Depremde 83 kişinin hayatını kaybettiği Üzümkent Sitesi davası: Tutuklama yok
Depremde 83 kişinin hayatını kaybettiği Üzümkent Sitesi davasının ilk duruşması 20 ay sonra bugün görüldü. Mahkeme, İşitmen hakkında tutuklama kararı vermezken aileler karara tepki gösterdi.
ADIYAMAN - 6 Şubat depremlerinde Adıyaman'da 83 kişinin yaşamını yitirdiği Üzümkent Sitesi'nin yıkılmasıyla ilgili davanın ilk duruşması, bugün Adıyaman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya yakınlarını kaybeden aile, taraf avukatları ve sanık avukatları katıldı.
Müteahhit Şükrü İşitmen duruşmaya katılmazken tutuksuz yargılanan Üzümkent Yapı Kooperatif son dönem başkanı Mehmet Subaşı ise duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Tutuklu sanığın bulunmadığı davanın duruşması 27 Ocak 2025 gününe ertelendi.
'SANIKLAR HAKKINDA 83 KEZ MÜEBBET TALEP EDİYORUZ'
Duruşmada söz alan 55 müşteki ailenin avukatları savunmalarında, sanıkların suçtan kurtulmaya dönük savunma yaptıklarını ifade ederek şunları söyledi: "Bilirkişi raporunda kaba inşaatın yapım aşaması eksik ve kusurlarından dolayı hatalı değerlendirilmiştir. Binaların yapım tarihinde zorunlu inşaat yönetmeliğine uyulmamış, zorunlu malzemeler kullanılmamış, düşük kaliteli malzemeler kullanılmıştır. Şükrü İşitmen’in başından beri inşaatın başında olduğu hem tanık hem müşteki beyanlarıyla sabittir. İşitmen birinci derece asli kusurludur ve müteahhidin Şükrü İşitmen olduğu sabittir. İşitmen’in yaptığı binalarda toplamda yüzlerce kişi, Üzümkent Sitesi'nde de 83 kişi hayatını kaybetti. İşitmen’in mal varlıkları dondurulmalı, bu davadan da tutuklanmalı, sanıkların suç niteliği olası kast olarak değerlendirilmelidir. Sanıklar hakkında 83 kez müebbet talep ediyoruz."
'MÜVEKKİLİMİZİN TUTUKLANMA TALEPLERİNİ REDDEDİYORUZ'
Söz alan sanık avukatları, müvekkilleri İşitmen için tahliye ve beraat kararı verilmesini talep etti. Avukatlar İşitmen’in tanık beyanları ile müteahhit olarak değerlendirilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek bilirkişi raporuna itiraz ettiler. İşitmen’in avukatları şunları söyledi: "Müvekkilimiz söz konusu yapıda, kooperatif başkanı olarak görev yapmıştır. İnşaat yetkilisi değildir. Müteahhit Aysun Eren olup inşaatla ağırlıklı olarak Aysun Eren ilgilendi. Kendisi 2002'de öldü. Dosya kapsamında alınan beyanlar da bu yöndedir. Müvekkilimizle ilgili beyanlar değerlendirmeye alınmamış olup bu beyanlar dosyayı doğrudan etkileyecektir. Bilirkişi raporlarında depremin şiddeti değerlendirmeye alınmamıştır. Müvekkilim müteahhit değil ama gerçek sorumluların açığa çıkarılması için bilirkişi raporlarına itiraz ediyoruz. Bilirkişi raporunda eksik hususlar vardır bu eksikliklerin giderilmesini talep ediyoruz. Tahliyesini ve beraatini talep ediyoruz. Bu kapsamda iddianameyi kabul etmiyoruz."
'20 AYDIR ADALET DİYE SAYIKLADIK'
Depremde hayatını kaybedenlerin aileleri ve yakınları ise mahkeme bitiminde basın açıklaması yaptı. Üzümkent Aileleleri adına söz alan Nurettin Karalar yaşlı, genç, kadın, çocuk 83 kişiyi kaybetmenin derin üzüntüsüyle 20 aydır adalet diye sayıklayarak beklediklerini belirtti. Karalar, "Müteahhit Şükrü İşitmen, 80 kişinin vefat ettiği Yukarı Şehir Konutları davasında olduğu gibi Üzümkent’te de bodrum katı bilerek ve isteyerek yapmamış, Bilir kişi raporuna göre binadaki demir, çimento gibi malzemeler standartların altında kullanılmış; çevredeki 30-35 yıllık binalar ayakta kalırken, Üzümkent A ve B blok depremin ilk 5 saniyesinde yerle bir olmuş, cenazesi çıkarılan tüm yakınlarımız yataklarından kalkamamıştır" dedi.
'TÜM SORUMLULARIN TUTUKLU YARGILANMASINI TALEP EDİYORUZ'
Müteahhitlerin ve sorumluluğu olan kamu görevliler ile diğer sanıkların hak ettikleri en ağır cezaya çarptırılmalarını için mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Karalar, şunları ifade etti: "6 Şubat 2023 tarihinden beri adaletin tecelli etmesini kusuru olanların en ağır cezaya çarptırılması için hukuk önünde mücadelemizi sürdürüyoruz. Savcılık iddianamesinde; müşteki ve tanık ifadeleri; bilirkişi raporuna göre asli kusurlu sayılan kooperatif başkanı ve müteahhit Şükrü İşitmen ve ortak oldukları savcılık iddianamesinde tespit edilen BEGA İnşaat firmasının ortağı M. Nuri Tuğsuz’un, ‘Bilinçli Taksirle adam öldürme’ yerine, 62 kişinin vefat ettiği Adana Alpargül Apartmanı davasındaki gibi ‘Olası kast’tan müebbet hapisle tutuklu yargılanmalarını huzurunuzda tekraren talep ediyoruz."