Demokraside birlik için buluştular
15 Temmuz darbe girişimi sonrası başlayan OHAL süreci, muhalifleri bir araya getirdi. CHP'lilerden HDP'lilere, sanatçılardan gazeteci ve hukukçulara kadar birçok isim 'Demokrasi için Birlik' oluşumunda toplandı.
DUVAR - CHP, HDP, SHP ve BDP eski milletvekilleri ile aydın, yazar ve sanatçılardan oluşan Demokrasi İçin Birlik Hareketi, Şişli Kent Kültür Merkezi’nde ‘Demokrasi İçin Birlik Buluşması’nı gerçekleştirdi. AİHM eski yargıcı Rıza Türmen, yaptığı konuşmada “Şimdi yere atılıp, üzerine hoyratça basılan, ayaklar altına alınan demokrasiyi ayağa kaldırıp, toprağa dikmeye, sulamaya, kök salmasını sağlamaya gereksinim var. Bunu için buradayız” dedi.
Evrensel’den Cansu Pişkin’in haberine göre buluşma, CHP Eski Milletvekili Binnaz Toprak tarafından yapılan açılış konuşmasıyla başladı. Toprak, Türkiye'de bugün sol alternatif üretmenin ne kadar ihtiyaç olduğu, Türkiye'de ki sol seçmeninin var olan seçmen sayısının üçte biri kadar olduğunu dile getirdi. Toprak, böyle bir ortamda işlerinin zor olduğunu dile getirerek, "AKP ile bu milliyetçi, dinci kesimler daha da ortaya çıktı. AKP'nin gündeme getiremediği başkanlık sistemini bugün MHP hortlattı" dedi.
'AKP DEĞİL BİZ NE YAPACAĞIZ?'
Sol birleşemediği taktirde ülkenin hızlı bir şekilde diktatörlüğe gidişinin engellenemediğini ifade eden Toprak, "Sol kesimlerde büyük bir umutsuzluk söz konusu. Müthiş bir beyin göçü ile karşı karşıya kalmamız kaçınılmazdır. On kişi burada, on kişi orada olarak bir şey elde edemeyiz. Önemli olan birleşmemizdir. Bu birleşme kurumsal olarak değil de birlik olarak bir araya gelmeliyiz. Bu birlikteliği oluşturduğumuzda o zaman başarı sağlarız" diye konuştu.
Toprak, konuşmasının devamında konuşmacılardan ricada bulunarak, AKP'nin değil kendilerinin yapacakları üzerinden tartışılmasını istedi. Toprak, birçok kentte çalışmalar yaptıklarını dile getirerek, Ankara, İzmir gibi kentlerde de bu tür buluşmaları yapacaklarını söyledi.
Eski AİHM Yargıcı Rıza Türmen: Barışın olmadığı yerde demokrasi yaşayamaz. Laikliğin olmadığı yerde olmaz. Yere atılan, ayaklar altına alınan demokrasiyi ayağa kaldırmak için buradayız. Bugünkü duruma itirazı olanların yanyana gelmesine ihtiyaç var. DİB hareketi toplumsal değişime katkı için bir kaynak oluşturabilir.
Eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen: Yüzde 10 barajından kurtulalım. Tutuklamalardan kurtulalım. Öymen'in konuşmasının ardından, Gülten Kaya Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay'ın mesajını okudu.
Necmiye Alpay: Demokrasi İçin Birlik başlığı her şeyi anlatıyor. Emek verenlere sonsuz teşekkürler. Bütün kalbimizle yanınızdayız.
Aslı Erdoğan: Devletin hakikati kendi tekelinde tutma isteğine karşı çıktığımız için buradayız. Herkese selamlar, en içten sevgiler.
Anayasa Hukukçusu İbrahim Kaboğlu: OHAL koşullarında rejim değişikliği (başkanlık) oylanamaz. Medyaya eşit giriş hakkı, eşit söz hakkı olmadığı için bir iletişim grubu oluşturulmalı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba: Türkiye birden büyüktür dememiz ve bunu göstermemiz gerekiyor.
HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen: Bu toplantının isminde çözümü aramak zorundayız. Karşı ittifakı dağıtacak bir dil kurmalıyız. Biz parti olarak bu çabayı önemsiyoruz. Mutfağında olmak istiyoruz.
KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen: Faşizme karşı, örgütlü mücadelemiz, geleceğimiz için demokrasi mücadelemizi yürütüyoruz.
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu: Emeğin hakları olmadan demokrasi, demokrasi olmadan emeğin hakları olmaz. Demokrasiyi biz kuracağız.
Oyuncu Deniz Türkali: Bu toplantı çok uzun zamandan sonra bir ışık gibi doğdu içime. Umarım hayal kırıklığımız olmaz.
Dilek Dündar: (Can Dündar'ın selamını iletti) Sözün tükendiği yerlere geliyoruz. Hadi bir şey yapalım.
EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan: Halkın demokrasi ihtiyacına yanıt olmaya çalışan bu mücadelenin bir parçasıyız.
Rakel Dink: Adalet ve doğruluk yoksa kaos ve kargaşa vardır. Adaleti koruyacağız ve doğruluğu savunacağız.
Akademisyen Esra Mungan: Gençleri kazanmalıyız. Meşru direnme hakkını kullanarak sokağa inmeliyiz. Öncelikle bizim bildirimizden sonraki saldırıya cevaben, Barış İçin Herkes oluşumlarının dışında da, "Bu suçsa bu suçu biz de işliyoruz" deyip Kuşadası'ndan birbirinden farklı insanların çok cesur bir sivil itaatsizlikle bizimle dayanıştığını büyük bir şaşkınlıkla öğrendim. Sonra acaba içerideyken bilgi akışı kısıtlı olduğundan mı bunu kaçırdım diye kendime sordum. Ancak öğrendim ki dışarıda olan arkadaşlarımız da sanırım bundan haberdar değilmiş. Ta ki bu mahkeme açılana kadar! Dolayısıyla yine bu diyalektik denilen güzel mekanizma işlemiş bulunuyor. Devletin bu insanlara karşı dava açması sonucunda biz de şimdi onlarla birlikte olacağız ve giderek çoğalarak mücadelemizi hiçbir geri adım atmadan daha da yükselteceğiz. Çünkü ortada bir suç yok, tersine birçok insanın gördüğü çarpıtılmış bir hakikat var, bizim mücadelemiz de buna yönelik bir mücadeledir, hep birlikte! (HABER MERKEZİ)