Çoklu baroda son viraj: ‘Haftaya kuruluşumuzu ilan edeceğiz’

ANKARA- AK Parti ve MHP oylarıyla kanunlaşan ‘çoklu baro’ düzenlemesi yürürlüğe girdikten sonra avukat sayısı 5 bini geçen İstanbul ve Ankara’da yeni baro kurma girişimleri başladı. Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve 80 il barosunun itirazlarına rağmen 15 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme kapsamında iki büyük ilde yeni baroya ilişkin henüz resmi bir adım atılmadı.

Diğer yandan yeni barolar, aralık ayında yapılacak Türkiye Barolar Birliği seçimlerine delege gönderebilmek için ekim ayındaki baro seçimlerinde genel kurullarını gerçekleştirmek zorunda. Bu kapsamda çalışmalarına hız veren Ankara ve İstanbul’daki 2’inci baro girişimlerinin bu süreçte kuruluşunu gerçekleştirmesi halinde TBB’de baro başkanı dâhil 4 delege ile temsil edilebilecek.

İSTANBUL’DA YENİ BARO İÇİN SON VİRAJ: ‘HAFTA İÇİNDE BAŞVURU YAPACAĞIZ’

İstanbul’da 2 No'lu Baro için yürütülen çalışmalar kapsamında şu ana kadar bin 800 civarında imza toplandı. Hukukçular Derneği Başkanı ve İstanbul 2 No'lu Baro Kurucular Kurulu Üyesi Cavit Tatlı, imzaların henüz bin tanesinin ellerine ulaştığını söyledi. Türkiye Barolar Birliği’nin yeni barolar için açtığı e-imza sistemini kapatmasının ardından imzaları doğrudan elden topladıklarına dikkat çeken Tatlı, imzaları toparlama sürecinde olduklarını ifade ederek, “Şu an bin 800 civarında avukata ulaştık. Bunlardan bin kişinin imzası da genel merkezimize ulaştı. İmzaları elden toplamak biraz vakit alsa da kuruluşumuzu haftaya Ankara’da başvuru yaptığımız zaman ilan edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

‘BU AY İÇERİSİNDE BAROYU KURDUĞUMUZ TAKDİRDE TBB’YE DELEGE YOLLARIZ’

Yeni baroların, Barolar Birliği’ne delege gönderme sürecine ilişkin de yanlış bir algı oluşturulduğunun altını çizen Tatlı, delege sistemine ilişkin şunları söyledi:

“Yeni baroların TBB’ye delege gönderebilmesi için üye kayıt işlemlerini bugün (18 Eylül) tamamlamaları gerek yönünde yanlış bir algı var. Kurulmayan baro için süreç işlemeye başlamaz. Eylül ayı içeresinde biz baroyu kurup ekim ayında da genel kurul yaparsak, TBB’ye de delege göndeririz. Hukuken hiçbir eksiklik yok. Böyle bir algı oluşturmaya çalışanlar kendi düşüncelerini hukuka uygulama çabası içindedir. Eğer biz bu ay içerisinde baromuzu kurarsak da TBB ya da ilçe seçim kurulu bu hakkımızı elimizden almaya kalkarsa hakkımızı sonuna kadar takip ederiz. Yeni kurulmuş bir baronun elinden iki yıl baro başkanını, 4 yıl da TBB başkanını seçme hakkını almak hiçbir hukuk sisteminin koruyacağı bir şey değildir.”

‘İSTANBUL BAROSU SEÇİMLERİNE KATILMAYACAĞIZ’

Tatlı, ekim ayı içerisinde yapılacak İstanbul Barosu seçimleri için de aday çıkarmayacaklarını kaydetti. İstanbul Barosu ile ilgili hiçbir çalışmaları olmadığını belirten Tatlı, “Seçimin olacağı gün de orada olmayacağız. Zaten seçime kadar da biz baromuzu kurmuş olacağız” dedi.

ANKARA’DA YENİ BARO: ‘BİR GRUBUN YANSIMASI ŞEKLİNDE OLMAYACAK’

Ankara Barosu’nda önceki yıllarda Baroda Birlik Grubu olarak seçimlere katılan avukatlar yeni baro için çalışmalarını sürdürüyor. Ankara 2 No’lu Baro Kurucular Kurulu Üyesi Avukat Eyüphan Korkmaz, “Geçmiş yıllarda Ankara Barosu seçimlerine Baroda Birlik grubu şeklinde giriyorduk. Ancak en son seçimlerde Milliyetçi Avukatlar ile birlikte seçime girdik ve 2 bin 283 oy aldık. Yeni kuracağımız baro bir grubun yansıması şeklinde olmayacak. Bizim temel derdimiz kuşatıcı olmak. Çünkü bütün avukatların sorunları aynı. Mevcut baro hukuka ilişkin sorunları çatışma ile çözmeye çalışıyor. Biz ise diyalog ile mesafe almaya çalışacağız” diye konuştu.

‘ANKARA BAROSU SEÇİMLERİNE ADAY ÇIKARTMAK KENDİMİZ İLE ÇELİŞMEK OLUR’

Ankara’da yeni baroyu bir ay içerisinde kurmayı hedeflediklerini belirten Korkmaz, “Şu ana kadar 700 imza topladık. Çalışmalarımız meslektaşlarımıza dağıttığımız broşürlerin yardımı ile sürüyor. Bir ay içerisinde çalışmalarımızı tamamlamayı hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi. Korkmaz, yaklaşan Ankara Barosu seçimlerine de katılmayacaklarını belirterek, “Ankara Barosu seçimlerine aday çıkartmayacağız. Ankara Barosu’ndan ayrılmak gibi bir tercihimiz varken seçimlere katılmak kendimizle çelişmek olur“ dedi.