Dargeçit JİTEM davasına tanık savcı 4 yıldır getirilmiyor

Dargeçit JİTEM davasının 19’uncu duruşmasında, 4 yıldır dinlenmesine karar verilen dönemin Savcısı Adem Kul hakkındaki “zorla getirilme” kararı yinelendi. Duruşma 2 Kasım'a ertelendi.

Abone ol

DUVAR - Mardin'in Dargeçit ilçesinde 29 Ekim 1995 ve 8 Mart 1996 tarihleri arasında üçü çocuk sekiz kişi ile ailelere bilgi verdiği iddia edilen Uzman Çavuş Bilal Batır'ın kaybedilmesine ilişkin açılan davanın 19’uncu duruşması görüldü. Aralarında dönemin karakol komutanının da bulunduğu 18 kişi hakkında “taammüden öldürme” suçlamasıyla açılan ve dava duruşması Adıyaman 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşmada, mağdur avukatları hazır bulundu. Avukatlar, bir önceki duruşmadaki taleplerini tekrarlayarak, sanıkların tutuklanmasını istedi. Mahkeme heyeti, sanıkların tutuklanma talebini reddetti.

MÜTALAA OKUNACAK

Mahkeme, tanık olarak dinlenmesine karar verilen dönemin Dargeçit Savcısı Adem Kul hakkında adres tespitinin yapılıp bir sonraki duruşmaya zorla getirilmesi kararını yineledi. Ayrıca, savcının yurtdışına çıkıp çıkmadığı da sorgulanacak. Tanık Dilek Tok, Abdullah Çolak ve Kazım Aslan adlı emekli öğretmenlerin de bir sonraki duruşmada tanık olarak dinlenmesine karar veren mahkeme, dosyanın mütalaa hazırlanması üzerine savcıya gönderilmesine karar verdi. Duruşma 2 Kasım’a ertelendi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

Mardin’in Dargeçit ilçesinde 29 Ekim 1995 ile 08 Mart 1996 tarihleri arasında 13 yaşındaki Davut Altınkaynak, 14 yaşındaki Seyhan Doğan, 16 yaşındaki Nedim Akyön, 19 yaşındaki Mehmet Emin Aslan, 20 yaşındaki Abdurrahman Olcay, 21 yaşındaki Abdurrahman Coşkun, 24 yaşındaki Hikmet Kaya ve 57 yaşındaki Süleyman Seyhan ile uzman çavuş Bilal Batır kaybedilmişti. Dönemin Mardin Jandarma Komando Tabur Komutanı Hurşit İmren, Dargeçit İlçe Jandarma Komutanı Mehmet Tire, Dargeçit Merkez Jandarma Karakol Komutanı Mahmut Yılmaz, Karakol Komutanı Yardımcısı Haydar Topçam ve Uzman Çavuş Kerim Şahin ile Faruk Çatak, Mahmut Ayaz, Naif Çelik, Ramazan Savcı, Kemal Kaya, Mehmet Acar, Faik Acar, Hüseyin Altunışık, Mehmet Emin Çelik, Sadık Çelik, Fethullah Çelik, Osman Demir, Bahattin Ergel hakkında, “taammüden öldürme” suçundan soruşturma başlatılmıştı.

30 Ekim 2014 tarihinde söz konusu soruşturmanın davaya dönüşmesi sonucu Midyat'ta yargılama başlamıştı. "Güvenlik" gerekçesiyle daha sonra Adıyaman'a nakledilen davanın 13 Mart 2017 tarihinde görülen 7’nci duruşmasında, bu kez Ankara 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne nakledilmişti. Ankara'daki mahkemenin davayı kabul etmemesi üzerine Yargıtay dava duruşmalarının tekrardan Adıyaman'da görülmesine karar kılmıştı.

İSTİHBARAT MÜDÜRÜ JİTEM’İ İTİRAF ETMİŞTİ

Dargeçit JİTEM Davası’nda bugüne kadar yaşanan gelişmelere ve itiraflara rağmen sanıkların tutuksuz yargılanmasına devam edilirken, dosyada yaşanan çarpıcı gelişmelerin başında dönemin Mardin İl Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Muhammet Demirel’in şüpheli sıfatı ile verdiği ifade gelmişti. Demirel 6 Haziran 2013’te JİTEM’in varlığını itiraf ettiği ifadesinde, “O dönem Mardin İl Jandarma Komutanlığı içerisinde ayrı bir binada JİT dedikleri jandarma istihbarat timinin olduğunu, bunların hiyerarşik olarak Mardin İl Jandarma Komutanlığı’na değil, Diyarbakır Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı’na bağlı olduklarını, bu timin toplam 5-6 rütbeli personelden oluştuğunu, ayrıca bunların kullandığı sivil elemanların da olduğunu, bu rütbelilerin kendilerine bağlı çalışmadığını ve genelde kod isim kullandıkları için isimlerini ve faaliyetlerini bilmediğini” dile getirmişti.

CİNAYETİN RESMİ KOORDİNATLARI ORTAYA ÇIKTI

Bunun yanı sıra geçtiğimiz yıl dosyaya eklenen 2 Kasım 1995 tarihli tutanak ile birlikte davanın seyri de değişti. Söz konusu tutanakta silah deposu olduğu bildirilen Ulaş Köyü doğusundaki (50-51) koordinatlarından bahsedilirken, Mardin İl Jandarma Komutanlığı söz konusu koordinatların 2 Kasım 1995’teki tutanakta geçen "50-51 koordinatları" ile Nedim Akyön ve Davut Altınkaynak’a ait kemiklerin bulunduğu 2015 tarihli tutanaktaki Ulaş (Dîlan) köyündeki Pekurt Mağaralarının koordinatlarının aynı olduğunu bildirdi. (MA)