Çocukluk çağı kanserlerinin 13 belirtisi
Prof. Dr. Betül Tavil 15 Şubat ‘Dünya Çocukluk Çağı Kanseri Günü’ kapsamında çocukluk çağı kanserleri hakkında bilgi verdi.
DUVAR - Dünyada her yıl 15 yaşın altındaki 350 bin çocuk, Türkiye’de ise yaklaşık 3 bin 500-4 bin çocuk kanser tanısı alarak tedavi görüyor. Çocukluk çağı kanserleri tüm kanserlerin yüzde 1’ini oluşturuyor. Dünyada her yıl oluşan kanserleri yüzde 2-4 kadarı 19 yaş altı çocuk yaş grubunda gelişiyor ve giderek daha sık görülüyor. Erken tanı ve tedavi alanındaki teknolojik gelişmeler çocukluk çağı kanserlerinin tedavi başarısını artırıyor.
15 Şubat ‘Dünya Çocukluk Çağı Kanseri Günü’ kapsamında çocukluk çağı kanserleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Betül Tavil, şunları söyledi:
"Günümüzde gelişmiş ülkelerde her 900 erişkinden biri çocukluk çağı kanseri geçirmiş ve iyileşmiş/ kurtulmuş durumda. Çocukluk çağında erişkinlerden farklı olarak daha çok embriyonel tipte kanserler görülüyor. Çocukluk çağı kanser tanısı alan olguların yaklaşık yüzde 5’inde kanser oluşması/gelişmesinde genetik nedenler rol oynuyor. Bu kalıtsal hastalıklar arasında Down sendromu, nörofibromatozis (vücutta sütlü kahve lekeleri ile karakterize), tüberoskleroz, kromozom kırık sendromları (Fanconi anemisi, Bloom sendromu, Ataxi-Telenjiektazi vb.) ve vücudun bir yarısının diğer yarısına göre daha büyük olması (hemihipertrofi) sayılabilir. Ancak çoğu çocukluk çağı kanserinin nedeni belirlenemiyor. Bu yüzden çocukluk çağı kanserleri için bir tarama programı yok.
Halk arasında kan kanseri olarak bilinen lösemiler en sık görülen çocukluk çağı kanserleri arasında ilk sırada yer alıyor. Türkiye ve dünyada çocukluk çağında görülen kanserlerin yüzde 30’unu lösemiler oluşturuyor. Beyin tümörleri ikinci sırada ve lenfoma adı verilen lenf bezi kanserleri (Hodgkin ve Hodgkin dışı lenfoma) ise üçüncü sırada yer alıyor. Onu sırası ile nöroblastom (böbrek üstü bezinden köken alan bir tümör), Wilms tümörü (böbrek tümörü), yumuşak doku sarkomları (Rabdomiyosarkom ve Ewing sarkoma) izliyor. Kemik kanseri (osteosarcoma), cilt kanseri (malign melanoma), göz kanseri (retinoblastoma), karaciğer kanserleri (hepatoblastoma ve hepatoselüler karsinoma) ise daha az sıklıkta görülen diğer çocukluk çağı kanserleri arasında sayılabilir. Çocukluk çağı kanserleri her yaşta görülebilmesine rağmen özellikle embriyo dönemindeki kalıntılardan köken alan embriyonel kanserler hayatın ilk beş yılı içerisinde daha sık görülüyor.
Çocukluk çağı kanserlerinde kanser tipine göre kemoterapi, radyoterapi, cerrahi tedaviler, kök hücre nakilleri ve bunların değişik kombinasyonları kullanılmaktadır. Erken tanı konulması, son yıllarda tanı ve tedavi alanındaki teknolojik gelişmeler, takip olanakları, destek tedavilerdeki gelişmelerle birlikte standart riskli lösemiler ve lenfomalarda iyileşme oranları yüzde 90 ve solid tümörde iyileşme oranları yüzde 70’lere ulaşmıştır. Bu başarılı sonuçları sağlayabilmek için önemli basamaklardan biri çocukluk çağı kanserlerindeki farkındalığı artırarak erken tanının sağlanmasıdır.
Kanser bulaşıcı bir hastalık değildir. Fakat hem hastalığın kendisi hem de uygulanan tedavilerin bağışıklık sistemini etkilemesi nedeniyle hastalar enfeksiyonlara daha yatkın hale gelmektedir. Bu nedenle kanser tedavisi gören çocukların tedavi süresince maske takmaları ve hijyen tedbirlerine uymaları enfeksiyonlardan kaçınmak için önem taşımaktadır.
Çocukluk çağı kanserlerinde kesin bir korunma yolu yoktur. Ancak kansere karşı koruyucu olabilecek önlemler aşağıdaki gibi sıralanabilir;
· Sağlıklı yaşam açısından iyi beslenmek ve paketli hazır gıdaların tüketimini azaltmak,
· Enfeksiyonlardan korunmak,
· Bağışıklık sistemini güçlendirmek,
· Fiziksel aktiviteyi artırmak ve spor yapmak,
· Kimyasal karsinojen maddelerden uzak durmak,
· Radyasyon ve manyetik alandan uzak durmak,
· Güneş ışınlarına aşırı maruziyetten kaçınmak ve her mevsim güneş koruyucu kullanmak.
Özetle; tüm çocukların düzenli doktor kontrolünde olmaları önemlidir. Ailelerin herhangi bir kanser şüphesi durumunda tam teşekküllü bir sağlık kurumuna başvurmaları gerekmektedir. Çocukluk çağı kanserleri günümüzde tedavi başarısı yüksek hastalıklardır. Bu başarı ancak erken tanı ile mümkündür.
Bu belirtiler varsa dikkat!
Sevgili anneler-babalar; çocuğunuzda aşağıdaki belirtiler varsa mutlaka bir çocuk hematoloji-onkoloji hekimine başvurmayı ihmal etmeyin.
1. Açıklanamayan kilo kayıpları
2. Lenf bezelerinde büyüme
3. Antibiyotik tedavisine yanıt vermeyen ateş
4. Kemik ağrısı, yürümeye başlamış bir çocuğun yürümeyi reddetmesi
5. Halsizlik, yorgunluk, kansızlık
6. Son dönemde sık enfeksiyon veya iyileşmeyen enfeksiyonlar
7. Travma olmaksızın veya travmayla orantısız şekilde kolay morarma
8. Karın şişliği
9. Vücudun herhangi bir yerinde ele gelen şişlik veya kitleler
10. Özellikle sabahları olan şiddetli baş ağrısı ve eşlik eden fışkırır tarzda kusma
11. Son dönemde olan kişilik değişiklikleri ve okul başarısında düşme
12. Yürüme bozukluğu, denge problemleri
13. Göz bebeği ortasında/pupillada mat renk değişimi, gözde kayma, çift görme"