Emek ve Özgürlük İttifakı: Bu ülkede huzur yok

DUVAR - Halkların Demokratik Partisi (HDP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu’nun (SMF) oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı, ‘Şimdi Emek ve Özgürlük Zamanı’ sloganıyla halk buluşmalarını düzenliyor.

İttifakın bugün İstanbul Kağıthane’de düzenlendiği buluşma Okmeydanı Labella Premium Salonu’nda yapıldı. İttifakta yer alan parti temsilcilerinin yansıra, farklı meslek örgütleri işçileriyle birlikte 22 kişi konuştu.

‘EMEKÇİLER İÇİN BİR CEHENNEM VAR’

Açılış konuşmasını TİP Parti Meclis ve Emek Bürosu Üyesi Hakan Koçak yaptı. Koçak konuşmasında, “Bugün 4 Aralık Dünya Madenciler Günü. Amasra’da 42 kardeşimizi kaybettik. Onları saygı ile anmak isterim. Emekçilerin dertleri var. Çarpıcı birkaç veriyi paylaşacağım. Rifkinler, Acemoğulları dışında emek yanlısı pek çok iktisatçı da var. Onlar emekten yana bakıyorlar. Emeğin payı azalmaktadır. Bu demektir ki son 6 yılda olup bitenler emekçilerin lehine değil aleyhine olmuştur. Bir başka veri, TÜİK’e göre bir büyüme yaşanmış. Emekçilerin aldığı pay yüzde 9'a düşmüş. Neredeyse grev unutulmuş durumda. Asgari ücret açlık sınırının ancak yarısına ulaşmış durumda. Türkiye’de emekçiler için bir cehennem var. Bu ittifakın muradı sınıfsal tercihi değiştirmektir. Bizim ittifakımızın varoluş nedeni nedir? Biz masa başında kurulmadık. Sadece 2021 yılında bin 500 eylem gerçekleştirmiş işçi sınıfı. Onların temsilcileri bu salonda bulunuyor. Biz sermayenin tam karşısında konumlandırıyoruz kendimizi. Zenginden alıp yoksula vermek gibi bir perspektifimiz var. ‘Siz oturun seçimleri bekleyin, seçimlerde de bize oy verin’ demiyoruz" ifadelerini kullandı.

‘DESPOT BİR İKTİDAR VAR’

Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk ise işçi sınıfının 10-12 saat çalıştığını söyledi. Öztürk, "Böyle bir şey var mı? 2022’deyiz. Bizim iktidarımızda işçi sınıfı sadece 6 saat çalışacak. Bir dakika fazla değil. Bazı önemli şeyleri konuşma zamanı geldi. Bıçak kemiğe dayandı. 450 milyar dolar borç var. Kim tükettiyse o ödeyecek. Bu yoksul halk ödemeyecek. Ne kadar mal ve mülk varsa kamulaştıracağız. O çıkarılan kömürleri halkımız kullanamıyor. O kömür ve maden ocaklarını kamulaştıracağız. Neyi sevk ettiğini bilemediğimiz limanları kamulaştıracağız. Çok karanlık, tehlikeli ve despot bir iktidar var. Karanlık bir iktidar var. Bunları söküp atacağız. Üreten biziz, yöneten de biz olacağız. Yaşasın Emek ve Özgürlük İttifakı" dedi.

‘TEK ADAM İKTİDARINI BOZACAĞIZ, GELİYORUZ’

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz ise dünün Engelliler Günü bugünün ise Madenciler Günü olduğunu hatırlatarak, "Sadece acılarını paylaşmıyoruz. Kardeşlerimizle her yerde bu ittifakı kuracağız. Soma'da, Amasra’da, Zonguldak’ta kuracağız. Geliyoruz. Tek adam iktidarını biliyoruz. Bu sarayın, holdinglerin ittifakıdır. Talancıların, çetecilerin ittifakıdır. Bu ittifakı dağıtacağız. Dün izledik yüzyıl vizyonlarını. Ne gördük? İkisinde de bizim kapımızda yer yok. Ne diyor ittifak bileşenlerini sayarken, birine 'mert' diyor. Mert dediğiniz Kürt deyince önce savaş borusunu çalanlar. Ne diyor ötekine Davutoğlu’nu gösteriyor. O zat 12 Ekim Ankara Gar Katliamı ile ilgili ne dedi?  Bir konuşursam milletin içine çıkamazlar dedi. Kim öldü? İşçinin emekçinin kanı döküldü. Kirli ittifaktır bu. Babacan için, ‘Uygulama becerisini tüm dünya biliyor’ dedi. Neyin uygulama becerisi bu? Türkiye'de AKP'li yıllarda 200 bin işçinin grevi yasaklandı. Altında Davutoğlu ve Babacan’ın imzası var. Biz bunların ne olduğunu biliyoruz. Reddediyoruz. 'Bilge' dediği Karamollaoğlu, İstanbul Sözleşmesi'ne hayır diyor. Bilge diyor. Ahmet Arif’in dizeleriyle cevap vermek istiyorum. ‘Bunlar aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır. Tanı bunları. Tanı da büyü' Düzen muhalefetine 'hayır' diyoruz. Sendikal bürokrasiyi de biz parçalayacağız. İşçilere lazım olan özgüvendir. O kanalları biz açacağız. Bu ülkede huzur yok. 16 saat çalışırsa, bu ülkede huzur mu olur? Huzur olmazsa baskı olur, zulüm olur, sınır ötesi operasyonlar olur” ifadelerini kullandı.

‘BU ÜLKEDE İKİ SEÇENEĞİN OLMADIĞINI FARK ETTİK’

ETF işçisi Gülşen Balta, “79 gün boyunca direndik. Haklarımız gasp edildi. Eşitsizliğin ne olduğunu yaşadık. O süreçte Emek ve Özgürlük İttifakı yanımızdaydı. Bu ülkede iki seçeneğin olmadığını fark ettik. Haklarımız için direndik” dedi.

‘İNSANCA YAŞABİLECEĞİMİZ BİR ÜLKE İSTİYORUZ’

Atık kâğıt işçisi Mesut Aygün ise şunları söyledi: “Çöplerin arasında geleceğini arayanların kokusu, birbirine benzeyenler adına buradayım. İşçinin emeğine, kadınların yaşamına göz koyan iktidar atık işçilerin ekmeğine de göz koydu. Çöpten aldığımız ekmeğimizi elimizden almaya çalıştılar. Biz insanca yaşayabileceğimiz bir ülke istiyoruz. Geleceğimizi, geleceğimizi çalanlardan almanın zamanı geldi."

‘ÖRGÜTLENEN TOPLUM, HAKLARINA SAHİP ÇIKACAKTIR’

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay da burada yaptığı konuşmada, “AKP iktidarının her yerde savaş katliam ve yoksulluk politikaları can almaya devam ediyor. AKP faşizmine karşı yola çıktık. Başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösterecektir Emek ve Özgürlük İttifakı. Katliam gibi iş cinayetleri bir kırım politikasıdır. Buna karşı alanlarda mücadele edeceğiz. İktidar sendikal örgütlenmeyi engelliyor. Çünkü bunu biliyor. Örgütlenen toplum, haklarına sahip çıkacaktır. Gelin hep birlikte örgütlenelim. Emek sömürüsünün en görünmez alanı kadın emeğidir. 'Jin Jiyan Azadi' ruhuyla hep birlikte koruyacağız” dedi.

‘BİRLEŞMEK ŞART’

Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Sözcüsü Barış Kayaoğlu ise, “AKP-MHP iktidarı görülmedik fiyat artışlarını, işkenceyi, baskıyı yaşattı. Emekten, özgürlükten yana olanlar özgür bir dünya yaratabiliriz. Gerçekleşmiş halk devrimleri, işçilerin ve emekçilerin birleştiği bir zeminde başarıya ulaşmıştır. Birleşmek şart. Dünyanın bütün işçilerini birleşmeye davet ediyoruz. Bu iktidarı göndermeliyiz. Gasp edilen hakları almalıyız. Savaş siyasetine son vermeliyiz. Üretenin söz söylediği bir anlayışı savunuyoruz. Emek ve Özgürlük İttifakı en önemli adımlardan bir tanesidir. Kazanacağız yoldaşlar.”

‘BÜYÜK ŞİRKETLER HİÇ FAKİRLEŞMEDİ’

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü Sera Kadıgil, büyük şirketlerin hiç fakirleşmediğini söyleyerek, "Hayatlarının en kârlı dönemlerini geçiriyorlar. Kaç siyasetinin ayaklarına ucuz domates bulacak diye kara sular indi. İşte biz bu ittifakı bu yüzden kurduk. Yokluktan okuyamayan, okursa iş bulamayan, iş bulursa geçinemeyenler için kurduk bu ittifakı" ifadelerini kullandı.