Dünya Forum: Yağmur yağmazsa hepimiz ölürüz

Kutuplardaki erimenin maliyeti artıyor... AB, 'Birleşik İrlanda'ya kapı açar mı? Keşmir'de hükümet 'bölücülerle' görüşmeye hazır... Hindistan'da Maoist gerillaların büyük pususu... Tek moleküllü otomobiller yayında... Japonya'da Sakurajima Yanardağı yeniden faaliyete geçti... Doğu Afrika'da felaketin nedeni küresel ısınma...

Abone ol

DUVAR - Geçtiğimiz haftanın öne çıkan konularının başında, sınır hattında Suriyeli Kürt güçlerle yaşanan çatışmalar ve düzenlenen hava harekâtları sonucunda ABD ve Rusya ile yaşanan gerginlik geldi. Gerginlik konusunda muazzam bir deneyim sahibi olan ülke medyası elbette bu konuları oldukça verimli biçimde işlemeyi de bildi. İç karartıcı haberlerle geçip giden haftada, medyamıza yansımayan kimi dünya hâllerini derlemeye çalıştık. Buyrun 'başka dünyaların' haberlerine...

KUTUPLARDAKİ ERİMENİN MALİYETİ ONLARCA TRİLYON DOLARI BULABİLİR

Huffington Post gazetesinde Chris D’Angelo imzasıyla verilen bilgilere göre, küresel ısınmanın mâliyeti düşünülenin çok üstünde olabilir. Sera gazı emisyonlarıyla gitgide artan iklim değişikliği, kutupların dünyadaki diğer bölgelerden daha hızlı ısınmasına neden oluyor. Yeni yapılan uluslararası bir değerlendirmeye göre durum oldukça kötüleşti. Kutuptaki erimenin, “yüzyılın sonuna kadar onlarca trilyon dolara mal olabileceği” söylenirken, ekosistemler ve toplumlar açısından önemli sonuçlar doğurması bekleniyor.

Arktik İzleme ve Değerlendirme Programı'nın raporuna göre, “Kutuplar, yüzyılın ortalarına varmadan önce yeni bir karaya dönüşmenin açık kanıtlarını” sıcak, nemli ve daha değişken koşullarla göstermeye başladı.

Rapor, 2030'ların sonlarına doğru, yaz aylarında denizlerdeki buzulların tamamen eriyebileceğini ve muhtemelen güney enlemlerinde daha aşırı hava koşullarına yol açabileceğini belirtiyor. Sera gazı emisyonlarını azaltmak için derhal harekete geçilmemesi halinde, kara tabanlı kutup buzunun erimesi, küresel deniz seviyelerini 2100 yılına kadar 25-30 cm kadar yükseltebilir ve bu da tüm dünyadaki kıyı topluluklarını tehdit edecektir.

Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'nden bir okyanusbilimci olan James Overland bu değişikliklerin birikim halinde olduğunu ve önümüzdeki beş yıl içinde yapacağımız şeylerin, sonraki 30 ya da 40 yılda meydana gelecek değişiklikleri yavaşlatmak konusunda gerçekten önemli olduğunu söyledi. Yeni raporda, Arktik İzleme ve Değerlendirme Programı'nın koordine ettiği 2011 “Kar, Su, Buz, Kuzey Kutbunda Donmuş Toprak” araştırmasının bulgularına da yer verildi. 2011'den 2015'e kadar olan beş yılı kapsayan en son değerlendirmeye onlarca bilim adamı katkıda bulundu.

Araştırmacılar, kuzey kutbunda meydana gelen değişikliklerin ekonomik mâliyetinin 2100 yılına kadar 7 trilyon dolardan 90 trilyona kadar değişebileceğini söylüyorlar.

OXFAM UYARIYOR: DOĞU AFRİKA’DAKİ FELAKETİN NEDENİ KÜRESEL ISINMA!

Kenya, Etiyopya ve Somali'de yaklaşık 11 milyon insan, ölümcül düzeyde açlar ve insani yardıma ihtiyaç duyuyorlar. Independent gazetesine yazan Ian Johnson, durumun aciliyeti konusunda uyarıda bulunuyor.

“Yağmurlar gelmezse hiçbirimiz hayatta kalamayız” diyor, 25 yaşındaki Somalili bir göçebe olan Farhia ve son dört aydır bir türlü toprağa düşmeyen yağmurları takip etmeye çalışıyor.

Bir yardım kuruluşu olan Oxfam, şu anda 11 milyon insanın gıda sıkıntısından etkilendiği Doğu Afrika'daki kuraklık konusunda uyarıda bulundu ve insani bir “felaket” ilan etti.

Birleşmiş Milletler'in uluslararası topluluktan 1,5 milyar sterlinlik bir yardım talep etmesi için “umutsuz” bir çağrıda bulunan yardım örgütü, son yıllarda yaşanan en büyük kuraklığın dünyaya küresel ısınmayı azaltmak için derhal harekete geçmesi gerektiğini gösterdiğini de belirtiyor.

Ayrıca, iklim değişikliğinin muhtemelen yüksek sıcaklığa neden olduğunu ve durumun daha da kötüleştiğini gösteren birçok bilimsel araştırmaya dikkat çekiyor.

Oxfam, brifingde “Kenya, Etiyopya ve Somali'deki yaklaşık 11 milyon insan tehlikeli şekilde aç ve insani yardıma muhtaç” diyor.

Kriz, önümüzdeki haftalarda önemli ölçüde büyüyebilir; Mart ayı ve Nisan ayının başlarında bölgedeki yağış miktarı çok düşük ve yağış mevsiminin sonu olan Nisan-Haziran ayları için de zayıf yağışlar öngörülüyor.

Oxfam “İklim değişikliği uzak gelecekteki bir tehdit değil: Yoksulluğun, kronik kötü beslenmenin, zayıf yönetimin, çatışmanın, kuraklığın ve iklim değişikliğinin dehşet verici bir fırtına yaratması için bir araya geldiği bu felaketin büyümesine neden oluyor” diyor.

AVRUPA BİRLİĞİ, BİRLEŞİK BİR İRLANDA’YA KAPILARI AÇABİLİR

Guardian gazetesinde yayınlanan bir makale, AB’den ayrılan İngiltere’de işlerin gitgide daha da karışmaya başlayabileceğine dair işaretler içeriyor. Avrupalı liderler, kuzey yarısının hızla Avrupa Birliği'ne katılmasının yolunu açabilecek bir bildiride, birleşik bir İrlanda'yı tanımaya hazırlanıyor olabilirler. Cumartesi günü yaptıkları ilk Brexit zirvesinde, AB'nin 27 liderinin İrlanda'nın birleşmesi halinde kuzeyin otomatik olarak AB'nin bir parçası haline gelmesini öneren bir metin hakkında görüşmesi bekleniyor.

Metnin kabulü, duvarın yıkılmasından sonra eski Doğu Almanya devletinin Avrupa Topluluğu’na entegrasyonunu sağlayan “GDR maddesi”nin uygulanması için baskı yapan İrlanda hükümeti için bir zafer niteliği taşıyacaktır. Bildiri, Birleşik Krallık'ta İrlanda’nın birleşmesi yönünde bir çoğunluk bulunmamasına rağmen, Brexit'in İngiltere'nin dağılmasına neden olabileceği endişelerini uyandırmakta.

Cebelitarık'ın durumu hakkında spekülasyonlar yaratmaya devam eden tabloid haber başlıkları göz önüne alındığında, AB diplomatları Birleşik Krallık'tan sert bir tepki görmüş oldular. AB, Madrid adına lobicilik yaptıktan sonra, İspanyol hükümetinin, bölgenin statüsünden memnun değilse bölgeyi herhangi bir AB-İngiltere ticaret anlaşmasından dışlayabileceğini kabul etti.

İrlanda’ya ilişkin maddede, çoğunluğun sınırın kuzeyini kabul ettiği takdirde, İrlanda'nın kuzeyi ile güneyinin birleşmeye hakkı olduğunu bildiren “Good Friday” anlaşmasıyla ilişkilendiriliyor. İrlanda Başbakanı olan Enda Kenny, yeniden birleşmenin gerçekleşmesi halinde İrlanda'nın kuzeyinin de “AB üyeliği”ne sahip olması gerektiğini savundu.

Guardian tarafından görülen zirvenin bir taslağı, Birleşmiş Milletler için “Good Friday” hükmüne atıfta bulunuyor ve bu olayın kuzeyi AB'ye dahil edeceğini de belirtiyor. Taslakta, “Avrupa Konseyi, uluslararası hukuka uygun olarak birleşik bir İrlanda'nın tüm topraklarının (İrlanda'nın birleşmesi durumunda) Avrupa Birliği'nin bir parçası olacağını kabul eder” yazmakta.

KEŞMİR KRİZİNDE YENİ BİR ŞEY YOK

Hindistan’da yayınlanan Indian Express gazetesinde Keşmir sorununa ilişkin bilgilere yer veriliyor. Hindistan hükümeti Yüksek Mahkeme'ye Cammu ve Keşmir'de resmen tanınmış olan siyasi partilerin oradaki sorunları çözmek için “bölücülerle” konuşmaya hazır olduğunu açıkladı. Başsavcı Mukul Rohatgi, hükümetin görüşme masasına ancak resmen tanınan taraflarla oturabileceğini, ayrılıkçı unsurlarla görüşmelere katılmaları halinde, haklarında soruşturma açılacağını açıkça belirtti.

Rohatgi, son zamanlarda Başbakan ve Devlet Bakanı'nıyla birlikte durumu görüşmek üzere bir toplantı düzenlediklerini söyledi.

Mahkeme, tüm taraflarla konuştuktan sonra önerilerin ortaya konması gerektiğini ve Keşmir'deki örgütlerin herkesi temsil etmediğini söyleyerek duruma sessiz kalamayacağını belirtti. Görüşmelere olumlu bir başlangıç yapılması gerektiğini ve baronun, izlenecek bir yasal plan ve Vadideki barışın yeniden sağlanması için bir yol haritası ortaya koyarak önemli bir rol oynayabileceğini belirtti. Mahkeme ayrıca, merkezi hükümete, mahkemenin yalnızca bir rol oynayabileceği ve yetki alanında olmadığı görüşünde olunması durumunda konuyla bizzat ilgileneceğini belirtti.

HİNDİSTAN'DA 300 MAOİST ASKERLERİ PUSUYA DÜŞÜRDÜ

Hindustan Times gazetesinde yayınlanan habere göre, Maoist gerilla etkinliğinin yoğun olarak görüldüğü Burkapal-Chintagufa bölgeleri arasındaki Bastar’da 27 Nisan günü öğleden sonra meydana gelen saldırı, yedi yıldır görülmemiş büyüklükteydi. En son 2010 yılında, isyancılar aynı bölgede 75 asker öldürmüştü.

Bölge yetkilisi, Chhattisgarh kentindeki Sukma bölgesinde gerçekleşen ve en az 25 askerin öldüğü farklı bir saldırının ardından, askeri personel tarafından yapılan misilleme eyleminde çok sayıda Maoist gerillanın öldürüldüğünün düşünüldüğünü belirtti.

300 ila 400 civarındaki Maoist isyancı hakkında yapılan açıklamada, devriye gezmekte olan bir askeri birliğin pusuya düşürüldüğü belirtildi. Bu yıl yaşanan en kanlı saldırıyı gerçekleştiren isyancılar, Başkan Pranab Mukherjee ve Başbakan Narendra Modi tarafından kınandılar. Pazartesi günü, 74. taburun iki birliği Burkapal bölgesi ile Chintagufa'yı birbirine bağlamak için bir yol inşa eden işçilere güvenlik sağlanması amacıyla bir operasyon düzenlendiği açıklanmıştı. Operasyonda 99 güvenlik personeli görev almaktaydı.

Devam eden çatışmaların oldukça “şiddetli” olduğu bildiriliyor. Askeri birliklerin coğrafi konumlarından istifade ederek verdiği yanıt sonucunda Maoistlerin büyük kayıplar verdiği de gelen haberler arasında.

MİKRO OTOMOBİLLER YARIŞTA

Live Science dergisinde Edd Gent tarafından yazılan makalede yakın geleceğin en ilgi çekici aktörleri olan nano-robotlar hakkında yeni araştırmalara yer veriliyor. Tek bir molekülden yapılan küçük araçlar, NanoCar Yarışı'nda karşı karşıya gelecek ve yarışma YouTube'da canlı yayınlanacak.

Yarış, Fransa'nın Toulouse kentindeki National Center for Scientific Research (CNRS)’de benzersiz bir tarama tünel mikroskopu (STM) ile gerçekleştiriliyor ve böylece dört kullanıcının molekülleri aynı anda, aynı yüzey üzerinde hareket ettirmesi sağlanıyor. Bağımsız olarak çalıştırılan dört bağımsız ultra ince metalik uç, altın atomlarından yapılmış bir pistte “nano-arabalar” denilen elektrikli hareketleri sağlıyor.

Yarış organizatörlerinin bildirdiğine göre, altı takım son tura kaldı. Başlangıçta, yarışa katılmak için dört ekip seçilecekti; ancak organizatörler sonuçta tüm takımların katılmasına karar verdiler. Fazladan katılan bu iki ekip mikroskopları kendi laboratuvarlarından, uzaktan kontrol edecekler; bir tanesi Ohio'da, diğeri ise Avusturya Graz’da bulunuyor.

Etkinliğin organizatörleri, bunun sadece bir gösteri olmaktan fazlası olduğunu söylüyorlar ve tek moleküllü makinelerin gerçek zamanlı olarak kontrol edilmesine yönelik önemli bir uluslararası bilim deneyine tanık olunacağını belirtiyorlar.

CNRS'nin kıdemli araştırmacısı ve “NanoCar Race”in yöneticisi olan Christian Joachim, “Bu teknolojiyle ne elde edeceğimizi gerçekten bilmiyoruz, motorlar ya da bilgisayarlar gibi klasik şeyler mi yapacağız? Bilemiyoruz,” diyor ve ekliyor “Şimdilik sadece teknolojiyi ve bilimi ilerletiyoruz.”

SAKURAJIMA YENİDEN PÜSKÜRÜYOR

Japan Today gazetesi, ülkenin aktif volkanlarından Sakurajima’nın yeniden faaliyete geçtiğini belirtiyor. Meteoroloji Ajansı, güneybatı Japonya'nın Kagoshima eyaletindeki bir yanardağ olan Sakurajima'da cuma günü patlamalar yaşandığını bildirdi; son dokuz aylık dönemdeki en büyük patlamalar olduğu belirtiliyor.

Ajans, 11.01'de meydana gelen patlamada 1.117 metre yüksekliğindeki yanardağın Showa kraterinden yükselen kül tabakasının gökyüzünde 3.2 kilometre yüksekliğe ulaştığını belirtti ve benzer büyük patlamaların meydana gelebileceğini de sözlerine ekledi.

Yanardağdaki son büyük patlama, 26 Temmuz 2016'da meydana gelmişti.