvekili Salih Yıldırım'ı hatırlıyorum, bizi Meclis'te lime lime ederdi, Şırnak'ın sorunlarıyla ilgili. Şimdi bu kalmadı. Seçmen kutuplaşmasının olduğu yerlerde sizin sorunlarınız yerine daha farklı meselelerin gündeme geldiğini biliyorum. Biz bugün gezip vatandaşlarla bir araya geleceğiz. Biz programımızı yazdık ama seçime yönelik projelerimizi şehir şehir gezerek insanları dinleyip hazırlıyoruz."

'BARAJ SORUNUMUZ YOK'

Seçim barajı ve seçim ittifakı konusuna da değinen Akşener, "Parti programımızda da seçim barajının yüzde 5 olması gerektiği ve bir de Türkiye Milletvekili diye bir kavramı getiriyoruz. Bunun bir dağıtım sistemi var. Hangi şekilde olursa olsun barajı aşamayacak ama belli yerlerde güçlü siyasi alanlar var, onların da Meclis'te temsilini sağlayacak önerimiz var. Ama bugün baktığımızda bizim baraj ile ilgili bir sorunumuz olmadığını, ittifak açısından da biz iktidara diyoruz" dedi.

İYİ Parti'de 'taktik hata' görevden aldırdı

'BABAMIN AİLESİ DİYARBAKIR'DAN YUNANİSTAN'A GİTTİ'

Havalimanı önünde 'Baba ocağına hoşgeldin' pankartıyla karşılanan Akşener, babasının ailesinin Diyarbakır'dan Yunanistan'a gittiğini hatırlattı. Akşener, "Babamın ailesi Yunanistan'a Diyarbakır'dan gitme. Burada Küçükkadıköy ile Büyükkadıköy var, oradan gitme. Ben bunu yıllardır söylüyorum ama genel başkanlığa yürüyünce o zaman duyuruldu. DYP'de ilk seçildiğim dönemlerde Salim Ensarioğlu'na derdim, 'benimle iyi geçinin yoksa Diyarbakır'dan aday olurum' diye. Babamın tarafı buralıdır" diye konuştu.

Akşener, açıklamasının ardından partililer tarafından davul zurnayla Şırnak'a uğurlandı. Akşener, Şırnak'taki ilk ziyaretin Cizre ilçesine yapmasının ardından kente giderek, Şırnaklılar'la bir araya gelecek.

'EV YAPMAK YERİNE PARK YAPIYORLAR'

Diyarbakır'dan karayolu ile Şırnak'ın Cizre ilçesine geçen Meral Akşener, esnafı ziyaret etti. Akşener için polis güvenlik önlemi alırken, esnaftan bazıları sokağa çıkma yasakları sırasında yapılan operasyonlarla mağdur edildiklerini evlerinin yıkıldığını ancak kayyımla yönetilen belediyelerin ev yapmak yerine park yaptıklarını söyledi. Akşener ise bu konunun takipçisi olacaklarını söyledi.

'DÜNYADA AKIL FİRARRDA'

Cizre'deki temasları sırasında kendisini takip eden gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak kabul etmesi ile ilgili bir soru üzerine şöyle dedi:

"Sanıyorum ABD’de de artık dış politika iç politikanın öznesi olmaya başladı. Dünyada akıl firarda. ABD kabul etmişti zaten Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu ama 6 ayda bir başkanlar erteliyordu. Birden kabul edildi. İslam dünyası açısından kabul edilebilir değil. Ama itirazlara bakınca çok cılız. Mısır ve Suudi Arabistan’la konuşmadan Trump’ın böyle bir hareket böyle bir eyleme geçebileceği bu sözleri söylemesi gerçekçi görünmüyor. Bizim açımızdan bakınca iktidarımızın verdiği tepkiye itirazımız yok. Fakat, İsrail’e bir tepki gösterirken, Trump hakkında başta Cumhurbaşkanı olmak üzere kimsenin ağzından bir kelime duymadım. Kararı veren Trump, İsrail’e salvo var. Eğer İsrail’i bu konuda sorumlu tutyorsanız Küreciği kapatın. ABD’yi sorumlu tutuyorsanız ona göre tavır almanız lazım. ‘Heyt Heyt’ sonu yok, arkası yok tavırlarla Türkiye’nin inandırıcılığını kaybettiğine inanıyorum."

'LOZAN TARTIŞMASI MAN ADASI VE ZARRAB DAVASI' NEDENİYLE BAŞLATILDI'

Akşener, Lozan Antlaşması ile ilgili yapılan tartışmalar konusunda ise şunları söyledi: "Kudüs, arkasından Lozan’ın tartışmaya açılması. Biz neyi tartışıyorduk bundan önce Man Adası’nı, Zarrab davasını. Ben tarihçiyim üniversitelerde 15 yıl bu konuları anlattım. Bildiğim bir konu. Öncelikle ben bizi yönetenlere 100 sayfa tarih okumalarını tavsiye ediyorum. Lozan’ın tartışmaya açılmasının iki motivasyonu var. Birincisi Man Adası, Zarrab Davası, Kudüs konusunda bağırdın çağırdın da ne oldu sonra sorusunu örtmek üzere bir davranış olarak görüyorum. İkincisi ise, bu arkadaşlarımız yıllarca ‘Lozan zafer mi hezimet mi’ şeklindeki kitapları okuya okuya geldikleri için bununla ilgili bir şuur altları var. Lozan’ın lüzümsuz olduğuna dair bir şuur altları var. İç politikadaki dertleri örtmek içinse bunu anlarım amenna. Ama geçmişin getirdiği şuur altları ise sakıncalı bir durum. Çünkü, Lozan bizim devletimizin kuruluş belgesidir. Anlaşma değildir, ‘Antlaşma’dır. Yalnızca Yunanistan’la Türkiye arasında değildir. Milli mücadele sonrasında Türkiye’yi işgal eden herkesledir."

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun gösterdiği belgeler konusunda ise İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, şu değerlendirmeyi yaptı: "Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği belgeleri görmediğim için bir şey söyleyemeyeceğim. Ama şöyle bir soru var: Sayın Kılıçdaroğlu 'Buradan para gitti' diyor. Sayın Erdoğan ‘Gitmedi, oradan geldi’ dedi. Ne enişteymiş. Öğretmen emeklisi 2.5 milyon doları nasıl biriktirdi. Bu paranın kaynağıdır esas olan. Ha gitmedi geldiyse neyin karşılığı geldi? Geldiğini kabul edelim. Nereden abi? Gittiğini kabul edelim, nasıl biriktirdin abi? İktidar medyasına bakıyorsunuz Zarrab hain oldu, kripto FETÖ’cü oldu, Savama ajanı bile oldu. Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği belgeyi zaten herkes biliyormuş. Üzüldüğüm konu rüşvet konuşuluyor. ABD’de yaşananlar ülkem adına itibar kaybettirici herkesi rahatsız ediyor."