'Dünyanın filmi', Ankara Film Festivali’nde

35. Ankara Film Festivali’nin Dünya sineması programı, Cannes’dan Berlin’e, dünya festivallerinin 2024 programlarından filmleri Ankara’da ilk kez seyirciyle buluşturacak.

Abone ol

DUVAR - 7-15 Kasım tarihleri arasında Büyülü Fener Kızılay Sineması’nda gerçekleşecek 35. Ankara Film Festivali’nin Dünya Sineması bölümü, dünya festivallerinin 2024 programlarından ödüllü filmleri Ankara’da ilk kez izleyiciyle buluşturacak.

Bölümün Festivallerden seçkisinde 6 film bulunuyor.

FESTİVALLERDEN 6 FİLM 

David Cronenberg’in dünya prömiyerini yaptığı Cannes’da tartışmalar yaratan "Kefenler" (The Shrouds) Ankara'da izleyiciyle buluşacak. Cronenberg’in 2017’de kaybettiği eşi Carolyn’in ölümünün ardından kaleme aldığı ve en kişisel çalışması olduğunu söylediği film, kişisel yas ile teknolojik distopyayı harmanlayan ve yönetmenin sinemasındaki kara mizahı da eksik etmeyen bir bilimkurgu. İnsanlara ölen yakınlarını kefenlerinde izlemelerini sağlayan bir yazılım geliştiren teknoloji girişimcisi Karsh’ı odağına alan filmin kadrosunda Vincent Cassel, Diane Kruger ile Guy Pearce yer alıyor. 

 "Goodbye" (2011), "Manuscripts Don’t Burn" (2013), "A Man of Integrity" (2017) ve 2020’de Berlin’den Altın Ayı aldığı "Şeytan Yoktur" (There is No Evil) filmleriyle uluslararası alanda tanınan İranlı yönetmen Mohammad Rasoulof’un Cannes’da Jüri Özel Ödülü ile FIPRESCI Ödülü’nü alan son filmi "Kutsal İncirin Tohumu" (The Seed of the Sacred Fig), bir aile dramı. Mahsa Amini’nin İran’ın ‘ahlâk polisleri’nce öldürülmesinin ardından yaşanan protestolara dolaylı bir bakış sunan film, bir soruşturma hakiminin silahının gizemli bir şekilde ortadan kaybolması sonrası yaşanan gerilim dolu olayları anlatıyor. Filmi İran’da gizlice çeken Mohammad Rasoulof, bu yıl başında hapis ve kırbaç cezası çarptırılmış, filmin Cannes’daki prömiyerine katılabilmek için ülkesini gizlice terk etmek zorunda kalmıştı.

Seçkinin dikkat çeken filmlerinden "Marcello Mio", Fransız sinemasının birçok tanıdık simasını bir araya getiren eğlenceli bir kimlik komedisi. “17 Fois Cécile Cassard” (2002), “Aşk Şarkıları” (Les Chansons d’Amour) filmleriyle tanınan Christophe Honoré’nin prömiyerini Cannes’da yapan bu son filmi, ikonik oyuncular Marcello Mastroianni ve Catherine Deneuve’ün kızları olan Chiara Mastroianni’yi merkezine alıyor ve aile bağlarının kimlik üzerindeki etkisini mizahı yüksek bir dille işliyor.

Seçkide ayrıca; Romanya sinemasının yeni dönem ustalarından Emanuel Pârvu’nun bu yıl Saraybosna Film Festivali’nde En İyi Film seçilen son filmi “Dünyanın Sonuna Üç Kilometre” (Three Kilometers To The End Of The World), İtalyan yönetmen Piero Messina’nın yönettiği ve Gael García Bernal’in başrolünde olduğu melankolik bilimkurgusu “Farklı Bir Son” (Another End) ile Neri Marcorè’nin futbol tarihinin en büyük kalecilerinden biri olan Zamora lakaplı Walter Vismara’nın başarı hikayesini konu alan "Zamora" da gösterilecek.

BERLINALE FAVORİLERİ KİNO 2024'TE

Dünya Sineması bölümünün bir diğer seçkisi ise, Goethe Institut ile German Films’in destekleriyle hazırlanan Kino 2024 olacak. Almanya sinemasının bu yılki başarılı ve ödüllü örneklerini bir araya getirecek seçkide üç film yer alıyor.

Matthia Glasner’ın bu yılki Berlin Film Festivali’nden En İyi Senaryo Ödülü ile dönen ve Alman Film Ödülleri’nde En İyi Film seçilen kara komedisi "Ölmek" (Dying), bireylerin ebeveynlerinden neyi miras aldığı ve bu mirası reddederek ne kazanıp ne kaybettiği gibi bir konuyu ele alıyor. Lars Eidinger’i başrolünde yer aldığı film, büyük bir orkestra projesine girişen ancak sahne arkasındaki ailevi karışıklıklar yüzünden profesyonel statüsü tehdit altına giren bir adamın yaşadıklarını anlatıyor.

Berlin merkezli yönetmen Aslı Özarslan’ın Fatma Aydemir’in aynı adlı romanından uyarlanan filmi "Dirsek" (Elbow), Berlin’de yaşayan 17 yaşındaki Hazal’ın yaşadıklarını anlatıyor. Melia Kara, Doğa Gürer, Jale Arıkan ve Haydar Şahin’in rol aldığı film, dünya prömiyerini bu yılki Berlin Film Festivali’nin Generation K14plus bölümünde yapmıştı.

İran asıllı yönetmen Narges Shahid Kalhor’un Berlin Film Festivali’nin Forum bölümünde gösterilen ve C.I.C.A.E Ödülü ile Caligari Film Ödülü’nü aldığı "Shahid", gerçeklik ile kurgunun birbirine geçtiği, kısmen tiyatro, kısmen de müzikali barındıran bir film. Filmde Narges Shahid Kalhor, kendisine yük olduğuna inandığı soyadı Shahid’den (şehit) kurtulmak istediği bir süreçte onu canlandırması için bir aktrisi seçiyor ve hikaye, içinde tarihi kahramanların, çağdaş suçluların ve modern kadınların olduğu siyasi ve umutsuz bir komediye dönüşüyor.

BİLETLER SATIŞA ÇIKTI

35. Ankara Film Festivali’nin biletleri, Biletinal’da ve Büyülü Fener Kızılay Sineması gişelerinde satışa sunuldu.

(BÜLTEN)