Dersimli sanatçılara soruşturma furyası

Son zamanlarda Dersimli sanatçılar hakkında soruşturmaların açılması ve tutuklanmaları Dersim’de tepkilere neden oldu. Son olarak sanatçı Yılmaz Çelik’in verdiği konser sonrası tutuklanması, Dersimlilere sanatçılar üzerinden gözdağı vermek olarak yorumlandı.

Abone ol

DİYARBAKIR - Sanatçı Şenol Akdağ, 19 Kasım’da evinde gözaltına alındı. Akdağ, iki gün sonra savcılık ifadesinin ardından çıkarıldığı 11’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yurtdışında çıktığı bir konser ile ilgili “örgüt flaması ve pankartı altında konser verdiği” ve “örgüt propagandası yaptığı” iddialarıyla tutuklandı.

Ferhat Tunç

Sanatçı Ferhat Tunç, hakkında açılan davalar nedeniyle 8 aydır Avrupa’da yaşıyor. Yargılandığı dava nedeniyle Almanya’daki adresinden istenmesine karar verildi. Tunç, bunun üzerine bir açıklama yaparak, “Davalar yüzünden ülkeyi terk etmek zorunda kaldım. 8 aydan beri evimden, sevdiklerimden ve en önemlisi de sahip olduğum değerlerin kenti olan Dersim’den uzakta, sürgündeyim” dedi.

Sanatçı Mikail Aslan, Dersim’de verdiği konser sonrasında ifade vermek zorunda kaldı.

Sanatçı Yılmaz Çelik, 8 Aralık akşamı Dersim’de verdiği konser sonrası gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerin ardından savcılığı sevk edilen Çelik, “Örgüt propagandası yapmak” ve “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklama talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Çelik daha sonra tutuklanarak Elazığ Hapishanesi’ne gönderildi.

DEDEF AÇIKLAMA YAPTI

Dersimli sanatçılar hakkında açılan soruşturmalar, tutuklanmalar, sürgünler bununla bitmiyor elbette. Yılmaz Çelik’in tutuklanmasının ardından Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF) bir basın açıklaması düzenledi ve Dersimli sanatçılara yönelik baskılara dikkat çekildi.

Şenol Akdağ

Açıklamada, “Dersimli sanatçılara yönelik baskılar Onur Yanardağ ile başlayıp, Ferhat Tunç’un sürgüne gitmesine neden olmasıyla devam etti. Ardından Mikail Aslan ifadeye çağrıldı, Çayan Demirel çektiği belgeselden dolayı ceza aldı, Kazım Öz’e soruşturma açıldı, Şenol Akdağ tutuklandı. 8 Aralık gecesinde ise sanatçı dostumuz Yılmaz Çelik Dersim’de gözaltına alındı” denildi.

DEDEF’in yaptığı açıklamada, “Aylardır üyelerimiz ve yöneticilerimiz gözaltına alınıyor ve tutuklanıyor. Demokratik eylem ve etkinliklere katılımları yasadışı faaliyetlermiş gibi sunuluyor; iş ve ikamet adresleri belli olan, ifade vermekten kaçmayan yönetici ve üyelerimiz şafak baskınları ile gözaltına alınıyor” ifadeleri de yer alıyordu. Bu ifade, Dersim’de sadece sanatçılara yönelik bir baskının olmadığının altını çiziyor.

‘ÖRGÜT ÜYELİĞİ AĞIR SUÇLAMADIR’

Mikail Aslan

Yılmaz Çelik’in avukatlığını üstlenen Kenan Çetin de “Kendisine tebligat gitmeyen insan kalmadı” diyerek, son zamanlarda Dersim’de artış gösteren gözaltı ve tutuklamalara dikkat çekti. Çetin, Dersimli sanatçılar hakkında açılan soruşturmalar ve tutuklamaların da halkın psikolojisini etkilemeye, korkuyu körüklemeye yönelik olduğunu belirtti.

Yılmaz Çelik’in örgüt üyeliğinden tutuklanmasının kabul edilemeyeceğini ifade eden Çetin, “Örgüt üyeliği ağır bir suçlamadır. Örgüt üyesi 24 saatini örgüt için kullanır. Oysa Yılmaz Çelik bir sanatçıdır. Adresi, yaptığı işler bellidir. Dersim’in doğasına, kültürüne, inancına bağlı bir insandır. Derlemeler yapan, şarkılar yapıp söyleyen bir sanatçıdır” dedi.

KONSER İÇİN İSVİÇRE’DEN GELDİ

Menajerlik ve organizatörlük yapmasının yanı sıra Dersim sanat İnisiyatifi adlı oluşumda görev alan Cem Vazo, Yılmaz Çelik’i yakından tanıyor ve sanatçının tutuklanması sürecini takip etti.

Vazo, Yılmaz Çelik’in 1981’den bu yana İsviçre’de yaşadığını söyledi ve şöyle devam etti: “Yılmaz Çelik İsviçre vatandaşıdır ve orada yaşıyor. Çelik 26 yıldır müzik yapıyor. İlk albümü ASM’den çıkmış ve toplatılmıştı. Çelik 26 yıldır Dersim doğasını, inancını, kültürünü müzikleriyle yaşatmaya çalışıyor. Yıllar sonra Ovacık’tan kendisine ev alması da Dersim’e duyduğu sevgi, Dersim’e bağlılığı nedeniyledir.”

Çelik’in İsviçre’den Dersim’e konser vermek için geldiğini ve konserden sonra gözaltına alındığını hatırlatan Vazo, “Yılmaz Çelik İsviçre’den geldi. Havaalanında gözaltına alınmadı. Konserden sonra alıp götürdüler. Bunu bilinçli mi yaptılar, bilmiyorum. Ama sanki Dersimlilere bir gözdağı verilmek istendi. Mahkemeyi de izledim. Suçlamalarda kayda değer bir şey olmadığına inanıyorum. Bir şahsın kendisi hakkında verdiği bir ifade var hakkında ve sosyal medya paylaşımları var dosyasında” şeklinde konuştu.

Cem Vazo, bu arada valilerin her türlü etkinliği periyodik olarak yasaklayan kararlarına da değinerek, “Valilik karar alıyor, bütün etkinlikler yasaklanıyor. Menajer ve organizatör olarak konser düzenleyemez olduk. Dersim’de, Bingöl’de konser düzenlemek istedik, daha salon ararken valilik kararı gerekçe gösterilerek konserler için izin alamadık” dedi.

KURUMLAR ORTAK AÇIKLAMA YAPACAK

DEDEF’in yaptığı açıklamanın bir bölümünde şu tespitler yer alıyordu: “Bu operasyonların ve baskıların tamamının gösterdiği iki şey vardır. Birincisi iktidarın direnen tüm demokratik kamuoyunu baskı altına tutmaya devam etmek istediği ve OHAL’in kalıcılığını devam ettirmeye çalıştığıdır. İkincisi ise demokratik mücadeleden vazgeçmediğimizdir. Sanatçının doğduğu, büyüdüğü toprakların dilini, kültürünü, inancını ve doğasını yaşatmaya çalışması suç değildir.”

Dersim’deki kurumların sanatçılarla dayanışmak ve artan tutuklamalara dikkat çekmek için bugün de bir açıklama yapması bekleniyor.