Çöp poşetli sevk: 'Şüpheliye kızmamız hak ihlalini mazur gösteremez'

Eski polis şefi Mustafa Böğürcü ve hukukçu Murat Aydın, cinayet sanığının adliyeye çöp poşeti içinde darp edilerek sevk edilmesini değerlendirdi: 'Suçu ne olursa olsun kötü muamele kabul edilmemeli.'

Abone ol

İSTANBUL - Polis memuru Şeyda Yılmaz'ın katil zanlısı 19 yaşındaki Yunus Emre Geçti, çöp poşeti giydirilerek hayvan izleme aracına bindirildi ve adliyeye sevk edildi. Geçti'nin adliyeye götürüldüğü sırada darp edildiği de kameralara yansıdı.

27 yaşındaki kadın polis memurunun ölümüyle sonuçlanan silahlı saldırıyı düzenleyen Geçti, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı açıklamaya göre, gözaltındayken karakoldan firar etti. Motosiklet hırsızlığı suçundan hakkında işlem yapıldığı sırada firar eden Geçti, Ümraniye'de yakalama çalışmaları sırasında  K.H.S. isimli polis memurunun silahını belinden aldı. Ateş açan Geçti, polis memuru Şeyda Yılmaz'ı öldürdü, K.H.S. isimli polis memuru da yaralandı.

'KARAKOLDAN KAÇMIŞ, RİSK ANALİZİ YAPILMAMIŞ'

Kendisi de yaralanan saldırgan, olay yerine gelen güvenlik güçleri tarafından yakalandı. Gazete Duvar'a konuşan eski polis şefi Mustafa Böğürcü, Şeyda Yılmaz'ın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olayda, Geçti'nin karakoldan kaçtığına dikkati çekerek, "Adam karakoldan kaçmış. Panik halinde aramaya başlamışlar. Ama risk analizi yapılmamış. 26 suç kaydı olan birinin polisle çatışmaya girme ihtimali yüksek. Ama bu ihtimal göz önünde bulundurulmamış ve karakol polisi şahsı arama çalışmalarına katılmış. Normalde asayiş şubeye bağlı sivil ekipler gidip, zanlıyı sessizce gözaltına alabilirdi" dedi.

'ARAÇ ALACAĞINIZA EKİPMAN ALIN'

"Muhtemelen olay yerindeki iki polisten birisi, şahsın kaçmasından sorumlu. Çünkü şahıs bulunamazsa, gözaltı aşamasında firar ettiği için açığa alınacak ilk kişi, kaçıran olur" diyen Böğürcü, Geçti'nin polis memuru K.H.S.'nin belinden tabancayı almasına yönelik şu değerlendirmeyi yaptı:

"Devlete bu kadar araç satın alacağınıza, polise Avrupai ekipman alın. Polis gidip kendisi satın alıyor o kılıfları. Kilitli kılıf olsaydı o silah çıkarılamazdı."

'HUKUK DEVLETİNDE BÖYLE BİR ŞEY OLMAZ'

Geçti'nin gözaltına alınması ve adliyeye sevk edilmesi sırasında çöp poşetiyle sarılıp hayvan izleme aracına bindirilmesine yönelik de konuşan Böğürcü, "Hukuk devletinde böyle bir şey olamaz. Polis teşkilatı bu hareketi yapamaz. Bir an önce İstanbul Asayiş Şube Müdürü açığa alınmalı. Onun bilgisi olmadan bu hareket yapılamaz" ifadelerini kullandı.

'TAZMİNAT ALIR'

Hukukçu Murat Aydın ise, Geçti gözaltına alındıktan sonra kameralara yansıyan görüntülerle ilgili, "Kim olursa olsun, hangi suçu işlerse işlesin, kötü muamele edilemez. Katil zanlısı, Anayasa Mahkemesi veya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurursa tazminata hak kazanabilir. Gazetecilerin gözü önünde bunu yapanlar nezarette neler yaptı sorusu cevaba muhtaç. Şüpheliye kızgın olmamız, hak ihlalini mazur görmemizi gerektirmez." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye'de ceza infaz sisteminin çöktüğüne ve suç işleyenleri ıslah etmek yerine cezaevine kapatma yolunun seçildiğine dikkati çeken Aydın, "Cezaevleri doldu diyerek af çıkartanlar, hepimize hayatı zindan eden böyle kişileri tehlikeli görmüyor. İktidar, kendi bekasına yönelik suçları tehlikeli sayıyor" dedi.

'ÇOCUKKEN KORUNMAMIŞ'

"Timsah gözyaşları döküyorlar" diyen Aydın, katil zanlısı Geçti'nin 19 yaşında olduğunu ve 26 suç kaydının bulunduğunu belirtti ve şunları söyledi:

"Şüpheli, suçların bir kısmını çocuk yaşta işlemiş. Ama iyileştirici tedbirler alınmadı ve çocuk koruma sistemi çalışmadı. Bu çocuğa 'suç makinesi' diyoruz ama bu çocuğu korumakla ilgili ne yaptık?"

'TOPLUMUN VE DEVLETİN SORUMLULUĞU VAR'

Cumhurbaşkanı'na hakaret suçu için kurulan birimdeki polislerin, sokakta asayişi tesis etmek için kullanılması halinde asayiş sorununun ortadan kalkacağını da ifade eden Aydın, "Burada tek sorumlu iktidar ya da polis de diyemeyiz. Af çıkarttığı için iktidara oy verenler de sorumlu. Cezaevinde ıslah rejimini uygulamayanlar da sorumlu. Tahliyeden sonra denetim ve izleme çok yetersiz. Bir kişi suç makinesi olmuşsa bunda toplumun ve devletin de sorumluluğu var" diye konuştu.