'Dünya Bankası mülteciler ile vatandaşımızın aynı haklara sahip olmasını dayatıyor'

CHP'li Erhan Adem Dünya Bankası'nın Türkiye'ye verdiği kredinin yüzde 50'sinin mülteciler için harcanması şartına tepki gösterdi.

Abone ol

DUVAR - Dünya Bankası'nın Türkiye'ye verdiği kredinin yüzde 50'sinin mülteciler için harcanması şartının, Türkiye'nin geleceği açısından endişe verici bir durum olduğunu söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, "Bu karar, mülteciler ile kendi vatandaşımızın aynı haklara sahip olmasını dayatıyor. Niyetleri, ülkemizin tarımını yenidünya düzeninin ekonomik oyuncağı haline getirmek ise biz buna müsaade etmeyeceğiz" dedi

Erhan Adem, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Türkiye, son yıllarda büyük bir mülteci akınına maruz kalmış ve ciddi fedakarlıklar yapmıştır. Ancak, Dünya Bankası gibi uluslararası kuruluşların mülteciler konusunda dayattığı şartlar, Türkiye'nin kendi kalkınma politikalarını belirleme özgürlüğünü sınırlamaktadır. Krediyle yaratılan tarım alanına dair istihdamın yüzde 50'sinin mültecilere ayrılması şartı, Türkiye'nin kendi vatandaşlarının istihdamına öncelik verme hakkını elinden almaktadır.

Bu şart, Türkiye'ye dayatılan endüstriyel tarım, hibrit gıda gibi uygulamalarla hayata geçecek olan yenidünya düzenine eklemlemeyi hedeflemektedir. Türkiye'nin tarım sektörünün yerli üreticilere dayanarak sürdürülmesi ve kendi kendine yetebilen bir ekonomi oluşturması gerekmektedir. Ancak, Dünya Bankası'nın bu şartı, Türkiye'yi bu doğrultuda adımlar atmaktan mahrum bırakmaktadır.

Tarım, ülkemizin temel direğidir. Dünya Bankası'nın bu şartı, yerli tarım emekçilerimizi göz ardı etmektedir. Türkiye'nin bağımsızlık ve ekonomik özgürlük mücadelesi, yerli tarım emekçilerimizin önceliklerine ve ihtiyaçlarına odaklanmayı gerektirir. Bu durum, Türkiye'nin kendi kaynaklarını ve potansiyelini kullanma yeteneğini engellemekte ve geleceğini belirsizliğe sürüklemektedir.

Dünya Bankası'nın mülteciler için harcama şartına ve bu karara imza atanları kınıyorum. Türkiye'nin kendi kalkınma politikalarını belirleme ve kendi vatandaşlarının refahını önceleme hakkı vardır. Türkiye'nin yerli üretimi destekleme ve kendi geleceğini belirleme mücadelesini desteklemek için tüm paydaşları bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz."