DBP’ye yönelik operasyonlar Van’da ve Bingöl'de protesto edildi
DBP’ye yönelik operasyon Van’da ve Bingöl'de protesto edildi.
Kadir Cesur - Fırat Bingöl
VAN - Demokratik Bölgeler Partisi’ne (DBP) yönelik başlatılan soruşturmada kapsamında, dokuz kentte 15 kişi için gözaltı kararı verildi. Parti binaları ile evlere yapılan baskınlarda şu ana kadar DBP Eşbaşkanı Keskin Bayındır, Van il eşbaşkanları Şengül Polat ve Harun Okay, Diyarbakır il eşbaşkanları Hayrettin Altun ve Seval Gülmez, Şırnak İl Eşbaşkanı Zeki İrmez, Urfa İl Eşbaşkanı Hidayet Enmek, Antep il eşbaşkanları Ethem Önal ve Zeliha Aslan, Mardin il eşbaşkanları Şerafettin Aslan ve Süreyya Dündar gözaltına alındı.
Gözaltılar, Van ve Bingöl dahil olmak üzere birçok kentte protesto edildi. Van’daki protestoya HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayyip Temel, Van Milletvekili Murat Sarısaç, HDP ve DBP il ve ilçe yöneticileri ve DBP Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Ökkeş Kava katıldı.
‘KÜRT SİYASETİ GERİ ADIM ATMADI, ATMAYACAK’
Partililer adına basın açıklamasını Ökkeş Kava yaptı. Kava, “Faşizm, yıllardır sürdürdüğü politikalarını bugün bir kez daha gösterdi. Kürt siyaseti doksanlı yıllardan günümüze kadar hiç bıkmadan, hiç usanmadan, bir saniye bile geri adım atmadan direndi, direniyor, yarın da direnecek” dedi.
Kürt siyasi hareketinde onlarca partinin iktidarlar tarafından kapatıldığını belirten Kava, “Partilerde vekillik yapan, eşbaşkanlık yapan, yöneticilik yapan 17 bin insanımız çetevari bir şekilde katledildi. Buna rağmen bir gün dahi geri adım atmadık. Bitireceğini söyleyen bütün faşist iktidarlar, bir bir tabela partisine dönüştüler. En nihayetinde bugün bu faşist geleneği sürdüren iktidarın da çok kısa bir sürede tabela partisine dönüşeceğini hepimiz biliyoruz” diye konuştu.
‘KORKUYORLAR BİZDEN’
DBP’nin, otuz yıllık bir siyasi gelenekten geldiğini vurgulayan Kava, “DBP, on binlerce yöneticisini yıllarca cezaevine koyduğunuz halde bir saniye bile geri adım atmayanların partisidir. DBP, hiçbir dönemde tehditlere, baskılara, gözaltılara teslim olmadı. Bu baskılar karşısında geri adım atmadı, bundan sonra da atmayacaktır. Seçime giderken faşist iktidarın bu ve benzeri operasyonları yapacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Korkuyorlar bizden. Her gün güçlendiğimiz için korkuyorlar. Onların gidişinin bizim elimizde olduğunu biliyorlar. Korkmaya devam etsinler. Çünkü onların sonu geldi ve bu seçimde onlar da tıpkı geçmişteki faşist iktidarlar gibi tabela partilerine dönüşeceklerdir” ifadelerini kullandı.
Kava il binalarının polis tarafından arandığı sırada hiçbir parti yöneticisinin içeri alınmamasını şöyle değerlendirdi: “Bugün il binamız aranırken hiçbir yönetici arkadaşımız içeri alınmadı. Aldığımız haberlere göre, operasyonun yapıldığı bütün illerde il binalarımız aranırken ne bir avukat, ne bir parti yetkilisi içeri alınmıştır. Darbe dönemlerinde bile belli bir yasal çerçeve uygulanarak yapılırdı. Şu anki mevcut faşist iktidar, bütün kanunları adeta ayaklar altına almış, il ve ilçe binalarımız ve genel merkezimiz aranırken ne bir yetkili, ne bir avukat ne de bir gözlemci içeri alınmıştır. Dolayısı ile AKP-MHP faşist iktidarının kumpaslar noktasında adeta FETÖ’yü arattığını hepimiz görebiliyoruz.”
Basın açıklamasının ardından partililer, Cumhuriyet Caddesi’nde yürüyüşe geçti. Yürüyüşü engellemek için polis, partilileri çembere aldı. Yaklaşık yarım saat süren tartışmaların ardından yürüyüş kaldığı yerden devam etti.
HDP Van Örgütü de sosyal medyadan operasyonlara tepki gösterdi. Paylaşımda "Bizler baskılarla, göz altılarla, kumpas davaları ile halkımızın emek, barış ve demokrasi mücadelesinden bir adım geri atmadık, atmayacağız. #BjjîBerxwedanaDBPê@DBP_GenelMerkez" denildi.
'ASIL AMAÇ KÜRT HALKININ İRADESİNİN TESLİM ALINMASI'
Bingöl’de, Saat Kulesi önünde bir araya gelen kalabalık HDP ve DBP’li grup basın açıklaması ile operasyona tepki gösterirdi. Geniş güvenlik önlemlerininin alındığı açıklamayı, DBP Parti Meclis Üyesi Şevket Kalındemir yaptı.
DBP’ye operasyonun asıl amacının, seçim öncesi Kürt halkının ve örgütlü iradesinin teslim alınması olduğunu söyleyen Kalındemir, şöyle devam etti: “Operasyonlar AKP-MHP iktidarının seçim stratejisinin savaşı derinleştirme, muhalifleri tasfiye etme, muhalif medyayı susturma ve şiddeti topluma yayma üzerine kurulu olduğunu göstermektedir."
Kürt halkının bundan önceki seçimlerde olduğu gibi AKP-MHP iktidarını yenilgiye uğratacağını ifade eden Kalındemir, "Bu kapsamda demokratik kamuoyunu Kürt halkı ve örgütlü gücü ile dayanışmaya, muhalefeti ise iktidarın siyasi mühendislik oyunlarına karşı durmaya çağırıyorum" diye konuştu.