Dönme Dolap: Woody Allen değişiyor mu?

Abone ol

DUVAR - Dönme dolap filmi, Woody Allen’nın göreceli olarak zayıf veya orta düzeyde son filmlerinden sonra, tekrar form tuttuğunu, kendine has mizahını tekrar nazik bir şekilde hissettirdiğini gözler önüne seren bir yapım… Belki Allen’nın filmografisi içerisinde kendine en üst sıralarda yer bulmaz ancak filmin kendi türleri içerisinde sivrildiği ve ortalamanın bayağı üstüne çıktığı da yadsınamaz bir gerçek…

1950'li yıllarda Coney Ada’sındaki bir lunaparkta çalışan Humpty ( James Belushi) ve eskiden aktris olan ancak özel hayatındaki düşüşten sonra garsonluk yapan karısı Ginny (Kate Winslet), Ginny’nin ilk evliliğinden olan oğluyla birlikte mütevazı bir hayat sürmektedir. Geçim sıkıntısından dolayı dertli ama bir şekilde denge tutturmuş bu ailenin hayatı, evlerine mafya babası kocasından kaçan, Humpty’nin kızı Carolina’nın (Juno Temple) gelişiyle ve yakışıklı, genç cankurtaran Mickey’in (Justin Timberlake) ortaya çıkmasıyla karışır.

Favorisi olan New York sokaklarını ve buralarda yaşayan insanların krizlerini epey önce ardında bırakan Woody Allen, bizce yerinde bir kararla, kendini yenilemeye çalışmış ve biçim olarak farklı ancak özünü kaybetmeyen filmlerini sırasıyla İngiltere, Paris, Barcelona ve Roma semalarında çekmeye başlamıştı. Bu dönemki filmleri bazı kişiler tarafından (Woody Allen’nın diğer filmlerine kıyasla) eğlenceli fakat biraz yüzeysel ve hafif bulunmuştu. Bu eleştirilere bazı açılardan katılsak da bizce yönetmenin New York’a vedası doğru bir karar olmuştu çünkü Allen’nın artık Amerikalı burjuva ve entelektüel çiftler, onların evlilik krizleri ve hayatlarını sorgulamaları konusunda söyleyecek şeyleri azalmış, hatta tükenmeye başlamıştı ve filmleri biraz duraksama, yerinde sayma evresine geçiyordu.

Dolayısıyla o dönemdeki yeni filminin mekanını İngiltere’ye taşıyan yönetmen Match Point ve Cassandra’s Dream filmleriyle tonunu değiştirdi, düzeyli ve sürükleyici ancak filmlerindeki mizahı minimuma indiren karanlık, ciddi hatta karamsar filmler çekmeye başladı. Daha sonraki zamanda ise bu fazla ciddi havayı bir tarafa bırakıp değişik Avrupa şehirlerinde çok daha eğlenceli ve mizahi filmlere yöneldi. Yeni filmi Dönme Dolap ise bizce hem kendisinin yarattığı mizahı sonuna kadar hissettiren hem de son filmlerindeki skeçler toplamından sıyrılarak önemli konulara parmak basan bir yapım. Düzene karışan yabancı…

Belli bir düzene girmiş bir aileye dahil olan bir yabancının o düzeni tamemen bozması özellikle Allen filmlerinde sık sık rastladığımız bir giriş noktasıdır. Zaten patlamaya hazır bir volkanı ateşlendiren bu kişi genellikle istemeden ailenin bütün bireylerinin hayata bakışlarını değiştirir. Ancak bunun için bahsettiğimiz ailenin ‘dertli’ olması gerekir. Bu ‘dert’ eğer zaten birbirinden nefret etme gibi düşmanlıklar içeriyorsa o zaman zaten sonrasında başlayan olaylar fazla doğal olarak karşılanır ve bir özellik taşımaz. Çoğu Allen filmlerinde olduğu gibi bu filmde de kadın başkarakter bir kriz yaşıyor. Filmin kahramanı Ginny diğer kahramanlardan farklı üzgünlükten ziyade bir açlık durumu yaşıyor.

Yeni bir yaşama, gerçek bir aşka, yeni bir başlangıça karşı duyulan bir açlık. Kendisi belli bir yaşta olduğu için ve bazı sorumlukları olduğun dolayı genç cankurtaran Mickey ile yaşadığı aşk sırasında kendisini sorguluyor. Bu aşkın kalıcı mı yoksa geçici mi olduğuna, Mickey’in özlem duyduğu şeylerin ne kadarına sahip olduğuna dair olan sorular sürekli olarak Ginny’nin bastırdığı ancak yine de kafasını meşgul eden sorular. Vicdanen ise tamamen rahat çünkü işini sevmiyor, kocasıyla gereksinimden dolayı bir arada, küçük oğluyla ise oldukça problemli bir ilişkisi var.

Bu ilişkinin sürmesiyle ve Carolina’nun gelişinin heyecanıyla sıkıcı aile ortamında nefes almaya başlayan Ginny bir süre sonra kendisini bir rekabet içinde buluyor. Hayatında olan iki erkeğin de ilgisini Carolina’ya doğru çevirmesi kıskançlık krizlerine ve düşlediği çıkış yolunun tıkanmasına yol açıyor. Kocası kızıyla yani Carolina’yla arasını düzeltip ona daha fazla ilgi gösteriyor, genç aşığının ilgisi de yine daha çok bu genç kıza yönelmeye başlıyor.

Allen’nın son dönemdeki bazı filmlerindeki sosyal ve sınıfsal açıdan tamamen ayrı karakterlerin tesadüf eseri karşılaşmaları durumu bu filmde göze çarpmıyor. Kuşkusuz zorlarsak belki Mickey karakteri biraz böyle yorumlanabilir ancak bütün diğer ana ve yan karakterler yakın ilişki yumağı içerisinde bulunan kişiler. Carolina’nın da Humpty’nin kızı olduğunu göz önüne alırsak filmdeki tek ayrı dünyadan gelen karakter Mickey gibi duruyor. Peki bu filmin mizahından ödün veriyor mu veya olayların gidişatının ilginçliğine gölge düşürüyor mu ? Bizce cevap hayır ! Çünkü yönetmenin burada yaptığı şey benzer bir ortamdaki kişilere aykırı durumlar eklemek yani karakterlerin kendilerinden ziyade asıl peşlerinde sürüklediği yüklere ve sorunlara ilginçlikler katmak. Örneğin Carolina’nın peşinde bir mafya çetesi olması, Ginny’nin küçük oğlunun garip bir şekilde piroman (ateşe vermekten zevk alan) gibi davranması veya Mickey’nin sadece yakışıklı görünüşünden çok daha derin bir biçimde ciddi bir edebiyat meraklısı olması gibi durumlar filme çok hoş bir boyut ve değişik bir hava katıyor.

DÖNME DOLAP'IN GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ ÇOK ÖZEL!

Filmin estetik artılarından biri olan usta görüntü yönetmeni Vittorio Storaro’nun da ışık yönetimine ayrı bir parantez açmamız gerekir. Storaro bu sahil kasabasında geçen hikayede, özellikle sahilde bulunan evin iç sahnelerinde bir kez daha muhteşem bir iş çıkarıyor. Gün doğarken ve gün batarken, sahil evindeki karakterlerin üzerine düşen ışıklar onlara daha da derinlik katıyor. Üzüldüklerinde, sevindiklerinde, rahatladıklarında veya kızdıklarında, hiç bir abartı olmadan ışık onlara eşlik ediyor. Gerçekten filmin atmosferine inanılmaz bir katkıda bulunuyor.

Seyirci olarak ilk Woody Allen/Kate Winslet işbirliğinden çok şey bekliyorduk ve beklentilerimiz bizce tamamen karşılığını buluyor. Winslet bir kez daha muhteşem bir oyunculuk çıkarıyor ve tıpkı Blue Jasmine’de diğer büyük aktris Cate Blachett’in yaptığı gibi kendisine bırakılan bu büyük alanı olabilecek en iyi şekilde kullanıyor. Özlediğimiz James Belushi’yi izlemek de bir keyif. Justin Timberlake ise performans olarak fena değil ancak bu iki oyuncu karşısında biraz eziliyor sanki.

Dönme Dolap gerçekten zevk veren bir film. İyi bir Woody Allen filmi izlemek isteyen sinema severler için güzel bir fırsat. Bizce ‘Kaçırmayın!’ deriz.

Yönetmen: Woody Allen

Oyuncular: Kate Winslet, James Belushi, Justin Timberlake, Juno Temple, Max Casella, David Krumholtz, Tony Sirico, Jack Gore…

Ülke: ABD