Depremin sarstığı Antakya’nın belgeseli: Bazı Kentler Yıkılmaz
Uygarlığın gelişimine önemli katkıların yapıldığı yer olarak bilinen Antakya için, sunuculuğunu Barış Atay'ın yapacağı dört bölümlük bir belgesel hazırlanıyor.
DUVAR- Antakya kentinin tarihsel özellikleri belgesel oluyor. Depremden çok kısa süre sonra bir araya gelen Senarist Jale Nakkaşoğlu, Yönetmen Nuri Koçak ve Gazeteci - Yazar Osman Şenkul, Akdeniz havzasının kadim kenti Antakya’nın içinde bulunduğu bölgedeki tüm uygarlıklar ile ilişkilerini ve tarihsel gelişmelere olan etkisini kapsayan bulgularını bir araya getirerek bir belgesel hazırlıyorlar. Belgeselin sunuculuğunu ise Barış Atay yapacak.
Toplam dört bölümden oluşan, “Bazı Kentler Yıkılmaz Belgeseli”nin birinci bölümünde kadim kentin geçmişinde yaşanan önemli olaylar canlandırılacak. M.S 40’lı yılların anlatıldığı bu bölümde, Petrus (Saint Peter), Barnabas ve Pavlos’un Antakya’ya gelişi canlandırılıyor. İkinci bölüm, son depremde büyük ölçüde yıkılan Ebu Neccar camisinin öyküsünü anlatıyor. Havarilerin Antakyalı bir marangoz olan Ebu Neccar’la dostlukları, Habibi Neccar ile Barnabas ve Pavlus arasındaki konuşmalar yer alacak.
Belgeselin üçüncü bölümü ise, tam 23 asır önce Suriye ve Lübnan üzerinden Antakya’ya ticaret yapmak için gelen ve bir bölümü kenti beğenip buraya yerleşen Antakya Yahudileri’ni anlatıyor.
Belgeselin dördüncü ve son bölümü de sunucunun “yüzyıllardır Sünniler, Nusayri Alevileri, Süryaniler, Katolikler, Ortodoks ve Yahudiler’den oluşmuş bir mozaik” diye tanımladığı Antakya’nın yakın tarihine odaklanıyor ve bu eşsiz ‘Medeniyetler Başkent’ini yeniden kazanmak, yaralarını sarmak için mimarlık, tasarım, restorasyon, şehircilik alanlarında dünyada ve ülkemizdeki uzmanların görüşlerine yer veriliyor.
Belgesel Ekibi’nin üyeleri projeyi şöye anlattı: “Tarihi boyunca ilklerin yaşandığı, tarihçi Cicero’nun, ‘En bilge insanların bulunduğu, en özgürlükçü araştırmaların yapılabildiği, kalabalık bir kent’ diye söz ettiği Antakya’yı bütün yönleriyle tanıtmak ve sahip olduğu benzersiz değerlerin yeniden yaşamasına katkı yapmak için bir belgesel projesi hazırladık”
(KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)