Yeni bir toprak işgal etmiştik. Evler kurulmuştu. Ev dediğim, siyah naylonlardandı. Kenarlarını kesip pencereler açıyordun. Bir yeri daha geniş kesince kapı oluyordu. Fakat evlerden de önce ilk olarak bir okul inşa edilmişti. İki kişinin fotoğrafı asılmıştı hemen: Poula Freire ve Ernesto Che Guevara. Zatem MST’de toprak işgal etmeye katılmaya karar verdiğinde başlıyordu eğitim. Yani sadece okul yeri değişiyor gibi oluyordu. Daha doğrusu eyleme dönüştürülmüş eğitimin, kendisini inşa etmesiydi bu siyah naylondan basit okul.
Michael Lövy ile konuşurken Che’nin simgesel olarak bu şekilde, her yerde karşımıza çıkışını devrimci hümanizm olarak tanımlıyordu:
"Che Guevara’nın bugün son derece canlı olduğunu düşünüyorum. 20'nci yüzyıl sosyalizm ve komünizminde toplumsal hareketler içinde, küresel adalet hareketi içinde, gençlik arasında çok popüler olan birkaç figürden biriydi. Bunun nedeni nedir? Che Guevara neden günümüz hareketleri açısından bu kadar geçerlidir? Birkaç nedeni olduğunu düşünüyorum.
"Birincisi Che Guevara bir radikalliği temsil etmektedir. Çok radikal bir zihin durumudur, emperyalizme ve kapitalist sisteme karşı son derece radikal, tavizsiz bir reddiye tutumudur. Bu Che Guevara’nın düşüncesinde ve eyleminde, pratiğinde çok önemli bir şeydir. Emperyalizme karşı, kapitalist sisteme karşı ölümüne savaştı. Sistem karşısındaki tek alternatifin de sosyalist alternatif olduğunu biliyordu. Bu yüzden son belgesinde şöyle demiştir; 'Yapılacak başka bir devrim yoktur, devrim ya sosyalisttir ya da bir karikatürdür.' Bu radikallik, emperyalizmle, kapitalizme savaşırkenki bu radikal tutum bugün son derece anlamlıdır. Kullandığı temel yöntemler tartışılabilir, silahlı mücadele mi olacak, olmayacak mı, barışçıl mı olacak vs. Temel sorun bu değildir. Temel sorun sisteme karşı savaşma gereğidir. Uzlaşmamaktır, sisteme taviz vermemektir.
"İkincisi, Guevara’daki bugüne ilişkin ikinci anlamlı öğe, hümanizmidir. Sosyalizm, devrim insanın kurtuluşu içindir. Bireyin sömürüden, tahakkümden, yabancılaşmadan kurtuluşu içindir. Marks’ın eseri, Kapital hümanist bir kitaptır. Çünkü insanların kurtuluşundan bahsetmektedir. Ayrıca politik ufkunun insanlığın tamamını kapsaması anlamında da hümanistti. Meşhur sözü vardır, 'devrimci, insanlığın kurtuluş bayrağı bir yerlerde yükseldikçe mutlu olan ve insanlar bir yerlerde öldürüldüğünde ya da saldırıya uğradığında mutsuz olan kişidir.'
"Bu enternasyonalist ufka sahipti. Bu insani, enternasyonalist bakış açısına sahipti. Bu bakış bugün çok önemli. Bizim bugün bu evrensel, hümanist, enternasyonalist perspektife ihtiyacımız var. Yoksa farklı farklı ülkelerimiz, yerelliklerimiz içinde sıkışır kalırız. Bu geniş, enternasyonalist bakışa ihtiyacımız var. Guevara 20'nci yüzyılda bunun en güçlü temsilcilerinden biridir. Ve bu da bugün açısından anlamlıdır," diyordu.
Ve ne yazık ki bugünlerde pek mutluluk hikâyesi anlatamıyorum sizlere...