'DSÖ başkanı hassasiyet göstermedi'

Emekli Büyükelçi Namık Tan: DSÖ Genel Direktörlüğü işine uygun ve yeterli olmadığı bilinmiyor muydu?

Abone ol

DUVAR - Emekli Büyükelçi Namık Tan yetkinreport.com'da yayınlanan yazısında Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus’un korona virüsünün yayılması konusunda gerekli hassasiyeti göstermediğini yazdı.

"Herhangi bir 'diyet borcu' bulunmayan, ehliyet ve liyakat sahibi bir kişi DSÖ’nün başında olsaydı, korona virüsü salgını bugünkü gibi kontrolden çıkar mıydı?" diye soran Tan'ın yazısından bir bölüm şöyle:

Çin’in Wuhan kentinde Koronavirüs salgınının patlak vermesinden hemen sonrasında, sanırım 2020 Ocak ayı başında, İngiliz basınında, Dr. Tedros Ghebreyesus hakkında ağır bir eleştiri okumuştum. Etiyopya hükümetinde yer aldığı (2005-2012 arası Sağlık ve 2012-2016 arası Dışişleri Bakanlığı) dönemlerde, Çin Devlet Başkanı ile çok yakın ilişkiler geliştirmesine müsaade edildiği, Çin’e yüklü miktarda borçlu olan Etiyopya’nın, bu suretle DSÖ Genel Direktörü üzerinden adeta kontrol edildiği öne sürülüyordu. Nitekim, tıp alanında uzmanlığı bulunmayan Ghebreyesus’un DSÖ genel direktörlüğüne getirilmesinin de Çin’in yoğun baskı ve girişimleri sonucunda olduğu iddia ediliyor, Ghebreyesus, Çin’in oyuncağı haline gelmekle itham ediliyordu.

Koronavirüs krizi çerçevesinde yapılan, önceleri ihtiyatla yaklaştığım bu ağır eleştirilerin, zaman geçtikçe hiç de haksız olmadığını gördüm. Dr. Ghebreyaesus, ilk günden itibaren Çin’i cansiperane savunuyordu. Haberlerin ve rakamların çarpıtılmasını, hataların örtülmesini, kamuoyunu uyarmaya çalışan Çinlilerin tutuklanmasını görmezden geliyor, Çin yönetiminin çizgisini destekliyordu.

Ghebreyesus’un ve tabiatıyla DSÖ’nün itibarına ve güvenilirliğine ağır darbe vuran bu çerçevedeki beyan ve açıklamalarını dijital medyada kolaylıkla bulabilmek mümkün. Ancak, koronavirüsün İtalya ve diğer Avrupa ülkelerinde fark edilmeye başlandığı Ocak ayı sonlarında, salgının büyütülecek bir yanı olmadığı, küresel bir tehdit oluşturmadığı, sadece Çin ile sınırlı olduğu, panik yapmamak gerektiği mealindeki açıklamalarını DSÖ web sayfasında bulabilmek artık mümkün değil. Sanırım, bunlar silinmiş.

ÇİN'İN GAYRETİYLE SEÇİLMİŞTİ

Peki, DSÖ Genel Direktörlüğü işine uygun ve yeterli olmadığı bilinmiyor muydu? Bence, gayet iyi biliniyordu. Ancak, Çin, Afrika kıtasındaki nüfuz alanını iyice genişletmek, siyasi ve ekonomik etkinliğini arttırmak amacıyla, öteden beri yakın çalıştığı Ghebreyesus’u, kıtadaki faaliyetleri son derece kapsamlı olan DSÖ’nün başına getirmeyi çok istiyordu.

Çin’in DSÖ üzerinde zaten öteden beri önemli bir ağırlığı mevcuttu. Örneğin, Ghegreyesus’tan önce 10 yıl boyunca genel direktör olan Margaret Chan, Çin asıllı bir Kanadalıydı. 2017 Mayıs ayındaki DSÖ seçimleri sırasında, Çin, kendisine güçlü bir destekçi de buldu: Rusya. BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan bu iki ülkenin dayanışması Etiyopyalı siyasetçinin DSÖ Genel Direktörlüğü’ne getirilmesine yetti de arttı bile…

YAZININ TAMAMI