DEM Parti Van İl Örgütü dayanışma çağrısında bulundu

Kobane Davası kararının ardından Van’da açıklama yapan DEM Partisi, dayanışma çağrısında bulundu: “Tüm ilçe binalarımızda, her sokakta, evde, her mahallede buna karşı sesimizi yükselteceğiz."

Abone ol

VAN - Van’da Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle her hafta AK Parti Van İl Binası karşısında toplanan DEM Partili il yöneticileri ve belediye eşbaşkanları, ikincisini düzenledikleri basın açıklamasının ardından Kobane Davası’nda ceza alan HDP’li siyasetçilere destek açıklamasında bulundu.

DEM Parti Van İl Yöneticisi Almaç, “Bu davada yargılananlar, halkın vicdanında çoktan beraat etmişlerdir” dedi.

'HALKIMIZI DAYANIŞMAYA DAVET EDİYORUZ'

Saat 14.00’de başlaması planlanan basın açıklaması, pankart tartışması nedeniyle yarım saat gecikmeli olarak başladı. Polisler pankartlarda yazılı olan ‘tecrit’ kelimesi nedeniyle pankatların kaldırılmasını talep ederken, partililer bu duruma itiraz etti. Bu tartışmaların ardından başlayan basın açıklamasında ilk olarak konuşan TUHAY-DER Eş Başkanı Çetin Uyar, “Sistem, tecritin olmadığını söylüyor ama panartta tek bir ‘tecrit’ kelimesi geçiyor diye bize sorun çıkardılar. Eğer Türkiye’de bir tecrit uygulaması yoksa bunu açıklasınlar ve Öcalan’la görüşmeyi sağlasınlar. Ama Türkiye Kürdistanı’nda, hapishanelerin ve halkın üzerinde yüzde 100 tecrit vardır. Siz de biliyorsunuz ki 25 yıldır sayın Abdullah Öcalan ağır bir tecrit altındadır. Dört yıldır Sayın Öcalan ile bir görüşme bile gerçekleştirilemedi. Son altı aydır cezaevlerindeki binlerce arkadaşlarımız tecride karşı açlık grevindedir” dedi.

Kobene Davası kararının ardından DEM Parti Van İl Örgütü tarafından yapılan ilk açıklamada, bugün saat 17.00’de yapılacak olan basın açıklamasına halktan destek talep edildi. DEM Parti Van İl Yöneticisi Yakup Almaç, “Bu karara karşı Van’da ve tüm ilçelerinde bir dizi eylem ve demokratik gösteri halklarımız devam edecektir. Demokrasiye sahip çıkma anlamında, tüm halkımızı partimizle ve seçilmiş iradelerimizle dayanışmaya davet ediyoruz" diye konuştu.

'BU HUKUK DIŞI ANLAYIŞA SON VERİLMELİDİR'

Almaç, “Van’da 2-3 Nisan’da onurlu bir demokratik direniş gösteren halkımıza yönelen gözaltı ve tutuklama furyası devam etmektedir. Hepsi çağrıldığında ifadeye gidebilecek insanların evleri sabah saatlerinde basılmakta, insanlara aileleri önünde eziyet ve işkence edilmektedir. Tutuklamaların haksız olduğu bir ay geçmeden açığa çıkmış ve arkadaşlarımızın önemli bir bölümü dün akşam serbest bırakılmıştır. Ancak yasal süreler aşılarak hala gözaltında tutulan ve iki gün önce hukuk dışı bir şekilde tutuklanan, adli kontrole tabi tutulan birçok arkadaşımız var. Bu hukuk dışı, yasakçı anlayışa son verilmelidir" dedi. 

‘İDDİANAME VE KARAR, MHP GENEL MERKEZİ’NDE YAZILMIŞTIR’

Türkiye'de yargı diye bir şeyin kalmadığını söyleyen Almaç, “Dün Türkiye hukuk tarihine, yargı tarihine dün yine kara bir leke daha sürüldü. Çetelerin, mafyaların, güpegündüz kent meydanlarında çakarlı araçlarla serbest dolaştığı, serbest bırakıldığı bir süreçte; Kürtleri asit kuyularında katleden, binlerce faili meçhul cinayet işleyen JİTEM’in davalarının aklandığı bir süreçte Kürtler, devrimci ve sosyalist siyasetçiler cezalandırılıyor. Dün Sincan’da AKP-MHP milli yargısı tarafından bir hukuk katliamına daha imza atılmıştır. Sincan’da alınan kararla Selahattin Demirtaş’a 43 yıl 6 ay, Figen Yüksekdağ 30 yıl 3 ay ve diğer arkadaşlarımıza toplamda yüzlerce yılla varan hapis cezaları verilmiştir. İddianame nasıl Saray’da ve MHP Genel Merkezinde yazıldıysa, bu karar da aynı odaklar tarafından verilmiştir. Türkiye'de yargı diye bir şey kalmamıştır. Türkiye’de şu anda yargının almış olduğu bu karar askeri cunta mahkemelerine rahmet okutacak bir karardır. Kobanê davasında bir hukuki darbe daha, bir siyasi darbe daha gerçekleştirilmiştir ifadelerini kullandı.