Cumartesi Anneleri Nihat Aydoğan'ın akıbetini sordu: Dosya adliyenin tozlu raflarında bekliyor
Cumartesi Anneleri/İnsanları, 922'nci hafta açıklamalarında Nihat Aydoğan için adalet istedi: "Dosya halen açık ancak adliyenin tozlu raflarında bekliyor."
DUVAR - Cumartesi Anneleri/ İnsanları, kayıpların akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için her hafta düzenledikleri eylemin 922'ncisini online yaptı. Bu haftaki eylemde 1994 Yılında Mardin'in Midyat ilçesinde evinden gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan Nihat Aydoğan için adalet istendi.
"922 haftadır gözaltında kaybetmelere dair gerçekleri anlatmak ve bu zulmün yaşandığını inkâr edenlerin iddialarını çürütmek için sesimizi yükseltiyoruz. Çünkü Devlet, gözaltında kaybetmelerle ilgili hakikatleri açığa çıkarma yükümlülüğünü yerine getirmiyor" denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"39 yaşındaki Nihat Aydoğan Mardin Midyat/ Doğançay köyünde yaşıyordu. Korucu olmak istemeyen Doğançaylılar üzerinde yoğun bir baskı vardı. Daha önce gözaltına alınıp ağır işkence gördükten sonra serbest bırakılan Nihat Aydoğan da güvenlik güçlerinin tehdidi altındaydı.
30 Kasım 1994 sabahı erken saatlerde Aydoğan ailesinin evi çok sayıda özel tim, asker ve korucu tarafından basıldı. Eşi ve çocuklarının önünde darp edilen Nihat Aydoğan elleri ve gözleri bağlı, kanlar içinde önce Midyat Jandarma Karakolu’na, oradan da Mardin Jandarma Merkez Komutanlığı’na götürüldü. Nihat Aydoğan’dan bir daha haber alınamadı.
Resmi makamlar Nihat Aydoğan'ın gözaltına alındıktan 20 gün sonra nöbetçi savcılığa sevk edildiğini ve ifadesi alındıktan sonra da serbest bırakıldığını iddia etti. Bunun üzerine eşi bir arzuhalciye yazdırdığı dilekçe ile savcılığa başvurdu. Savcı, eşi Halime Aydoğan’a “Eşin dağa gitmiştir, bir daha da bu kapıya gelme” dedi.
Uzun yıllar sonra Nihat Aydoğan için nüfus kütüğüne ölüm kaydı düşüldüğü açığa çıktı. Ailesinin “Öldüyse mezarı nerede?” sorusu cevapsız bırakıldı. Nüfus İdaresine ölüm bildiriminde bulunan köy muhtarı, jandarma komutanının baskısı sonucunda gerçek olmayan bu bildirimi düzenlemek zorunda kaldığını itiraf etti.
Aydoğan Ailesi’nin bugüne kadar yaptığı tüm başvurular sonuçsuz bırakıldı. Etkin bir soruşturma yürütülmedi. Aydoğan Ailesi, bölgede açığa çıkan tüm toplu mezarlar için Nihat Aydoğan’a ait kalıntılar da olabilir diye girişimlerde bulundu, dosyayı canlandırmaya çalıştı.
Son olarak, içinde Nihat Aydoğan’ın da olduğu Midyat kayıpları ile ilgili İnsan Hakları Derneği aracılığı ile tekrar başvuru yapıldı. Yapılan başvuru üzerine Midyat Savcılığı bir fezleke hazırladı ve bu kişilerin kaybedildiklerine dair bilgi olmadığını iddia ederek, dosyayı kapatılması talebiyle Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür’ün, JİTEM’in varlığı ve işlediği cinayetlerle ilgili 4 Kasım 2021 tarihinde basında yer alan röportajının ardından, soruşturma kapsamında ifadesinin alınması talebi ile avukatların yaptığı başvuru, savcılık tarafından kabul edilmedi. Dosya halen açık ancak adliyenin tozlu raflarında bekliyor.
922. haftamızda devletin koruması altındayken kaybedilen Nihat Aydoğan’ın akıbetinin açığa çıkarılması ve suçun failleri hakkında etkin soruşturma ve kovuşturma yürütülmesini talep ediyoruz.
Kaç yıl geçerse geçsin; Nihat Aydoğan için, tüm kayıplarımız için, adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 223 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz." (HABER MERKEZİ)