Demirtaş: Erdoğan, tarihi fırsatı çarçur etti

Darbeden sonra iç barış için siyasette, bürokraside ve toplumda beklenti oluştuğunu anlatan Selahattin Demirtaş, “Erdoğan fırsatı çarçur etti. Erdoğan ilkeli ve ahlaklı bir uzlaşmaya açık olursa da bizim kapımız ona her zaman açık olacak” dedi.

Abone ol

DUVAR - Cumhuriyet Gazetesi, Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile hayli kapsamlı bir söyleşi yaptı. “İlkeli teklife kapımız açık” manşetiyle basılan söyleşiden gazetenin seçtiği ana başlıklar gazetede basıldı, söyleşinin tamamı da internet sitesinde yayınlandı.

Gazeteden çok sayıda ismin sorularıyla yapılan bu söyleşiden bazı başlıkları aktarıyoruz:

“BARIŞ FIRSATI ÇARÇUR EDİLDİ”

“Çok tarihi bir fırsattı. Toplum çözüm anlamında belki de hiç bu kadar hazır değildi. Darbeyi atlatmış, travma yaşamış bir toplum iç barış konusunda müthiş hevesli olur. Ya Türk milliyetçiliğine ya da iç barışa evrilmesi konusunda eşit fırsat vardı. Bizim edindiğimiz izlenim; arkadaşlarımız bürokratlarla ve siyasetçilerle görüşmeler yaptılar; yeni bir heyecan vardı; Erdoğan hariç. Avukatların İmralı’ya gitmesi için Adalet Bakanı Erdoğan’ın Ankara’ya gelmesini “Beyefendiye soralım” diye dört gün bekledi. Bu ihtimal için Ankara’da farklı bir beklenti vardı.

Benim de çözüm konusunda umutlarım zayıfladı. Erdoğan’ın tavrını değiştireceğini sanmıyorum, hakikaten bir düşmana ihtiyacı var. Oysa çok büyük bir fırsattı. Türk devlet aklı devreye girse; “Önümüzde yüzyılın fırsatı var, bunu kaçırmayalım” diye bir siyaset geliştirse bambaşka bir Türkiye yaratılırdı. Erdoğan resmen bunu çarçur etti. Tarihi bir fırsatı götürüp milliyetçi, ırkçı dalgaya mahkûm etti. Darbe sonrası toplum daha büyük tehlikelere açık hale getirildi.”

“BAŞKAN OLSA BUNLARI YAPAMAZ”

“Erdoğan’ı Yenikapı kesmedi. Orada kimseye saldıramadı, yeterince içini dökemedi. Kısa bir dönemde bir referandum ya da seçim görünmüyor ama kendini garantiye alacak devlet içerisinde temizlik yapıp kendine yakın kadroları ikame edecek süreci KHK’lerle götürmek hesabına gidiyor. Başkan olsa bunları yapamaz. Bunlar bittikten sonra devlete iyice hâkim haline gelecek. En kısa zamanda 2019 öncesi, normal tarih öncesi bir erken seçime götürmek isteyecektir. Tarihini bilemem ama Türkiye’de erken seçim göreceğiz. Kafasında iki dönem, 6 ay OHAL var. Ondan sonra durumu şansa bırakmayacaktır. Koşullar uygun hale geldiğinde 2017’den itibaren seçim koşulları vardır.”

“YENİKAPI’DA CHP TABANI YOKTU”

“Yenikapı’ya çağrılsaydım da gitmezdim. MYK’nin görüşü buydu. Öncesinde biz bir araya gelmeliydik. Liderler zirvesi bizim çağrımızdı. Şimdi yalnızca Yenikapı’ya çağrılsaydık; hangi konuda uzlaştık, tam olarak ne için geliyoruz diye sorardık.

Diğer partiler ne üzerinde anlaştılar bilmiyorum. Cumhurbaşkanı, CHP ve MHP kendi bildiğini söyledi. Ortada bir uzlaşma yok. İnsanlar ortak bir duyguyla oraya gittiler ama sahne öyle değildi. Bu koşullarda gitmezdik ama gidebileceğimiz koşulları yaratmak isterdik. Yenikapı’da Kılıçdaroğlu konuşurken alanda kaç tane CHP’li vardı. Yenikapı’da 79 milyon yoktu. Biz yoktuk, CHP tabanı da yoktu. Yenikapı’ya saygı duyalım ama 79 milyon kenetlendi demeyelim.”

“DARBECİLERİN BAKANLAR KURULU…”

“Darbeden kimi AKP’lilerin bilgisi olabilir. Hâlâ darbenin bakanlar kurulu listesi açıklanmadı. Bence böyle bir liste var. AKP içinde Erdoğan’dan uzun süredir rahatsız olan bir klik var. Bunlar darbecilerle, Gülen’le her an ilişki içinde olabilir. Darbeyi desteklemiş demeyelim, duysa bile önlemeyecek, kendisine fikir sorulsa bile buna karşı çıkmayacak birçok isim var AKP’de. Öğretmene kadar işten attılar; öğretmen, hâkim, savcı bakan olmayacaktı herhalde. Kim olacaktı bunu açıklamıyorlar. Benim iddiam, AKP içinde eski siyasetçilerden de olabilir bir bakanlar kurulu listesi vardı. Demokrasi şölenlerinde konuşma yapan pek çok siyasetçi belki de darbecidir. Bunu bilmiyoruz.”

“PKK’NİN AÇIKLAMASINI KABUL ETMİYORUZ”

"PKK’nin savaşı şehirlere yayacağız açıklamasını doğru bulmuyoruz, kabul de etmiyoruz. PKK’nin bu dönemde yapması gereken barış ihtimallerini büyütecek çabadır, çağrılardır. HDP olarak bunu istiyoruz. Bu dönemde metropollerde insan ölümlerine, sivil katliamlara yol açabilecek imalarda bulunmak bile çok tehlikelidir. Umut ediyorum herkes daha serinkanlı düşünerek çağrılar yapar. Barış ihtimali topluiğne uçu kadar varsa bile herkes ona dair çağrı yapsın. PKK’den de bunu bekleriz. İmralı’dan haber alınamamasının yarattığı gerilimin de farkındayım. Öcalan 1999’da yakalandığında bir günde onlarca insan kendini yaktı. Çok büyük çılgınlıklar ortaya çıkabilir. Hakikaten bilmiyorlar, biz de bilmiyoruz. Öcalan sağ mı, ölü mü, yaralı mı, durumu nedir, o gece orada ne oldu... Sanırım bu PKK’nin açıklaması da biraz bu gerilimin tırmanmasından kaynaklı. İmralı’ya avukatların ve ailenin gidişi bizim de bir şeyler söylememizi çok kolaylaştırır.”

“DARBEYİ EŞİM SOSYAL MEDAYADAN FARK ETTİ”

“İstanbul’dan Diyarbakır’a geçmiştim. Akşam (15 Temmuz gecesi) eşimle birlikte oturuyoruz, çocuklar da uyuyor. Eşim sosyal medyayla uğraşıyordu. Bir anda, “İstanbul’da garip bir şeyler oluyor” dedi. Gelişmeler dikkatimizi çekmeye başladı. Birkaç fotoğraf görünce tuhaflığı anlıyorsun. Ben Hasdal’da EMASYA birliğinde askerlik yaptım. Polisin yetersiz olduğu durumlarda askerin devreye girdiği bir birlik. Baktım öyle bir birliğin çıkması çok anormal bir olay. Darbe girişimi denilmeden, bir tuhaflık olduğunu hissettim.

“UÇAKLAR İLK DEFA TERS YÖNE GİTTİ”

“Darbe akşamı evde kaldım. Belediye başkanlarımız eve geldiler. İşin doğrusu evden ayrılmamı isteyenler de oldu. Daha güvenli bir yere gitmeye çok gerek duymadım. Yapacakları varsa zaten nereye gideceksin? Sıkıyönetim bildirisi TRT’den okundu, beş dakika sonra da aşağıdan bir düğün konvoyu geçti. Sokakta sıkıyönetimin olmadığını anladım. İzmir ve Adıyaman’la görüştüm. Hiçbir tuhaflık yoktu. Birkaç saat içinde ordunun tümünün darbeye dahil olmadığı anlaşıldı. Şehri de evi de terk etmedim. Uçaklar benim evin üstünden uçtular ve ilk defa ters tarafa gittiler. Diyarbakır çok sakindi, tek bir AKP’li bile sokakta yoktu.”

NOT: Haberde kullanılan ara başlıklar Gazete Duvar'ın seçimidir.

Röportajın tamamı