Davutpaşa patlamasına ilişkin davada mütalaa açıklandı
Davutpaşa’da 21 kişinin öldüğü, 115 kişinin yaralandığı patlamaya ilişkin davada yeniden yargılama sürüyor. Savcı, iki sanığa 1’er yıl, iki sanık içinse 2’şer yıla kadar hapis cezası istedi.
DUVAR - İstanbul Zeytinburnu Davutpaşa'da 31 Ocak 2008'de bir iş merkezinde 21 kişinin öldüğü, 115 kişinin yaralandığı patlamaya ilişkin 4 sanığın, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) "yaşam hakkının ihlal edildiği" yönündeki kararının ardından yeniden yargılanmasına devam edildi.
Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Feruz Kutsal, Şevket Yıldırım ve Rüstem Tekin ile bazı mağdurlar ve tarafların avukatları katıldı.
DHA'nın haberine göre Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada Selçuk Başlar'ın, kaçak yoldan maytap ve havai fişek imalatı yaptığı iş yerinde olay günü saat 09.30 sıralarında, ilk olarak 3. kattaki bölümde meydana gelen patlamanın çatı katındaki bölüme sirayet etmesi sonucu art arda patlamanın meydana geldiği anlatıldı. Binanın 3., 4. ve 5. katlarının tamamen çöktüğü, patlama sonucu işveren Selçuk Başlar dahil 21 kişinin öldüğü ve çok sayıda kişinin çeşitli yerlerinden yaralandıkları kaydedildi. Olay tarihine kadar iskân izni bulunmayan ve inşai açıdan imar aykırılıkları bulunan binada, herhangi bir imar denetimi yapılmadığı da belirtilirken yapı ruhsatı verilen binanın tamamlanması akabinde iskan belgesi alınmadan kullanılmaya başlandığına yer verildi. Fiilen ve hukuken tamamlanmamış olan binanın bu suretle yapı ruhsatının da hükümsüz hale geldiği ifade edildi. Yapıda ruhsata aykırı olarak çatı katı inşa edilmesinin, yapının mimari proje ile ruhsat ve eklerine aykırı inşa edilmiş olduğu belirtilen mütalaada Zeytinburnu Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nün yapıdaki imara aykırılığı denetimler yolu ile tespit ederek mevzuat kapsamında görevlerini gereği gibi yerine getirmediği anlatıldı. Zeytinburnu Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürü Hatice Küçükakyüz ve Şevket Yıldırım'ın 'İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma' suçundan ayrı ayrı 3 aydan 1 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
'DİKKATLİ BİR DENETİM YAPILMIŞ OLSAYDI DURUMUN TESPİT EDİLEBİLİRDİ'
Olaydan önce yapılan inceleme sonucu iş yerinde ruhsatsız faaliyet gösterildiğinin tespit edilmesi üzerine, bu durumun Mali Hizmetler Müdürlüğü tarafından Zeytinburnu Belediyesi Ruhsat ve Denetim Müdürlüğüne yazılı olarak bildirildiği, ancak o tarihte Zeytinburnu Belediyesi Ruhsat ve Denetim Müdürü olan sanık Rüstem Tekin'in yaklaşık 5 ay sonra Zabıta Müdürlüğü'ne bildirdiği kaydedildi. İş yerine yönelik işlemlere başlandığı aşamada ise ruhsatsız patlayıcı madde üretilen bu iş yerini mevzuatın emrettiği gibi kapatmak yerine, sahibine ruhsat başvurusunda bulunması için süre verilerek faaliyetine devam etmesine izin verildiği anlatıldı. Bahsi geçen iş yeri için zabıta ekiplerinin birçok kez gitmiş olmasına patlayıcı madde üretildiğini tespit edemediklerine de yer verildi. Dosya kapsamından anlaşıldığı üzere yerinde ve dikkatli bir denetim yapılmış olsaydı durumun tespit edilebileceği belirtildi. Sanık Rüstem Tekin ile Zabıta Müdürü olan sanık Feruz Kutsal'ın, iş yerini yeterince denetlemeyerek ve yapılan işin niteliğini ve çevre için oluşturduğu tehlikeyi zamanında ortaya çıkarıp önlemeyerek, gerekli ruhsat belgesinin alınmasını sağlamamak suretiyle görevlerinin gereklerine aykırı hareket ettikleri kaydedildi. Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal'ın 'Görevi kötüye kullanma' suçundan ayrı ayrı 6 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Sanıklardan Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal suçlamaları kabul etmeyerek beraatlerini talep etti.
Şevket Yıldırım ise "Ben bu binanın yapım tarihinde Bakırköy Belediyesi'nde görevliydim. Ben yoktum. Olay meydana geldiğinde ben görevde de değildim. Benim patlamayla alakam yoktur" dedi. Mahkeme mütalaaya karşı savunma yapılması için süre vererek duruşmayı erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Davutpaşa'daki maytap atölyesindeki patlamanın ardından, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 10 sanık hakkında dava açtı. Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılama 14 Temmuz 2014 sonuçlandı. Mahkeme dönemin Zeytinburnu Belediyesi Ruhsat ve Denetleme Müdürü Rüstem Tekin ile dönemin Zabıta Müdürü Feruz Kutsal hakkında 7'şer yıl 6'şar ay, bina sahipleri Remzi ve Resul Koçyiğit kardeşlere de 5'er yıl hapis cezası verdi. Dönemin İmar ve Şehircilik Müdürleri Şevket Yıldırım ve Servet Kırna'ya ise 4'er yıl 2'şer ay hapis cezası verilirken, bu cezalar 30'ar bin 400'er lira para cezası çevrildi. Dönemin İmar ve Şehircilik Müdürü Hatice Küçükakyüz'ün 2,5 yıllık hapis cezası da 18 bin 200 liraya çevrildi. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış ile patlamanın olduğu atölyede işçi olarak çalışan Hasan Altay ise beraat etti. Kararın temyiz edilmesi sonrası Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verilen sanıklar Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal hakkındaki suçun 'Görevi kötüye kullanmak' kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtilerek, bozma kararı verdi. Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürü Atakan Tanış ile patlamanın olduğu atölyede işçi olarak çalışan Hasan Altay hakkında beraat kararları ve sanıklar Remzi ve Resul Koçyiğit hakkındaki 5 yıl hapis cezası kararını onadı. Servet Kırna hakkında zaman aşımı süresinin dolduğu belirtilerek, davanın düşmesine karar verildi. Taksirle ölüme neden olma suçundan para cezasına çarptırılan Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz suçlarının 'İhmal suretiyle görevi kötüye kullanmak' suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. 2019 yılında dosyada yeniden yargılama sonunda mahkeme, sanıklardan Rüstem Tekin ve Feruz Kutsal'a 'Görevi kötüye kullanma' suçundan 2'şer yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, cezayı 1 yıl 8 aya düşürerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kararlaştırdı. Sanıklardan Şevket Yıldırım ve Hatice Küçükakyüz'ü ise 'İhmal suretiyle görevi kötüye kullanma' suçundan 1'er yıl hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti bu cezayı 10'ar aya düşürerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi.
Katılanlar bu kararı bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Anayasa Mahkemesi, yaptığı incelemede, 'Yaşam hakkı ihlali ve etkin soruşturma yapılmamış olması' gerekçesiyle, yargılamanın yenilenmesi kararı verdi. (HABER MERKEZİ)