Darbenin ardından 'ilk temas': Devrik lider Bazum’un sağlık durumuna ilişkin açıklama

DUVAR - Batı Afrika ülkesi Nijer’de askeri darbenin ardından gözaltına alınan Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum’un sağlık durumunun iyi olduğu açıklandı. Gözaltındaki Bazum’u ziyaret eden doktoru, Cumhurbaşkanı’nın “zor koşullara rağmen sağlığının yerinde olduğunu” söyledi. Fransız radyosu RFI’a konuşan doktoru, “Yaşam koşulları gerçekten çok zor. Hala elektrik bile yok” dedi.

Bazum, eşi ve oğlu ile birlikte 26 Temmuz’dan itibaren başkent Niamey’deki sarayının bodrum katında tutuluyor. Bazum’un serbest bırakılmasına ilişkin uluslararası çağrılar var. RFI, doktor ziyaretinin darbenin ardından Bazum’un dış dünyayla ilk teması olduğunu aktardı.

'YEMEK VE İLAÇ BIRAKTI'

BBC'nin aktardığına göre, 63 yaşındaki Bazum’un "endişe verici" miktarda kilo kaybettiği, kronik tıbbi sorunları bulunan 20 yaşındaki oğlunun da tedavisinin yapılmadığı bildirildi. RFI’nın haberinde, “Doktor, Cumhurbaşkanı ile birlikte oğlu ve eşiyle de konuşabildi. Herkesin iyi olduğunu söyledi. Aynı zamanda üçüne de yemek ve ilaç bıraktı. Ziyaretin ardından Bazoum'un ailesi de rahatladı” ifadeleri yer aldı.

General Abdourahmane Tchiani liderliğinde cuntanın, doktor ziyaretine izin vermesi, uluslararası baskının ardından gerçekleşti. BM İnsan Hakları Başkanı Volker Turk, tutukluluğun koşullarını 'insanlık dışı, aşağılayıcı ve uluslararası insan hakları hukukunu ihlali' sözleriyle nitelendirdi. Darbe esnasında Fransa’da tatilde olan Bazum’un 34 yaşındaki kızı Zazia, İngiltere’de yayın yapan Guardian gazetesine, babası, annesi ve erkek kardeşinin temiz suya ve elektriğe erişiminin olmadığını; pirinç ve makarna ile beslendiklerini söyledi.

NİJERYA'DA 'ASKERİ MÜDAHALE' PROTESTOSU

Öte yandan Nijerya'da, darbenin yaşandığı komşu ülke Nijer'e yönelik Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu'nun (ECOWAS) olası askeri müdahalesine karşı protesto düzenlendi. Kano eyaletinde bir araya gelen yüzlerce protestocu Nijer bayrakları taşıyarak, ECOWAS ve Nijerya hükümeti aleyhine, "Nijer komşumuzdur", "Nijer'e karşı savaş adaletsizliktir", "Bu Batılıların işidir" ve "İstediğimiz adalettir" sloganları attı.

ECOWAS, Nijerya'da 10 Ağustos'ta düzenlediği zirvede Nijer'deki krizin çözümünde müzakere yolunun hala açık olduğunu vurgulamış, buna karşın güç kullanımının da son çare olarak hala masada durduğuna dikkati çekmişti. Bu kapsamda ECOWAS üyesi ülkelerin savunma bakanlarına, ihtiyat kuvvetlerini hazır hale getirme ve konuşlandırma talimatı verilmişti. İhtiyat kuvvetlerinin nerede, ne zaman konuşlandırılacağına ilişkin ise bilgi paylaşılmamıştı.

Ne olmuştu?

ECOWAS, Nijer'de 26 Temmuz'da askerin yönetime el koyması sonrası 30 Temmuz'da ilk kez toplanmış, cuntaya Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum'un serbest bırakılması ve yeniden görevine dönmesi için 7 günlük süre vermişti. ECOWAS'ın askeri cuntaya verdiği bir haftalık süre 6 Ağustos gece yarısı itibarıyla dolmuştu. Bu sürede taleplerinin karşılanmaması durumunda askeri müdahale dahil her seçeneği değerlendireceklerini bildiren ECOWAS, beklenenin aksine askeri operasyon başlatmamıştı. Askeri müdahale ihtimali, Batı Afrika'daki diğer cunta hükümetlerinin de tepkisini çekmişti.

Yönetimde askerlerin olduğu Burkina Faso ve Mali, yayımladıkları ortak bildiride Nijer'e askeri müdahalenin kendilerine savaş açmak anlamına geldiği konusunda ECOWAS'ı uyarmış, Gine de cuntaya destek açıklamasında bulunmuştu. (DIŞ HABERLER)