Diyarbakır'daki STK'lardan gözaltılara tepki: Telafisi imkansız tahribata yol açıyor
ÖHD, İHD ve Diyarbakır Sağlık Platformu Diyarbakır, Adıyaman ve Şırnak’ta gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi.
DUVAR - Demokratik Toplum Kongresi (DTK) faaliyetlerine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında aralarında avukatların, sağlık emekçilerinin ve sivil toplum örgütü çalışanlarının bulunduğu 72 kişinin gözaltına alınması üzerine Diyarbakır'daki sivil toplum kuruluşları basın açıklamasıyla tepkilerini ortaya koydu.
İHD ADIYAMAN ŞUBE BAŞKANI GÖZALTINDA
İHD Diyarbakır Şubesi tarafından yapılan yazılı açıklamada aralarında İHD Adıyaman Şube Başkanı Bülent Temel ile Diyarbakır Şube üyelerinin gözaltında olduğu belirtildi. Açıklamada “Giderek rutin bir hal alan ve haksız hukuksuz tutuklamalara yol açan bu soruşturmaların, toplumsal hayatımızda anti-demokratik uygulamaları daha fazla yoğunlaştırdığına dikkat çekmek isteriz. Anayasa ve uluslararası insan hakları sözleşmeleri ile güvence altına alınan kişi hürriyeti ve güvenliği, maalesef fütursuz bir şekilde ihlal edilmektedir. Siyasi iktidarın ürettiği güvenlikçi politikaların vesayeti altında bulunan yargı kurumları, bu ve benzer soruşturmaları sürdürerek, hukuk ve adalet anlayışında telafisi gittikçe imkansızlaşan bir tahribata yol açmaktadırlar” denildi.
'TOPLUMSAL ADALET DUYGUSU ZEDELENİYOR'
Bu ve benzeri soruşturmaların toplumsal adalet duygusunu zedelendiğini vurgu yapan açıklamada, “Biz insan hakları savunucuları olarak, başta Kürt meselesi olmak üzere Türkiye’de çatışma odaklı bir çok siyasi, ekonomik ve kültürel sorunun, diyalog ve uzlaşma kültürü içerisinde çözülebileceğine inanıyoruz. Siyasi iktidarın ve yargı organlarının, güvenlikçi anlayışın ötesinde hareket etmelerinin, toplumsal barış ve demokrasinin güçlenmesine katkıda bulunacağını ifade etmek isteriz. Bu temelde, toplumsal adalet duygusunu zedeleyen bu ve benzeri soruşturmaların sona erdirilmesini ve soruşturma kapsamında gözaltında bulunanların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz” ifadesine yer verildi.
ÖHD: BİAT ETMEYECEĞİZ
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Diyarbakır Şubesi’nde düzenlenen basın açıklamasında, derneğin eşbaşkanlık Bünyamin Şeker ile şube yöneticisi Devrim Barış Baran’ın da gözaltına alındığı belirtildi.
Dernek binasında yapılan açıklamada konuşan Av. Gulan Çağın Kaleli, “Soruşturma dosyasında kısıtlılık kararı olduğu tarafımıza bildirilmiştir” dedi. Kaleli, şunları söyledi:
“Bu operasyon yargının savunma öznesi olan avukatları kamuoyu nezdinde kriminalize etme ve itibarsızlaştırma çabasıdır. Gelinen aşamada iktidar, bir muhalefet alanı olan savunmaya karşı yargı erkini sindirme aracı olarak kullanmaktadır. Derneğimiz üyelerinin gözaltına alınışı elbette toplumsal gerçekliğimizden ayrı düşünülemez. Halkın avukatlığını yapan bizler, hukuksuzluğun sıradanlaştığı bir ortamda müvekkillerinin hakkını mevcut yargı sisteminde sonuna dek özgürlükçü hukuk perspektifi ile savunmaktan hiçbir zaman geri durmayacağız. Fakat bilinmelidir ki Özgürlük İçin Hukukçular Derneği biat etmeyecek. Müvekkillerimizin haklarını bugüne dek nasıl savunduysak, savunmayı da savunmaya cesaretle devam edeceğimizi kamuoyuna bir kez daha duyuruyoruz.”
DİYARBAKIR SAĞLIK PLATFORMU: COVID-19 RİSKİ VAR
Diyarbakır Sağlık Platformu temsilcileri ise Diyarbakır Tabip Odası’nda bir araya gelerek gözaltına alınanların serbest bırakılmasını talep etti.
Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Doktor Elif Turan, yürütülen soruşturma kapsamında, TTB Merkez Konsey üyeliği yapmış; 2020 genel kurulunda hekimlerin iradesi ile TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi olarak seçilmiş Dr. Şeyhmus Gökalp ile Dr. Özgür Şahin, Hemşire Berivan Apaçık, Sosyal Hizmet Uzmanı Ümit Çetiner, Sosyal Hizmet Uzmanı Serkan Delidere’nin diğer demokratik kitle örgüt temsilcileriyle birlikte gözaltına alındığını söyledi.
“Ev ve işyeri adresleri belli olan, sağlık ve insan hakları savunucularının ifadeye çağrılmak yerine evleri basılarak gözaltına alınmaları hukuk ve insan haklarıyla tamamen çelişmektedir” diyen Turan, “COVID-19 pandemisinin en ağır şekilde hissedildiği bu dönemlerde toplu gözaltıların bulaşıcılık açısından barındırdığı ek riskler unutulmamalıdır. Yakın geçmişte benzer şekilde yapılan gözaltılar sonrası çok sayıda kişide COVID-19 bulaşına rastlanılmıştır. İkametlerine onlarca güvenlik görevlisinin katıldığı şafak baskınları ile gözaltına alınan sağlık emekçileri ve diğer demokratik kitle örgütü temsilcileri için bulaş riski yüksektir ve kaygı vericidir” şeklinde konuştu.
Sağlık emekçileri olarak gözaltındaki bireylerin sağlık durumlarının tüm süreç boyunca yakın takipçisi olacaklarını belirten Turan, şunları söyledi:
“Sağlık platformu olarak, meslek ve demokratik kitle örgütleri üzerinde hukuk eliyle kurulmaya çalışılan ağır baskıdan derhal vazgeçilmesini, hukuksuzluğa son verilmesini ve gözaltındakilerin bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz.” (DUVAR)