Cumartesi Anneleri: Sizden alacağımız var

Galatasaray Meydanında oturma eylemleri yasaklanan Cumartesi Anneleri, adalet talepleri için bir araya geldi: Bizim alacağımız var sizlerden. Evlat alacağımız var, kardeş alacağımız var, baba alacağımız var...

Abone ol

DUVAR - İçişleri Bakanlığı ve Beyoğlu Kaymakamlığı tarafından Galatasaray Meydanı'ndaki oturma eylemleri yasaklanan Cumartesi Anneleri, 777’inci hafta buluşmasını İHD İstanbul Şubesinin bulunduğu sokakta gerçekleştirdi. Bu haftaki buluşmada, 1995 yılında gözaltında kaybedilen Rıdvan Karakoç için adalet talep edildi. Bu haftaki açıklamaya kayıp yakınları, HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ile Sezai Temelli, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, sanatçı Pınar Aydınlar da katıldı.

ADALET MÜCADELESİ...

Bu haftaki açıklamayı gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun okudu. Rıdvan Karakoç'un gözaltında kaybedilme hikayesine değinen Tosun şunları söyledi: "34 yaşındaki Rıdvan Karakoç İstanbul'da yaşıyordu. Kürt siyasi partileri ile sanat ve kültür kurumlarında çalışmalar yürütüyordu. 1994 yılında gözaltındaki bir kişinin verdiği ifade doğrultusunda hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Ardından Karakoç Ailesi'nin evi polis tarafından ablukaya alındı. Ailenin evine defalarca baskın düzenlendi. Eve gelemeyen Rıdvan, ailesi ve avukatı ile düzenli bir biçimde haberleşti. Gözaltına alınması halinde kullanılmak üzere Avukat Eren Keskin'e posta ile vekâlet gönderdi. Rıdvan'ın ailesi ve avukatı ile haberleşmesi 15 Şubat 1995 tarihine kadar devam etti. Bu tarihten sonra bağlantı kesildi. Evdeki polis ablukası kalktı, polis baskınları son buldu."

Karakoç Ailesi'nin tüm mercilere başvuru yaptığını ancak sonuç alamadığını belirten Tosun, "Gözaltına alındığı inkâr edilen Rıdvan için devletin tüm kurumları 'Bizde yok' cevabı verdi. 110 günlük ısrarlı bir arayışın ardından Rıdvan Karakoç'un ağır işkence izlerini taşıyan bedenine Altınşehir Kimsesizler Mezarlığı'nda ulaşıldı" diye konuştu.

Rıdvan Karakoç'u gözaltına alanların ve sorgulayanların tespit edilmesi mümkünken hukuk işletilmediğini ve failler korunduğunun altını çizen Tosun, sorumluların cezalandırılması için yetkililere çağrı yaptı.

'25 YILDIR ZULMÜ DİLE GETİRİYORUZ' 

Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç da, ağabeyinin kaybolduğu zaman diliminde gözaltında öldürülen Hasan Ocak’ın ailesinin tesadüfen ağabeyinin fotoğrafını görüp bir başka gözaltında kayıp olan Kenan Bilgin’e benzetmelerinin ve kimsesizler mezarlığında cansız bedenine ulaşmalarının öyküsünü anlattı. Ağabeyine ve ailesine düşman muamelesi yapıldığını dile getiren Karakoç, “25 yıldır yapılan zulmü dile getirmeye çalışıyoruz. Başka acılar yaşanmasın diye çeyrek asırdır bu onurlu insanlık mücadelesini veriyoruz. Feryatlarımıza, haykırışlarımıza, ortadaki delillere rağmen devlet adım atmıyor. 25 yıldır adalet bekliyoruz. Devletin hiçbir kurumunun adaleti tesis etmek gibi bir derdi yok. Ama biz bu onurlu mücadeleyi asla bırakmayacağız. Yargılanmaktan kurtulamayacaksınız” dedi.

'DEVLET AKLI BU COĞRAFYADA YETİŞMİYOR'

Rıdvan Karakoç’un ve ailesinin avukatı Eren Keskin, Karakoç’un kaybedilmeden önce kendi ofisine gelerek takip edildiğini ve kaçırılabileceğini söylediğini aktardı. “Devlet aklı bu coğrafyada değişmiyor” diyen Keskin, 90’lı yıllarda öldürülmekten, şimdi ise tutuklanmaktan korktuklarını dile getirdi. Keskin, “Ama o kirli savaş döneminin başta Mehmet Ağar olmak üzere bütün aktörleri bugün iktidarın yanında. Katillerin hepsi aramızda dolaşıyor, bilmiyoruz. Kısa bir süre önce ortadan yok olan Mehmet Bal’dan da haber alınamıyor. İnsan hakları savunucuları olarak Bal’ın da kaybedilmesinden endişeliyiz” ifadelerini kullandı. Karakoç, “Geçmişle hesaplaşalım. Hesaplaştıkça özgürleşeceğiz” dedi.

'BİZİM SİZDEN ALACAĞIMIZ VAR' 

Gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız ise şunları söyledi: "Bizim alacağımız var sizlerden. Evlat alacağımız var, kardeş alacağımız var, baba alacağımız var, mezar hakkımız var, sevdiklerimizin akıbetini öğrenme hakkımız var. Bizim canlarımız kendileri çıkıp gitmediler. Devletin güvenlik güçleri tarafından götürülüp kaybedildiler. Ama davacıyız. Kayıplarımızın, Asiye Anne ve gözleri açık giden analarımızın da sesiyiz şimdi. Susmayacağız... Susmamız için kayıplarımızın akıbetini açıklayın, kaybedenleri yargılayıp cezalandırın. Açık kalan gözleri kapansın analarımızın. Çekin polislerinizi etrafımızdan. Açın meydanımızı bize."

HELSINKI KOMİTESİ'NDEN CUMARTESİ ANNELERİ'NE DESTEK

Hollanda’da bir insan hakları örgütü olan Helsinki Komitesi’nin üyesi Harry Hummel, 25 yıl önce Amsterdam sokaklarında Türkiye’de kaybedilenler için protestolara katıldığını ifade ederek, “Zorla kaybedilme vakalarının ve hakikatin açığa çıkarılması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi. (HABER MERKEZİ)